Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Yunus Emre Berber

Yunus Emre Berber

Yazar

Hobileri sürdürmek artık daha da zorlaştı

Türkiye'de hayat gittikçe pahalılaşıyor. Bunun sanırım hepimiz fazlasıyla farkındayız. Temel ihtiyaç ürünleri, evler ve arabalar her geçen gün daha da zamlanıyor. Hobi ve sosyal etkinlikleri saymaya gerek yok onlar zaten dünya standartlarına göre bizde hep pahalıydı. Son dönemde onlarda iyiden iyiye pahalılaştı.

Birkaç hafta önce, oyun firmalarının oyun içi ürün satış taktikleriyle nasıl bizlerden daha fazla para kazandığını yazmıştım. Bugün ise pahalılaşmanın dijital ve kutulu bilgisayar oyunlarına yansıması hakkında iç dökeceğim. 

Türkiye'de bu günlerde bilgisayar ve konsol fark etmeksizin üst segment oyunları oynamak bir lüks haline geldi. Yeni çıkan ++A bir oyunun fiyatı 500-1000 lira arasında değişebiliyor. Tabii ki bu oyunları oynamak için bir bilgisayarınız ve ya konsolunuz olmalı. Artık iyi bir bilgisayar Türkiye piyasasında 8-10 bin lira iken, yeni nesil bir konsol 7 bin lira seviyelerinde geziyor.

Bunların yanında en üst fiyat etiketinde çıkan birçok oyun sunuldukları fiyatı hak etmeyecek kadar pahalı. Her sene çıkan futbol, basketbol, Amerikan futbolu ve benzeri spor oyunları bir önceki sürümlerinden pek farkları olmuyor. Yeni sezon kadro güncellemeleri, bazı grafik değişimleri haricinde farklılık göstermeyen bu oyunlar her yıl kendilerini yeni bir oyunmuş gibi pazara sürüyor. Yeni oyun piyasaya çıktığında eski oyunu oynayan oyuncuların büyük bir kısmı yeni oyuna geçiyor. Eski oyuna içerik güncellemesini kesiyorlar. Hala bu oyunları online bir şekilde oynamak isterseniz uzun bir süre rakip bulma sıkıntısı çekiyorsunuz. Bu sorunları yaşamamak için ise yeni oyuna doğru akan büyük kitleyi takip etmek gerekiyor. Daha önce oynadığın oyunun ufak değişiklerle yeniden sunulmuş haline 600 lira ödemeni bekliyorlar. En fazla 12 ay boyunca canlı ve güncel kalacak bir oyun için bu fiyat çok artık çok abes.

Sadece spor oyunları da değil bir çok aksiyon, online fps oyunları da bu felsefeyi benimsedi. Aynı oyun motoru ve benzer mekaniklerle her sene yeni isimde bir oyun çıkarıyorlar. Tüketici bu tepkisini sözlerle ve yazılarla dile getirse de her yıl çıkan bu oyunlar satış rekorları kırmaya devam ediyor.

Bu furyanın uzun bir süre daha devam edeceğini sanmıyorum. Yakın zamanda bu tepkilerden kaçmak isteyen firmalar farklı satış politikalarına başvurabilir. Özellikle X Box'ın çıkardığı Game Pass kampanyasının bunun fitilini ateşlediğini düşünüyorum.

Oyun fiyatlarının artmasıyla insanların oyunlardan beklediği şeylerin değer sıralaması da değişti. Artık insanlar 500 TL verdiği bir oyunun içeriğinin 15 saat sürmesini tercih etmiyor. Her ne kadar oyun kaliteli ve vaat ettiklerini karşılasa da kısa süren ve içeriği sınırlı oyunlar ağızda hoş olmayan bir tat bırakıyor. Verilen paraya kıyasla içerik süresi kısa olan oyunlar insanların gözünü ister istemez korkutuyor. Birçok kaliteli yapım oyun bu yüzden Türk pazarında alıcı bulamıyor.

Ayrıca bu pahalılık korsan kullanımına da bahane oluyor. Büyük bir emek ürünü olan bu eserler bazen normal piyasaya çıkış tarihlerinden önce korsan olarak internete düşüyor. Bu durum oyun firmaları ve oyun geliştiricileri için büyük bir maddi ve mental sorun.

Dijital oyun piyasası her geçen gün büyürken sorunları da bir o kadar artıyor. Bu sorunların çoğu maddi kaynaklı. Özellikle alım gücü yetersiz ülkelerde bu hobiyi sürdürmek belli bir yerden sonra lükse kaçıyor. Umarım hayatta her konuda elimizi bağlayan bu ekonomik sorun en mantıklı ve kısa yoldan çözülür ve evde bilgisayar başına gerilmeden rahatça oturabiliriz.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları