Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Nuri Kayış

Nuri Kayış

DOSDOĞRU

Böyle olur bizde fikir özgürlüğü...

Sözcü Televizyonu Genel Yayın Müdürü ve Sözcü Gazetesi yazarı Yılmaz Özdil, 6''lı Masa''da yaşanan krizde İYİ Parti lideri Meral Akşener''i haklı bulduğunu belirten yorumlar yapınca patronunun tepkisiyle karşılaştı, görevlerini bırakmak zorunda kaldı.

Şimdiye kadar demokrasi, insan hakları, fikir özgürlüğü, hukukun üstünlüğü konularında Türk medyasında öncü bir role soyunan Sözcü''nün bu tavrı şaşırtıcıydı.

Bundan daha şaşırtıcı olan ise daha önce fikirleri nedeniyle çalıştıkları kurumlardan ayrılmak zorunda kalan bazı Sözcü gazetesi yazarlarının arkadaşları Yılmaz Özdil''in gidişi karşısında sessizliğe bürünmeleriydi.

Birkaç örnek vermek istiyorum:

Sözcü yazarı Emin Çölaşan, Hürriyet''teki yazılarında iktidarı eleştirip "çeşitli yolsuzluklara ve devlet mallarının özelleştirme adıyla yok pahasına satılmasına" karşı çıkmış, bu yüzden gazeteyle yolları ayrılmıştı.

Çölaşan, bu süreci "Kovulduk Ey Halkım Unutma Bizi" kitabında ayrıntılı olarak anlatmış, o dönem Hürriyet''in Genel Yayın Müdürü olan Ertuğrul Özkök''le bazı yazılarının sansürlenmesi nedeniyle sık sık karşı karşıya gelip tartıştığını belirtmişti.

Özkök''ün Çölaşan''a söylediği şu sözler Türkiye''de gazeteciliğin hangi noktada olduğunu göstermesi açısından ibret vericiydi:

"Rahatımıza bakalım şu dünyada be. Bize ne yolsuzluktan, siyasetten. Millet bıkmış artık bunlardan. Bunları okumak istemiyor. Türkiye''de konu mu yok. Kuş gribi yaz, başka şeyler yaz."

Rahmi Turan da şu anda Sözcü''de yazıyor. Hürriyet''te yazdığı dönemde iktidarı sert sözlerle eleştirdiği için haftada üç gün yayınlanan yazıları bir güne indirilince istifa etmek zorunda kalmıştı. Veda yazısında, "Her veda buruktur. Ama ben böyle bir şey hissetmiyorum. İçimde burukluk filan yok. Tam tersine özgür olmanın rahatlığı var. Çünkü sıkılmıştım" demişti.

Turan, istifasının ardından verdiği bir röportajda ise medya patronlarının çeşitli alanlarda işlere giriştiklerini, bu yüzden iktidara gebe olduklarını ifade ederek, "Korku dağları beklerken medya patronlarının kalkıp kahramanlık yapmaları mümkün değil" diye konuşmuştu.

Bir diğer Sözcü yazarı Necati Doğru da 2010''da Vatan gazetesinde yazarlık yaparken iktidar partisinin elindeki bazı belediyelerde yolsuzluklar olduğunu belirten yazısı gazetede yayımlanmayınca istifa yolunu seçmişti.

Doğru o günleri şöyle anlatmıştı:

"Belki de gazetenin üzerinde iktidar partisinin büyük bir baskısı vardı. Yazıişleri''ni yöneten arkadaşlarımız bu baskıyı taşıyamamış olabilir. Benim kalemim 30 yıldan beri temiz toplum, temiz vatandaş, temiz siyaset arayışında olan bir kalemdir. Bu nedenle baskıya katlanamazdım. Bundan sonra eğer kalemimi taşıyabilecekler varsa oralarda yazmaya çalışacağım. Yoksa araştırma kitapları, roman öykü gibi dallarda yazacağım."

Şunu da belirtmekte yarar var:

Son yıllarda sadece yukarıda sözünü ettiğim yazarlar değil birçok yazar yazıları nedeniyle çalıştıkları kurumlardan ya kovuldular ya da sansür girişimlerine ve baskılara dayanamayarak istifa ettiler.

Bu yazarlar arasında Bekir Coşkun, Oktay Ekşi, Metin Münir, Ece Temelkuran, Özdemir İnce ve Hasan Cemal de var.

 

 

 

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları