Değerli okuyucularım öncelikle bu iş insanları kimlerdir? Yazımda tek tek sayıp da okuyucularımı boğmak istemem. Ama tanınmış iki iş insanı olan; Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir ve diğer ünlü iş insanı Ümit Nazlı Boyner, Saray'ın ekonomik politikalarını sert eleştirmeye başladılar.
***
Yazıma geçmeden önce isterseniz iki iş insanının dediklerini size aktarmak istiyorum:
Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, "Ekonomik krizde bu yılın sonunda dip görülecek" ifadelerini kullandı.
Ümit Nazlı Boyner'le ilgili haber Günboyu gazetemizin sitesinde şu şekilde:
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, sigara yasağının genişletileceğini "şoför de, arkada oturanlar da sigara içemeyecek" sözleriyle duyurmuştu. Çok sayıda sigara kullanıcısının eleştirdiği karar, Boyner Holding A.Ş'de Yönetim Kurulu Üyesi olan Ümit Nazlı Boyner tarafından da tepkiyle karşılandı.
İş kadını Ümit Nazlı Boyner, twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Sigara çok zararlı, ölümcül bir şey de özel arabada içene ceza ne demek? Daha nereye varacak bu iş? Özel araba eşittir özel alan. Kime ne?" açıklamasında bulundu.
Nazlı Boyner, hususi araçlarda sigara içilmesi halinde uygulanacak cezaların ise çözüm olmadığını savundu.
"Sigaranın zararları ile ilgili toplumu eğitmeyi anlarım. Cezayı anlamadım, çözüm olduğunu da düşünmüyorum."
***
İki ünlü iş insanı açıkça Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan'ı hedef alarak eleştirdi. Peki şimdi doğal olarak sizler de soracaksınız: Bunlar Tek Adam Rejimi kuran Erdoğan'dan hiç mi çekinceleri yok? Mal varlıklarına el konulmaz mı? Bu soruları sormak bile Türkiye'nin geldiği durumu göstermesi açısından vahimdir.
***
Bu iki iş insanı nazarında çoğu girişimcinin tabiri caizse gemileri yakma nedeni daha vahim. Bu nedeni açıklıyorum: "Türkiye zaten batıyor, bizlerin mal varlıklarına el konulsa ne? Zaten bu ekonomik krizde mal varlığımız kalmayacak batacağız. Yurt dışına yatırımları yoğunlaştıralım."
***
Yukarıda biraz halk ağzıyla açıkladım. Bunu ekonomistler kendi literatürleri ile açıklayacaktır. Ha nedeni yukarıdaki altını çizerek yazdığım mı? İnanın bilmiyorum. Ama geneldeki algı altını çizdiğim cümle yönündedir.
***
Yatırımcı veya girişimci ne derseniz deyin, hukukun ve demokrasinin olmadığı ülkeye gelmez yatırım yapmaz. Bırakın ünlü iş insanlarını ve yabancı yatırımcıyı Anadolu'daki küçük esnaf bile işini şu kriz döneminde büyütmek istemiyor. Dedikleri; yarın siyasette ne olacağı belirsiz. Esnaf bile, dolar Erdoğan'ın konuşmasına göre patlarsa bizim işler de dibe vurur diyorlar. Esnafın yatırım yapıp işini büyütmekten geri durduğu Erdoğan Türkiye'sinde, büyük iş insanları ne yapmalı?
***
Yazımı; demokrasiye, hukukun üstünlüğüne saygı gösteren ve sarayların, israfların olmadığı bir ülkede yaşamayı hayal ettiğimizi ifade ederek sonlandırayım. Çünkü demokrasi ve hukukun üstünlüğü ülkemizde hâkim kılınırsa huzurumuz da olur cebimiz de rahat eder.
