Süper Lig oldukça zorlayıcı bir lig. Artan maç sayısı ve uygulanan yerli kuralı bu zorluk seviyesini bir kademe daha arttırdı. Kadrosunda kaliteli yerli oyuncu bulundurmayan takımların zirve yarışı daha da zorlu geçti. Yabancı sayısında yaşanan kısıtlama üç büyükler ile Anadolu takımları arasındaki farkın açılmasını da kısmen engelledi. Finansal durumlarını iyi yönetemeyen Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş yabancı oyuncu haklarını da verimli kullanamayınca da rotasyonda yaşadıkları sıkıntı giderek arttı. Üç büyüklerde oyuncu ve teknik adamlar kadar başkanlarda formsuzdu. Teknik adam seçimi, değişikliği ve oluşan kaos sürecini doğru yönetemeyen başkanlar bu süreçte taraftarının gözünde sınıfta kaldı. Sene başından bu yana doğru hamleler yapan ve bunun sonucunu sahada da alan takım olan Trabzonspor ise diğer takımların kötü durumuyla beraber büyük bir fark yarattı.
Geçtiğimiz gün oynanan Galatasaray-Trabzonspor maçında şu ana kadar senenin en iyi yönetilen ve en kötü yönetilen takımı karşı karşıya geldi. Bir tarafta iki haftadır berabere kalmasına rağmen oluşan büyük puan farkını koruyan Trabzonspor diğer tarafta ise Fatih Terim ile yollarını ayırdıktan sonra büyük bir taraftar tepkisiyle sarsılan ve uzun süredir iyi sonuçlar alamayan Galatasaray. Galatasaray art arda gelen kötü sonuçlara dur diyebilmek ve bir nebzede olsa taraftarı ile arasını iyileştirmek için bu maçı kazanması gerekiyordu. Trabzonspor ise iki maçtır galip gelememesi sebebiyle Konyaspor ile azalan puan farkını korumak ve yeniden galibiyet serisi yakalamanın peşindeydi.
Maç tahmin edildiği gibi ev sahibi Galatasaray'ın baskılı oyunuyla başladı. Karın etkisiyle pas kalitelerinin düşmesi Trabzonspor'un lehine oldu. Orta sahanın lider oyuncusu Marek Hamsik olmadan geriden oyun kurmada zorluk çeken bordo mavililer Berat ve Dorukhan'ın düşük performansları ile ileri çıkışlarda büyük sorun yaşadı. Özellikle Berat'ın toplu çıkışlardaki yetersizliği ve savunmadaki düşük eforu Galatasaray'ın planının işlemesinde büyük rol oynadı. Kerem'in ceza sahasına yerde kalması sonucu penaltı kazanan Galatasaray ilk yarıdaki tek golü kaydetti. İkinci yarıya Abdullah Avcı, Siopis ve Ahmetcan Kaplan değişiklikleri ile başladı. Ve bu hamle maçın kaderini değiştirdi. Ön alanda Galatasaray'a baskı uygulamaya çalışan Trabzonspor ilk yarıda yaşadığı senaryoyu bu sefer rakibine uyguladı. Oyuna ağırlığını her geçen dakika daha fazla koyan Trabzonspor aradığı golü Bakasetas'ın 123 km hızla giden vuruşuyla kaydetti. Bu arada Uğurcan Çakır'da yaptığı başarılı kurtarışlar ile takımının arkadaki güvencesi oldu. Galatasaray savunmasına baskısını 90. dakikada da sürdüren Trabzonspor Taylan Antalyalı'nın savunmadan çıkarken attığı hatalı pası iyi değerlendirdi ve 2-1 öne geçti. Babel ile net gol şansı yakalayan Galatasaray yine Uğurcan Çakır engelini aşamadı ve 3 puan Trabzonspor'da kaldı.
Hamsik olmadan deplasmanda Galatasaray'ı yenen Trabzonspor şampiyonluk yolunda önemli bir eşik daha atladı. Son maçlarda şampiyonluk yürüyüşüne güzel anlar ekleyen bordo mavili takım iki haftalık arada eksikleri tamamlayacak gibi gözüküyor. Tam kadro bir Trabzonspor'u şuan tahtından indirecek bir ekip çıkmayacak gibi.
