Kötü oyun derbide patladı

Türkiye'nin dört gözle beklediği Fenerbahçe-Galatasaray derbisi harika bir hava ve iyi bir zeminde oynandı.

Futbolseverler olarak bol pozisyonlu, iki takımın da futbol adına olumlu mesajlar verdiği bir maç izlemeyi umduk.

Yani uzun zamandır süregelen Fenerbahçe-Galatasaray maçlarındaki sıkıcılığın bu maçla beraber son bulmasını bekledik.

Ancak maçın ilk yarısında iki takımı da kontrollü olarak gördük.

Galatasaray'ın nispeten topa daha fazla sahip olduğu, daha çok gol aradığı bir ilk yarıyı geride bıraktık.

Fenerbahçe zaten bir önceki hafta galip geldiği maçta da topu tamamen Hatayspor'a bırakmış ve kaleci Altay'ın müthiş performansına şükretmek durumunda kalmıştı.

Fenerbahçe çok çekindiği ve maçta oynayamayacağı için karalar bağladığı Gustavo'nun eksikliğini hissetti desek yalan söylemiş oluruz.

Fenerbahçe defansif anlamda bildiğimiz gibi bir oyun sergilemeyi sürdürdü ancak yine gol yollarında zayıf kaldı.

Erol Bulut defansif katkısı nedeniyle Enner Valencia'yı oynatmakta ısrar etse de bu oyuncunun hücumda kaptırdığı toplar bariz göze çarpıyor.

Galatasaray cephesinde 25 yıllık Kadıköy'de galip gelememe şanssızlığını yıkan Henry Onyekuru maçın en hareketli isimlerindendi.

Ancak Fatih Terim'in onu en etkili olduğu yer olan sol açıkta değil de diğer kanatta oynatması açıkçası Fenerbahçe'nin oldukça işine geldi.

Sol tarafta Arda Turan'ı savunan Nazım Sangare başarılı bir grafik ortaya koydu.

Arda'nın sağa çekerek yaptığı ortalar ve verdiği pasların dışında herhangi bir etkisi gözükmedi.

İlk yarı çok da pozisyon yaşanmadan sona erdi.

İkinci yarıya yaptığı hatadan vazgeçerek başlayan Fatih Terim, Onyekuru'yu gerçek yeri olan sol açıkta başlattı.

Ve maçın 51. dakikasında Galatasaray kaleyi bulan ilk şutunu Onyekuru ile yakaladı.

Bu pozisyonu yine kaleci Altay çıkarmayı başardı.

Ancak Galatasaray'ın atakları ve isteği bitmiyordu.

Ve bu atakların sonucunda dakikalar 54'ü gösterdiğinde Mustafa Muhammed, Emre Kılınç'tan aldığı pası iyi kontrol ederek ve plase bir vuruşla takımını öne geçiren golü attı.

Erol Bulut bana göre geç bir hamleyle 63. dakikada kötü bir oyun sergileyen Mert Hakan'ı oyundan çıkararak yerine dünya yıldızı Mesut Özil'i aldı.

Yine kaptırdığı toplarla saç baş yolduran Valencia'nın yerine ise Cisse girdi.

Fenerbahçe, Mesut Özil'in harika ortasını kafa vuruşuyla noktalayan Ozan Tufan ile beraberliği yakaladı ancak bu gol VAR kararıyla ofsayt olduğu gerekçesiyle iptal edildi.

Bu dakikaların ardından Mesut Özil'in nasıl kaliteli bir isim olduğu ayağına her top geldiğinde belli oluyordu.

Ancak Erol Bulut'un Samatta'dan da Cisse'den de daha iyi bir form grafiği yakalayan ve gol yollarında hepsinden daha iyi gözüken Thiam'ı kullanmaması anlaşılabilir değil.

Futbol adına çok da bir şey göremediğimiz kör dövüşü maçı Galatasaray kazandı.

Bence hak eden taraf da Galatasaray'dı.

Erol Bulut ise oynamadan kazanmanın bir sonucu olduğunu görmüş oldu.

Umarım Erol Bulut'un topu rakibe bırakıp kontratakla gol bulma dışında da bir formülü vardır.

Aksi takdirde kendisinin Fenerbahçe serüveni çok da uzun süreli olmayacaktır.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları