Bir akşam sohbetinde dostlardan biri “Son bir yılda CHP’yi yapay zekâ yönetseydi Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanlığı seçimini kaybetmezdi” dedi.
Şaşkın şaşkın yüzüne baktığımızı görünce sözlerine açıklık getirme gereği duydu dostumuz.
Söylediklerini özetleyerek nakledeyim:
-Yapay zekâ toplumun yüzde 60’dan fazlasının sağ görüşte olduğunu, kazanmak için onlardan gelecek oylara da ihtiyaç duyulduğunu bilir, buna göre hareket ederdi. Örneğin Kandil’den gelen ‘Kılıçdaroğlu’nu destekliyoruz’ açıklamasına sessiz kalınmayıp ‘Biz PKK terörüne şiddetle karşıyız. Onlardan gelecek desteğe ihtiyacımız yok’ derdi.
-Sık sık tekrarlanan ‘Geçmiş dönemden hesap soracağız, sorumluları yargılayacağız, yaptıklarına pişman edeceğiz’ şeklindeki söylemler de toplumu rahatsız etti, seçimden sonra ortalığın yangın yerine döneceği endişesine kapılmasına neden oldu. CHP’yi yapay zekâ yönetseydi herhalde bunu da yapmazdı.
-Toplumda ciddi bir ABD alerjisi olduğu biline biline ABD’li bir ekonomi uzmanının danışmanlığa atanması da, ABD’ye düzenlenen gezi de yanlıştı. Yapay zekâ burada da doğruyu bulur o danışmanı atamaz, spekülasyonlara yol açacak o geziye de çıkmazdı.
-CHP’li yöneticilerin seçimin kazanılması halinde Rusya’ya mesafeli durulup Avrupa Birliği ile ilişkilerin geliştirileceğine ilişkin açıklamaları da seçmenin kafasını karıştırdı. Avrupa ülkelerinin Türkiye’ye yönelik hasmane tavrı biline biline böyle bir politika uygulanacağının söylenmesi vahim bir hataydı. Yapay zekâ böyle bir hataya düşmezdi.
-Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı olması halinde yanında yedi cumhurbaşkanı yardımcısı görev yapacak ve hemen her önemli kararda uzlaşma aranacaktı. Seçmenin aklına böyle bir yönetim sistemi de pek yatmadı. Yapay zekâ yedi yardımcılı cumhurbaşkanı olamayacağını öngörür, bu modeli hiç ortaya koymazdı.
-Kılıçdaroğlu seçim ikinci tura kalınca milliyetçi oyları alabilmek için sert bir üslup benimsedi, yumruğunu masaya vura vura konuşmaya başladı. Bu tavır hitap etmek istediği kesimde beklediği karşılığı bulamadığı gibi baştan beri kendisini destekleyen seçmende de tereddüt oluşturdu. Yapay zekâ böyle radikal tavır değişikliklerinin beklenen etkiyi yapmayacağını bilir tutarlı olunmasına özen gösterirdi.
-Karadeniz’de doğal gaz bulunması, yerli otomobil TOGG’un üretime başlaması ve millî savunma yatırımlarındaki gelişmeler toplumda heyecan uyandırmıştı. CHP’den bunları küçümseyen açıklamalar geldi. Yapay zekâ bu konuda da toplumun duyarlılıklarını dikkate alan bir söylem geliştirirdi.
-CHP yönetimi sosyal demokrat parti olduğunu unuttu, aşırı sağdaki partilerle bile ittifak kurdu, onlara güçlerinin çok üstünde milletvekillikleri armağan etti. Yapay zekâ bunun doğru olmadığını bilir, buna uygun bir politika uygulardı.
...
Değerli dostumuz CHP yönetiminin hatalarını ve onun yerine geçecek bir yapay zekânın üstün gücünü heyecanla anlatmayı sürdürürken neyse ki imdadımıza TRT1’de başlayan Letonya-Türkiye maçı yetişti.
