Seçimde kazananlar ve kaybedenler oldu.

Kazananların zafer sarhoşluğuna kapılmaması, tarih boyunca ünlü devlet adamlarının düşünürlerin, filozofların söylediği şu özlü sözleri akıllarından çıkarmaması gerekir:

-Zafer kazandığı zaman kendini de yenen iki kere zafer kazanmış demektir.

-Zafere ilave edilecek yegâne süs tevazudur.

-Zaferin bin tane babası vardır; ancak mağlubiyet yetimdir.

Gelelim kaybedenlere...

Kaybedenlerin de yeise, hüzne, umutsuzluğa kapılmaması, binlerce yıllık tecrübelerin ışığında söylenmiş şu özlü sözleri hatırlaması yerinde olur:

-Hiçbir zaman kaybetmem. Ya kazanırım ya da öğrenirim.

-Paranızı kaybedin, hayallerinizi kaybedin, seçimleri kaybedin ama hiçbir zaman kendinizi kaybetmeyin.

-Hüzün olgunlaştırır, kaybetmek sabrı öğretir.

-Öğrenilmesi en zor duygular kaybetmek ve vazgeçmektir.

-Hayatta en pahalı şey tecrübedir. Çünkü kazanmak için önce kaybetmek gerekir.

-Ruhunu kaybeden dünyayı kazansa ne çıkar.

-Kaybetmeyi centilmence kabullenmek de bir sanattır.

-Asla umudunu kaybetmek ve hayata küsmek gibi bir durumum olmadı. Çünkü ertesi gün güneşin yine doğacağını biliyordum.

-Hayatı kaybetmekten daha kötü bir şey vardır: Hayatın anlamını kaybetmek.

-Hayat bir nevi boks maçı gibi. Düştüğünde değil kalkmadığında kaybedersin.

-Kaybetmekten korkma; bir şeyi kazanman için bazı şeyleri kaybetmelisin. Ve unutma; kaybettiğinde değil, vazgeçtiğinde yenilirsin.

-Ayakta kalmasını bilen insanlar için kaybetmek büyük mesele değildir.

YENİ MECLİS'TEN BEKLENTİLER

Pazar günkü seçimle Meclis'te önemli bir değişim yaşandı. Geçen Meclis'te görev yapan pek çok milletvekili yerlerini yeni isimlere bıraktı.

Bu durumun olumlu yansımalarının olması, Meclis'e dinamizm kazandırması beklenir.

Her milletvekili elbette kendi partisinin programında yer alan vaatlerin gerçekleşmesini ister. Ancak hangi partiden olursa olsun herkesin üzerinde uzlaşabileceği konular da var.

Meclis'in bu yaz tatil yapmaması bunlardan biri örneğin. Bilindiği gibi Meclis yazın bazen 3-4 ayı bulan tatiller yapar, 1 Ekim'de yeniden açılır. Ülkenin içinde bulunduğu zor koşullar göz önüne alınarak yemin töreninden sonra çalışmalara devam edilmesi, bu yaz tatil yapılmaması yerinde olur.

Yine günde ortalama 6 cinayetin işlenmesine neden olan bireysel silahlanmadaki korkunç artışı önleyecek maddelerin yasalara konulması için şu ya da bu partiden olmak gerekmez. Eminim ki Meclis'in büyük çoğunluğu bu konuda anlaşır.

Yaşanması giderek güçleşen büyük kentlerden kırsal bölgelere göçü teşvik edici yasaların çıkarılması, beyin göçüyle gidenlerin geri dönmesini sağlayıcıyı düzenlemelere gidilmesi için de milletvekillerinin ortak hareket etmesinin önünde hiçbir engel yok.

Bu örnekler çoğaltılabilir.

Sonuç olarak diyeceğim şu:

Yeni Meclis'in üzerinde anlaşılabilecek konulara öncelik vermesi, gündemine bunları alması gerekir.

HAYAL KIRIKLIĞI

Yüksek Seçim Kurulu, yurt dışındaki seçmenlerin oy kullanma oranını yüzde 53 olarak açıkladı.

Bunun anlamı şudur:

Demek ki yurt dışındaki vatandaşlarımızın yarıya yakınının ana vatanla bağları hiç de güçlü değil.

Benim için hayal kırıklığı yaratan, üzüntü veren bir tablo bu.