Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Nuri Kayış

Nuri Kayış

DOSDOĞRU

Daha çok polemik olsa...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu arasındaki son polemik asık yüzlü siyasetimize biraz olsun rahatlama getirdi.

Erdoğan, Kılıçdaroğlu''nun "Bay Kemal" sloganından hoşlandığını belirterek kendisine bu kez de "Bay bay Kemal" sloganını önerdi.

Kılıçdaroğlu, buna "Organize İşler" filminde "By by love" şarkısının yer aldığı sahneyle yanıt verdi.

Geçmişte de siyaset dünyamız esprili kimi söz ve sloganlara sahne olmuştu.

Örneğin, SHP''liler Başbakan Turgut Özal''ı bir balon gibi çizdirdikleri seçim afişinde seçmene "Söndürün bu balonu!" diye seslenmişlerdi.

Yine SHP''liler bir seçim afişlerinde de Özal''ın kocaman bir fotoğrafı ile "Ben zamları seçim öncesi yapacak kadar enayi değilim" sözlerine yer vermişlerdi.

DYP lideri Süleyman Demirel, başbakanlığının ardından Cumhurbaşkanı olan Özal''dan "Çankaya sakini" diye söz ederdi hep.

ANAP''lıların hazırlattığı bir seçim afişinde "Tansu Çiller ve kabinesi" diye Çiller ve yanında eşi Özer Çiller''in fotoğrafı yer almış, Başbakan Çiller''in ülkeyi bakanlarıyla değil eşiyle yönettiği anlatılmak istenmişti.

 

Gençlerin gözüyle mutabakat

Millet İttifakı''nın açıkladığı "Mutabakat Metni" vatandaşın zihninde beliren "İktidara gelirlerse ne yapacaklar" sorusuna güçlü bir yanıt niteliğinde.

Metin öncelikle sağlıklı bir demokrasi, tarafsız bir hukuk sistemi, maceracı kararlardan uzak ayakları yere basan bir ekonomik yapı, liyakati önemseyen bir bürokrasi düzeni vaat ediyor.

Geçenlerde üç genç arkadaşla sohbet ettim bu konuda.

Açıklanan metni genellikle olumlu buluyorlardı. Özellikle öğrencilere ücretsiz yemek, Batı''ya yönelik beyin göçünün durdurulup gidenlerin geri dönüşlerinin sağlanması, kör karanlıkta okula ve işe gitmeyi zorunlu kılan saat uygulamasının değiştirilmesi, kamuya eleman alışlarda mülakat sisteminin kaldırılıp sadece yazılı sınav sonuçlarına bakılması, lüks ve israfın önlenmesi, cumhurbaşkanlığının Beştepe yerine Çankaya''da hizmet verecek olması gibi vaatleri çok beğenmişlerdi.

Ama şu eleştirileri de yaptılar:

-Neden uzlaşma metni denmemiş de mutabakat metni denilmiş. 6.5 milyon seçmenin ilk kez oy kullanacak gençlerden oluştuğu unutulmuş galiba.

-2300 vaat 240 sayfadan oluşan tek bir metinde toplanmasaydı keşke. Bir yılda okutulacak dersin tek bir derse sığdırılması gibi bir şey olmuş bu.

-Madem sorunlar ve çözüm önerileri 9 ana başlık haline getirilmiş, o halde her hafta söz konusu başlıklardan biri açıklanabilirdi. Hepsi bir arada açıklanınca seçmenlerin bunları akılda tutması da, değerlendirmesi de zorlaşıyor.

-YÖK''ün kaldırılma vaadi doğru da yerine ne konulacağı metinde tam anlaşılamıyor. Mütevelli heyet üniversitelere çeki-düzen verecekmiş. Sadece bir isim değişikliği mi var yoksa köklü bir reform mu amaçlanıyor?

-Yanlış karar veren hâkim ve savcıların cezalandırılacak olmasını da anlayamadık. Hukuk fakültesinden mezun olup çeşitli sınavları kazanarak hâkim ya da savcı olan bir arkadaşımız tecrübe eksikliği nedeniyle bir davada yanlış karar verirse ceza mı alacak? Kasıtlı olmadıkça, çıkar karşılığı yapılmadıkça verilen yanlış kararlara ceza uygulanması doğru değil. Verilen her karar zaten üst mahkemelerde de ele alınmıyor mu?

Genç arkadaşlara, "Burada yazılanlar birebir uygulanacak diye bir şey yok. Üzerinde görüşülüp tartışılsın diye açıklandı. Eleştiriler göz önüne alınarak yeni bir metin hazırlanabilir. Millet İttifakı seçimi kazanırsa kurulacak hükümetin programı esas metin olacak" dedim.

"Dileyelim ki öyle olsun" yanıtını verdiler.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları