Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Nuri Kayış

Nuri Kayış

DOSDOĞRU

Mezun veremeyen okul

Savaşın en kanlı günleriydi.

Düşman ordusu Ankara''ya yaklaşmıştı.

Kayseri Lisesi''nin son sınıf öğrencileri topluca müdüre giderek, "Biz gönüllü olarak savaşa katılmak, ülkemizin bağımsızlığı için mücadele etmek istiyoruz" dediler.

Müdür Bey şaşırmıştı.

Karşısındaki çocukların çoğu 15-16 yaşlarındaydı.

En büyükleri 17''sine yeni girmişti.

Sandalyesinden kalktı, hüznünü gizlemeye çalışan bir sesle, "Sizinle gurur duyuyorum" dedi, "Gidin, vatanınızı kahramanca savunun. Bu topraklar sizler gibi güzide evlatları olduktan sonra düşman çizmeleri altında katiyen ezilmez, er ya da geç muzaffer olur."

Sonra çocuklara tek tek sarılıp öptü, başarılar diledi, dualarının onlarla olduğunu söyledi, zaferin ardından tekrar bir araya gelineceğine bütün kalbiyle inandığını ifade etti.

Ve son çocuk da vedalaşıp odadan çıkınca yıkılır gibi sandalyesine oturdu.

Onları bir daha göremeyeceğini biliyor, gözlerinden sağanak halinde boşanan yaşları bir türlü kontrol edemiyordu.

...

Müdür Bey endişelenmekte haklıydı.

Savaşa giden son sınıf öğrencilerinin hiç biri geri dönemedi.

Hepsi şehit olmuştu.

O yıl yani 1921''de okul mezun veremedi.

Okulun mezuniyet defterinde bu durum özetle şöyle yer aldı:

 "Lise son sınıf öğrencileri Kurtuluş Savaşı için cepheye gidip hepsi şehit düştüğünden bu öğrenim yılında okulumuz mezun verememiştir."

...

Kayseri Lisesi Mezunları Derneği geçen yıl düzenlediği bir etkinlikte şehit öğrencileri tek tek andı ve onların adına düzenlenmiş orijinal mezuniyet diplomalarını lise birinci sınıfa giden öğrencilere armağan etti.

...

Kayseri Lisesi, Çanakkale Savaşı sırasında cepheye giden son sınıf öğrencilerinin tamamı şehit olduğundan 1915-1916 eğitim-öğretim yılında da mezun verememişti.

...

Özgür bir ülke olmamızı sağlayan büyük zaferin yıldönümünü kutladığımız bu günlerde Kayseri Lisesi''nin gerek Çanakkale Savaşı gerek Kurtuluş Savaşı''nda şehit düşen son sınıf öğrencilerini bir kez daha saygı ve sevgiyle anıyorum.

Onlar ve diğer şehitlerimiz olmasaydı bugün bambaşka bir hayat yaşıyor olacaktık.

...

Son bir not:

Kayseri Lisesi öğrencilerinin kahramanlıklarını bugün biliyorsak, okulun bahçesinde onlara saygı amacıyla yapılmış bir anıt varsa bunu değerli şair Cahit Külebi''ye borçluyuz.

Cumhuriyet döneminde Külebi, Millî Eğitim müfettişi olarak Kayseri Lisesi''ne gitmişti.

Geçmiş yıllara ait kayıtlara bakarken okulun 1916 ve 1921''de mezun vermediğini saptadı. İncelemesini derinleştirince büyük bir kahramanlık destanıyla karşılaştı ve elde ettiği bilgileri kamuoyuyla paylaştı.

////////////////////////////

 

İKİNCİ YAZI

 

Çare, yükleri trenle taşımaktır

++++

Freni patlayan tırlar ve onlarca kişinin ölümüne neden olan kazalar...

Bu olayların tekrarlanmaması için neler yapılabileceği tartışılıyor günlerdir.

Bana kalırsa çözüm, yüklerin kara yollarında tırlarla taşınmasından büyük ölçüde vazgeçmek, taşımacılığı öncelikle trenlerle yapmaktan geçiyor.

Bakın, 2020 yılında Demir İpek Yolu Projesi hayata geçti.

Türkiye''den kalkan trenler Gürcistan, Azerbaycan ve Kazakistan''ı aşarak Çin''e ulaştı. 

Gidilen toplam mesafe 8 bin 693 kilometreydi.

Bu yol başta Türkiye ile Çin arasında olmak üzere geçtiği tüm ülkelerle yaptığımız ticarette yoğun biçimde kullanılmaya başlandı.

Binlerce kilometre öteye trenle ürün gönderip oradan ürün almayı biliyoruz ama kendi ülkemizde demiryolu hatlarımızı geliştirip trenle yük taşımayı akıl edemiyoruz.

Tuhaf değil mi?

 

 

 

 

 

 

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları