Efkâr bastı gönlümü!

Görünüşe bakarsanız normalleşmeyle başladık Temmuz'da. Temmuz normal, zam normal havası hesapta yoktu! Çünkü, Temmuz umuda açılan bir kapı olarak dört gözle beklendi.

Her şey bir futbol maçı gibi başladı. Elektrik, doğalgaz ve akaryakıt maça golle başladılar.

Hani, "dakika bir gol bir" derler ya. Temmuz ayına en az 2-0 mağlup başladık.

Bu gidişle gol atma imkânımız da kalmadı. Kalemiz var, kalecimiz yok, yani kaleye nereden şut çekerseniz çekin, gol! Ay sonuna kadar en az bir düzine gol yeriz artık!

Temmuz normal, zam normal mi? Değil amma… Zam bu, bizi mi dinleyecek?

Bu arada, bizim beklediğimiz zam bugün açıklanacak! Lakin ümidimiz yok!

TÜİK her zaman olduğu gibi, gol atar gibi yapacak, ancak atmayacak, pası bize verecek!

Biz ne mi yapacağız?

Kendi kalemize gol atacağız!

Haber Ajansları, sevinçten ne yaptıklarını bilemediler, elleri ayaklarına dolaştı, şaşırdılar kendi kalelerine gol attılar diye anlatacak.

Sonra normal diyecekler! Her sevinç sonrası, kendi kalelerine gol atmaları artık adetten oldu!

Nasıl gol atalım ki…Kendim ettim, kendim buldum diyen atsa-atsa golü kendi kalesine atar!

Temmuz'a nasıl çıktığımız malum…

Ancak bu malum durum, malum olması gerekenlere bir türlü malum olamıyor!

İşte onun içindir ki, onca anormallik, bir süre sonra normalmiş gibi geliyor, ya da normalmiş gibi kabul görüyor.

*****

TÜİK'in enflasyon rakamları belli olduğunda, galiba yine hep bir ağızdan, "Unuttun beni zalim" şarkısını mırıldanacağız.

Genel kanaat, yüzde üçün üzerine, enflasyon farkı olarak yüzde beşi bulmayan ve yüzde sekizi bulma ihtimali olamayan bir rakamın açıklanacağı…

Yüzde altı küsurdan şaşmayan, yüzde yediyi aşmayan, sekize bir türlü yaklaşmayan…

Dokuza ulaşmayan, ona kadar varmayan bir rakam…

TÜİK sepeti nazik bir sepet…Dengeli bir sepet! Netameli bir sepet! Alıngan bir sepet! Kırılgan bir sepet! Bizlerin kırıldığını, alındığını anlamayan, görmeyen, duymayan, duymak istemeyen bir sepet!

Kendine dengeli, kendine alıngan, kendine kırılgan bir sepet!

Varsa, yoksa kendi dediği! Neticede, bizim değil, her defasında onun dediği, onun açıkladığı oluyor.

Ne mi olacak, yine elleri böğründe kalan biz olacağız.

Yine uzaklardan bakan biz olacağız.

Yine sesi duyulmayan, ulaşması gereken yerlere ulaşamayanlar olarak kalacağız.

Temmuz sıcağında yine biz terleyecek, yine biz yanacağız!

*****

"Efkâr bastı gönlümü yine feryat ediyor" diye bir şarkı var ya…Efkârlı günlerin tam ortasındayız.

Hava sıcak, Temmuz sıcak, zamlar hararetimizi fena yükseltti!

Temmuz geldi normale dönüş başladı diye sevindik amma, gelen zamlar normal değil, açıklanan ve açıklanması beklenen zamların, normal bir izahı yok.

Bu nasıl normal?

Zamlı olanından mı?

Zamlı tarafından mı?

Temmuz ilk gününden itibaren tam bir hayal kırıklığı…

Pandemi sonrası normal, acayip bir normal…

Normal kavramı, böyle bir normalleşme ne gördü, ne duydu…

Yanında promosyon olarak delta varyantı bile var!

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları