Kanal İstanbul projesi için kritik soru!

Uzun bir süredir ‘Kanal İstanbul’ tartışmaları gündemi meşgul ediyor.

İktidar, “isteseniz de istemeseniz de yapacağız. Yap-işlet bulamasak bile milli bütçeden yapacağız” diyor…

Muhalefet ise “felaket ve ihanet projesi” olarak görüyor.

Konu hakkında uzmanların veya muhatapların düşüncelerine yer veren çok az.

Ekranlara çıkan, eline mikrofon alanların çok büyük kısmı olaya politik yaklaşıyor.

Projenin fayda/zarar kısmıyla ilgilenip, tartışmıyoruz. Her meselede olduğu gibi ideolojik mahallelerimizin önderleri olarak kabul ettiğimiz isimlerin açıklamalarına göre pozisyon alıyoruz.

Oysa 20 milyon İstanbulluyu ilgilendiren hayati bir proje… Milli bütçeden yapılması da ihtimaller arasında olduğu için aslında 82 milyonu ilgilendiriyor.

Ben de projeyi konunun muhataplarından, uluslararası sularda uzun yıllar gemi kaptanlığı yapan değerli bir büyüğüm Emir Kılıç'la görüştüm.

Ticaret gemisi kullanan ve işi gereği dünyada gitmediği ülke kalmayan kaptan Kılıç'a Kanal İstanbul projesi hakkındaki düşüncelerini sordum.

Çarpıcı detaylar paylaştı…

Sözü kendisine bırakıyorum:

Kanal İstanbul projesi hakkında ne düşünüyorsun, gerçekten Türkiye için yararlı olur mu, yapılan yatırımın karşılığı alınabilir mi?

“Kanal İstanbul için konuşacak ilk kişiler denizciler olması gerekirken en son denizcilere söz hakkı veriyorlar, çünkü burası Türkiye. Eğer amaç Kanal İstanbul’dan geçecek gemilerden kar olsaydı, Kanal İstanbul olmadan da boğazlarımızdan pekâlâ para kazanılabilirdi. Nasıl mı? Tüm gemilere zorunlu kılavuz kaptan ve zorunlu römorkör eşliğinde geçişi getirirsin. Hem Çanakkale’den hem de İstanbul’dan güvenilir ve karlı olarak bu işi yapabilirsin. Yani kanal yerine şunu dese Türkiye, can ve mal güvenliği için tedbir uygulama kararı aldım, hem karlı bir kazanç elde eder hem de Montrö Antlaşması delinmemiş olur, askeri gemi standartları korunmuş olur.

Kanal İstanbul projesine harcanacak para hayatta kısa vadede karşılayamaz. Kar yapılamaz… Adam Montrö’ye göre geçmiyorum senin kanalından derse, nasıl ikna edeceksin?”

'Kılavuz Kaptan' meselesi nedir tam olarak?

Karadeniz'e kıyısı olan ülkelerin gemileri boğazlardan transit geçiyor. Kendi kaptan ve personeli, kendi bilgileriyle onlara eşlik edilmeden geçiyor. Tüm bunlara gemilere çıkan ve boğazı geçinceye kadar eşlik edip, yöneten kılavuz kaptanların olması lazım. Yani o gemilere çıkacak ve gemileri yönetip boğazlardan geçirecek kişilere 'Kılavuz Kaptan' deniliyor. 

Son 3 yılda boğazlardan gemi geçişi azalmış, rakamlar öyle söylüyor…

“Doğru, çünkü gemiler büyüdü.”

İstanbul Boğazı’ndan zaman zaman gemilerin kıyıya vurduğu görüyoruz. Kanal İstanbul yapılırsa daha az kaza olur mu?

“Elbette kanalda daha az kaza olur. Gemiler komplike yapılardır. Seyir halindeyken birden bire çeşitli sorunlarla karşılaşabilirsin, dümen kilitlenebilir, makine çökebilir vs. ama bu arızalar kanaldan da boğazdan da geçerken yaşanabilir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, proje için Montrö Antlaşması’nı etkilemez diyor…

“Gürcistan savaşında ABD askeri yardım gemisi giriş yaptı. 21 gün kalabildi Montrö’den dolayı. Yani yabancı savaş gemileri belli tonaja kadar olanları sadece 21 gün kalabiliyor. 22. günde Rusya bunu savaş sebebi sayar. Şu soru sorulmalı… Kanal İstanbul projesi hayata geçtiğinde askeri gemiler için mevzuat aynı Montrö gibi mi olacak? Bu çok ama çok kritik soru.”

Evet…

Hem dünya hem de Türkiye gündemini yakından takip eden, düşüncelerine önem verdiğim kaptanımızla Kanal İstanbul projesi hakkındaki sohbetimizin özeti bu şekildeydi.

Proje öyle görünüyor ki daha çok tartışılacak.

Biz de alanında uzman farklı isimlerle konuşmaya devam edeceğiz.

Fakat iktidarın böyle ciddi bir projede her kesimden insanların düşüncelerini –doğru bulmasa, katılmasa da- dinlemesi gerekirken, daha önce 25 yıl yönettikleri İstanbul için “biz bu kente ihanet ettik” gibi açıklamaları hafızalarımızda tazeyken; milyonlarca İstanbullunun oyunu almış başkana bile “sen otur işine bak” demesi endişeleri haklı çıkarıyor.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları