Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Nuri Kayış

Nuri Kayış

DOSDOĞRU

İstanbul'a Tokyo modeli

Japonya''da hükümet, 38 milyonu aşan nüfusu yüzünden büyük sorunlarla karşı karşıya olan başkent Tokyo için önemli bir karar almış.

Kentten kalıcı olarak ayrılıp ülkenin başka yerlerine yerleşecek ailelere çocuk başına 1 milyon Yen verilecekmiş.

İlginç geldi bana bu karar. Dahası İstanbul için örnek teşkil edebileceğini düşündüm.

İstanbul da 16 milyonu aşan nüfusuyla yaşamanın gittikçe zorlaştığı bir kent oldu.

Bu olumsuz tabloyu önlemenin, en azından hafifletmenin yolu, gönüllü ailelere tıpkı Japonya''da olduğu gibi aile başına ya da çocuk sayısına göre tatmin edici bir ödeme yaparak onların Anadolu''ya gidip yerleşmesini sağlamaktır.

Özellikle Anadolu''nun kırsal yörelerine taşınıp tarımla uğraşmak isteyen ailelere teşvik ödemesinin yanı sıra Hazine''ye ait araziler ile çeşitli tarım araçları da tahsis edilebilir.

//////////////////

İKİNCİ YAZI

--

Üç seçim aynı gün olmalı

+++++

Birkaç ay sonra yapılacak cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimleri ile gelecek yıl yapılacak yerel seçime yetişmez ama hiç olmazsa daha sonrası için üç seçimin bir arada yapılmasına yönelik yasal düzenlemeye gidilmesi ülkemiz için son derece yararlı olur.

Şöyle ki:

Geçtiğimiz yıllarda çok net olarak görüldü ki seçimi kazanıp iktidara gelen parti programını doğru düzgün uygulayamıyor, 8-9 ay sonra gidilecek yerel seçimi düşünerek popülist yaklaşımlar sergiliyor.

Üç seçim bir arada olsa böyle bir sorun ortaya çıkmaz. İktidar partisi yeni bir seçime girme telaşına kapılmadan sorunların üzerine kararlılıkla gider.

Üçlü seçimin bir diğer yararı da şu olur:

Cumhurbaşkanlığını ve genel seçimi kazanıp iktidar olacak parti muhtemelen yerel seçimde de önemli ölçüde başarı sağlar. Bunun sonucunda merkezî iktidar ile yerel yönetimler arasında bugün olduğu gibi anlaşmazlıklar, sürtüşmeler yaşanmaz.

///////////////////

ÜÇÜNCÜ YAZI

----

Şaşırtan kararlar

++++++++++

Mahkemelerden hemen her gün "Yok canım, bu kadar da olmaz artık, bir yanlışlık vardır herhalde!" diye karşıladığım kararlar çıkıyor.

Son örnek şu:

İzmir''de bir sürücü araç kullanırken yasal hız sınırını aşmış. Bu durum trafik ekiplerince saptanıp kendisine ceza kesilmiş.

Ancak sürücü, avukat olduğunu, iş mahkemesindeki bir duruşmaya yetişmek için hız yaptığını, kamu yararına bir hizmete giderken cezayla karşı karşıya kalmasını kabul edemediğini belirterek ceza kararını mahkemeye taşımış.

Ve inanması güç ama mahkeme bu hız gerekçesini haklı bulup sürücü avukata verilen cezayı iptal etmiş.

Oysa hâkim, o sürücüye şöyle demeliydi:

"Bak kardeşim, iş mahkemesindeki duruşmanın tarihi ve saati aylar öncesinden bellidir. Orada taraflardan birinin vekiliyseniz duruşma günü yola zamanında çıkmanız, hız yapmadan yani yasaları çiğnemeden mahkemeye ulaşmanız gerekirdi. Verilen cezada ben bir yanlışlık göremiyorum."

Söz konusu mahkeme kararı emsal teşkil ederse bundan sonra çok tuhaf olaylara neden olabilir.

Hız yapan doktor, "Ameliyata gireceğim, onun için hız yapıyordum, yani hasta ölsün mü" diyebilir. Hız yapan memur, "Vatandaşı devlet kapısında bekletmemek için gaza bastım. Kamu hizmetine koşmak ceza konusu olamaz " diyerek yazılan cezayı iptal ettirebilir. İnşaat mühendisi, "Görevli olduğum inşaatın bir an önce bitmesinde kamu yararı var. Bu yüzden aceleci davrandım. Ceza yazılması büyük haksızlık" gerekçesine sığınabilir.

 

 

 

 

 

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları