Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Yunus Emre Berber

Yunus Emre Berber

Yazar

Koronadan öncesi ve sonrası

Ekim ayının son günlerine girdik. Kış varlığını ufaktan hissettirmeye başladı. Eylülde dahi giydiğimiz kısa kollu yazlık kıyafetleri fark etmeden ayrı bir köşeye kaldırıp kalın, uzun kollu kıyafetleri astık dolaplara. Gün yine erkenden kararmaya başladı her yıl olduğu gibi. Kış mevsimini sevenlere hoş gelse de benim kış ile aram o kadar iyi değil. Erken kararan hava içimdeki pozitif enerjiyi soğuruyor. Vardır illa benim gibileri ama yapacak bir şey yok içinde bulunduğumuz bu sıkıntılı süreçte bu durum devede kulak bile değil.

Yazdan kışa dönen hava hep benim için okul sezonunun başlangıcı hissini körüklemiştir. Dönem itibariyle okullarına çocuklar yine okul yollarına düştü. Aylarca evlerinden eğitim gören öğrenciler yeniden sıralarındaki yerleri aldı şimdilik. Keşke öğrencilerin düzenlerini bozacak salgın süreci yaşanmasaydı ancak toplum olarak neredeyse Kovid-19 öncesi hayata döndük. Ama vakalar sayıları pek öyle söylemiyor. Vaka tabloları yine on binlere varmış gözüküyor. Bir dönem aralık bile bırakmadığımız maskeleri artık takmaz olduk. Yolda tek başına, çevrede az insan varken maskeyi indirmekte sorun yok ama artık asansör gibi küçük ve kapalı ortamlarda dahi maskeyi nizami takmıyor ya da hiç kullanmıyoruz bile.

Koronavirüs süreci oldukça can sıkıcı geçti ve geçiyor bu doğru. Sağlık, mental ve ekonomik olarak büyük bir sorun yumağı içine hapsolduk. Bu süreçten direkt kurtuluşun formülü halen elde edilemedi. Ancak kendimizi belli oran ve sürede korumamıza yarayan tedbirler ve aşılarımız var. Özellikle yaz aylarında başlayan rehavetin hala izleri sürüyor. Kapalı alanlara, alışveriş merkezlerine veya maçlara girişlerde HES kodu uygulaması halen devam ediyor. Aşı, temas veya hastalık durumuna göre bu kod mekânlara giriş çıkışımızı denetlemeye yarıyor bunu hepimiz biliyoruz. Ancak düzenbaz zihniyete sahip bazı kişiler bu basit ve önemli tedbiri aşmanın bir yolunu bulmuşlar. Geliştirdikleri sistem sayesinde para karşılığında kendilerine başvuran kişileri aşı olmuş gibi gösterebiliyor. E-Nabız sisteminde dahi aşı olmuştur ibaresi çıkıyor bu kişilerde. Bu çok büyük bir tehlike. Bu insanlar kendi karar ve fikirleri olarak gördükleri bu aşı olmama, salgını yok sayma eylemi çevreleri ve belki de kendilerine çok ağır bedellerle dönebiliyor.

Bazen insanın aklına geliyor. Virüs keşke göz ile görülebilse de insanlar tehlikenin farkına varabilse. O zaman belki inandıkları komplo teorilerinden kafalarını kaldırıp gerçeklikle yüzleşebilirler. Bu salgın süreci bittiği zaman geriye baktığımızda ne kadar büyük bir kaosun içinde yaşadığımızı fark edeceğiz. Hayatımızın içindeki her konuyu o kadar çok etkiledi ki bunu fark edemiyoruz artık. Korona sonrası belki başka bir virüs, mikrop veya bakteri insanlığı tehdit edecek. Biz yine doğal hayatta kalma içgüdümüz sayesinde bu zorlukla mücadele edeceğiz. Daha önce olduğu gibi tarihin arda kalan sayfalarında bir konu başlığı halini alacaklar. 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları