Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Alanur ÖZALP

Alanur ÖZALP

PSİKOLOG GÖZÜYLE

Gençlerin zor seçimi

Gençler ailelerinin ve yetişkinlerin yaptıklarını değil de onlardan daha farklı, değişik ve ilginç şeyler yapmak isterler. Bu yetişkinlere bir çeşit başkaldırıdır. Gençler daha önce görülmemiş, akla gelmemiş ilk defa ortaya çıkan bir şeyler yapmak isterler. Yetişkinlerden farklılıklarını modayı kullanarak göstermeye çalışırlar. Dönemin aykırı popüler şarkıcıları veya yıldızlarını örnek alarak yetişkinlere veya sisteme karşı çıkmaya çalışırlar. Kendine veya dönemine özgü bir anlayışa sahip olmak isterler. Gençlerdeki bu farklı olma isteği, gençlerle aile arasında pek çok sorun yaşanmasına neden olur. Bu sorunlar her ailede yaşanabilir. "Kısa giyme, o saçındakiler de ne, makyaj mı yaptın sen, saçını mı boyadın, o kulağındakiler de ne, göbeğini mi deldirdin" ve benzerleri. Bu dönemde gençler, gençliğin getirdikleri yenilikleri veya farklılıkları onlar için çıkarılmış kanunlar gibi algılarlar. Bir genç diğer gençlerin giydiklerini giymez, yaptıklarını yapmazsa dışlanacağını düşünür. Onun için geçerli kurallar, tamamıyla diğer arkadaşlarının veya içinde bulunduğu grubun uygun gördükleridir. Artık onun hayatının en önemli ve merkez durumundaki kişileri arkadaşları; en önemli değerleri de onların değerleridir. Aile bu durumu fark ettiğinde önceleri kabul etmek istemez, hatta paniğe kapılır ve bu duruma çok kızar ve sert tepkiler gösterir. Bu kızgınlık gencin bu tavırlarına daha fazla sarılmasına sebep olur. Yavaş yavaş, karşılıklı düşmanca duygular oluşmaya başlar ve önce şikâyetler, eleştiriler, bağırmalar ardından yasaklama ve sınırlamalar sonucunda başlayan huzursuzluk evden kaçmaya kadar varabilir.

Genç aslında hem arkadaşlarına uymak, hem de ailesinin en sevdiği çocuğu olmak ister. Ama ailesi ona "ya arkadaşların ya da bizi seç" demektedir. Bu durumda ailesini seçerse arkadaşları tarafından dışlanacak ve yalnız kalacak; arkadaşlarını seçerse bu defa ailesinin eleştirilerini göğüslemek zorunda kalacaktır.

Aileler bu dönemde her konuda gencin karşısına dikilip "bizi mi, arkadaşlarını mı, karar ver" diye baskı yapmayabilirse denge sağlanabilir. Çünkü gençlik dönemi zaten kararsızlıkların, gelgitlerin çok olduğu bir dönemdir. Bu dönemde aileler gencin kafasını daha fazla karıştırmadan bazı konularda ona seçme özgürlüğü tanıyabilmeli ve bu özgürlükten korkmamalıdır. Bu dönemde genç için arkadaşlık çok önemlidir. Yaşam konusunda tecrübesi olmadığı için arkadaş seçiminde yanılabilir. Aile onunla zaman zaman arkadaşları konusunda konuşulabilir, kendi fikirlerini ve deneyimlerini ona anlatabilir. Gençle konuşmaya başlarken olumsuz eleştirisel ve yargısal kelimelerle başlanmamalıdır. Emir cümleleri kullanmayın, tehdit etmeyin. Arkadaşlarını tanıyabilmesi için ona zaman tanıyın.

Mesajlar iyi algılanmalı

Bu dönemde yaşanan sorunları en aza indirebilmek için ebeveynlerin bilinçli davranması ve çocuklarının verdikleri mesajları iyi algılamalar gerekmektedir. En önemlisi önce onları dinlemektir. Genç, bir yandan "ben de yapabilirim, beni serbest bırakın, bana karışmayın" derken, diğer bir yandan da "bana gösterin, bana bakın ve beni takip edin" demektedir. İlk bakışta bu iki durum bir çelişki gibi görülebilir ama bu durumlar arasında bir bağ vardır. "Beni serbest bırakın, bana güvenin" dediğinde, "bana inanın ama yine de tamamen kendi halime bırakmayın; bildiklerinizi, tecrübelerinizi anlatın, bana yol gösterin, izleyin" demektedir. Aileler genelde gencin "bana karışmayın" sözlerini daha fazla duyarlar. Buna karşılık genç de bir hata yaptığında "niye bana söylemediniz, göstermediniz, uyarmadınız" diyebilmektedir. Bu durumda çözüm, ailenin gençle kurduğu iletişimde ona seçme özgürlüğü tanıyarak, ona güvendiğini göstererek onun girişimcilik ruhunu desteklemesinde yatmaktadır. Bunu yaparken ona destek olmaya ve tecrübelerinizi aktarmaya devam etmelisiniz. Gençler bazen kendilerine fazla güvenirken, bazen de tamamıyla güvensizlik sergilerler. Böyle durumlarda gencin aşırı güvenini veya güvensizliğini eleştirmeden yaşadığınız deneyimlerden bahsederek ona tecrübe kazandırmak en sağlıklı yol olacaktır.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları