Türk Silahlı Kuvvetleri'nce, Irak'ın sınırları içinde bulunan Gara Dağı'nda PKK tarafından geçmiş yıllarda kaçırılan vatandaşlarımızın rehin tutulduğu bir mağaraya düzenlenen operasyonda Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda görevli üç asker şehit olurken, üçü de yaralandı.
Operasyon sırasında 2015 ve 2016'da kaçırılarak rehin tutulan 13 vatandaşımızın da PKK'lılarca şehit edildiği anlaşıldı.
Operasyonu yapan timin kendilerine de ateş açan PKK'lıları etkisiz hale getirdikten sonra mağaraya girmeyi başardığı ve şehitlerin cenazelerini de alarak üslerine döndüğü açıklandı...
Elbette operasyona dair sorulması gereken çok şey var...
Onlardan biri de, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan eğer 10 Şubat günü millete sesleniş konuşmasını yapsaydı, PKK'nın alıkoyduğu 13 kişinin kurtarıldığı müjdesini mi vereceği sorusu...
Bu sorunun yanıtını Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'in 14 Şubat'taki basın açıklamasında bulmak mümkün.
Güler, PKK'nın alıkoyduğu 13 vatandaşımızı alıkoyan terörist grubu ile ilgili "...En sonunda istihbarat kurumlarımızdan aldığımız bilgiler, elde ettiğimiz bizim kendi özel çalışmalarımız, keşif unsurlarının çalışmaları sonucunda bunların Gara bölgesinde olabileceğine dair çok iyi kanıtlar bulduk ve bunların üzerinde de çalışmaya başladık Bu alandaki araziye model araziler ve tesisler yaparak ilgili birliklerimiz bizzat üzerinde yoğun çalışmalar yaptılar." dedi.
Buradan anlıyoruz ki; "Pençe Kartal 2" kod adı verilen harekâtın ikili amacı vardı. Biri, Gara'da toplanması beklenen PKK üst kadrolarının yakalanması, ya da öldürülmesi. Diğeriyse yine Gara'da olduğu saptanan PKK mağara-hapishanesinin basılarak vatandaşlarımızın kurtarılması...
Ancak Gara'da başlayan harekât sürerken yaşanan bir gelişme daha dikkatlerden kaçtı. 11 Şubat'ta Irak'ın kuzeyindeki bölgesel yönetimin başındaki 'KDPden gelen bir açıklamaydı bu.
PKK'nın Mesud Barzani liderliğindeki KDP'nin onayı ve iş birliği olmadan Türkiye'nin Gara'da operasyon yapamayacağını söylemesi üzerine KDP sözcüsü Mahmud Muhammed şunları söyledi:
"Türkiye ordusu eliyle savaşı Kürdistan Bölgesi toprakları içerisine çeken, kaos, kargaşa ve istikrarsızlığa neden olan PKK'nin kendisidir. PKK, Türkiye toprakları içerisinde savaşmıyor, sürekli kaçıp başkalarını da peşinden çekiyorsa bunda KDP'nin suçu nedir?"
Buradan PKK'nın şimdiye dek Gara'da KDP'ye güvenerek üslendiği sonucu çıkıyor.
Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar ise TBMM'de yaptığı konuşmada şunu söyledi;
"Operasyon sırasında yakalanan teröristlerden birinin ifadesine göre; sözde Gara sorumlusunun Cuma Bilik ile yaptığı bir toplantıda Erbil ziyaretimiz sonrasında Derik, Sincar veya Gara'da bir operasyon yapılacağını beklediklerini söylediği ifade edilmektedir..."
Buradan anlaşılan ise şu; iktidarın "Kürdistan" olarak tanıdığı ve iyi ilişkileri sürdürmeye hassasiyet gösterdiği Irak kuzeyindeki Barzani yönetiminden belli ki bir sızma oldu...
Rehine kurtarma operasyonu vatan evlatlarının şehit edilmesi operasyonuna dönüştüyse davul zurna eşliğinde rehine kurtarma operasyonuna gitmenin yanında Barzani yönetiminden de bir sızmanın üzerinde durulması gerekmiyor mu?
Sahi, başarısız kurtarma operasyonunun açıklaması, operasyon kararını alanlara değil de niçin Malatya Valisine yaptırıldı?
Kimse sorumlular istifa etsin diye yüreğini ortaya koymasın diye mi?
Velhasıl; Bir subay şehit oldu diye "Menemen'i yakın." diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü rahmetle, özlemle saygıyla anıyorum.
