61 yaşında yaşamını yitiren CHP eski milletvekili Haluk Pekşen''in kızı Ezgi Pekşen babasının hastalık sürecini şöyle anlatmış:

"Bodrum''daydık. Babam yemek yerken aniden fenalaştı. Hemen özel bir hastaneye götürdük.

Bazı tahliller yapıldı, EKG''si çekildi. Önemli bir şey olmadığını belirttiler, ağrı kesici vererek bizi eve gönderdiler.

Ama gece ağrıları arttı. Yeniden hastaneye gittik. Doktorlar her şeyin normal olduğunu belirtseler de babam iyi olmadığını ısrarlı şekilde ifade etti, yatarak tedavi olmak istediğini söyledi. Sonunda yatırdılar.

O gece durumu daha da kötüleşti. Tansiyonu bir iniyor bir çıkıyordu. Ateşi de yükselmişti. Odaya gelen doktorlar babama sürekli ülkenin halinin ne olacağını soruyorlardı. Ama nedense etraflı bir tetkik yapıp doğru teşhis koymayı akıllarına getirmiyorlardı.

Babam bir süre hastanede yattıktan sonra taburcu edildi. Ne var ki şikâyetleri bitmek bilmiyor aksine artıyordu.

Tekrar o hastaneye gitmedik artık. Ambulans uçakla Ankara''ya getirdik babamı.

Burada yine özel bir hastanede yapılan tetkiklerde yediği bir yiyecek yüzünden yemek borusunun yırtıldığı,  bu nedenle oluşan enfeksiyonun kalp zarı başta olmak üzere tüm vücuda yayıldığı söylendi. Babam fenalaştığı sırada balık yiyordu. Anlaşılan bir balık kılçığı babamın boğazına saplanıp yırtılmasına yol açmış ve zamanında müdahale yapılmadığı için enfeksiyona neden olmuş.

Ankara''daki hastanede babama doğru teşhis kondu ve tedavi edilmek istendi ama artık çok geçti. Tüm vücuda yayılan enfeksiyon ölüme yol açtı."

***

Pekşen ailesi şimdi gittikleri ilk özel hastanenin doktorları hakkında tazminat davası açsalar ne olacak biliyor musunuz?

Doktorlar mahkemece hatalı bulunup tazminat ödemeye mahkûm edilseler bile ceplerinden bir kuruş bile çıkmayacak, cezanın tamamını devlet ödeyecek.

Bunun nedenini 18 Haziran 2022''de bu köşede çıkan "Dünyada benzeri olmayan güvence" başlıklı yazıda şöyle anlatmıştım:

"Geçtiğimiz günlerde çıkan bir yasayla tıbbi hatalar kasten yapılmamışsa, başta doktorlar olmak üzere sağlık personeli açılan davalar aleyhlerine sonuçlansa bile tazminat ödemeyecek. Mahkemelerin hükmettiği tazminat cezalarını devlet karşılayacak.

 Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, bu yasayı savundu, ''Başta doktorlarımız olmak üzere bütün sağlık çalışanlarımız malpraktis (tıbbi uygulama hatası) baskısı yaşamadan mesleklerini bilimsel çerçevede özgürce ifa etme imkânına sahip olmuşlardır. Dünyada benzeri olmayan bir güvenceye kavuşmuşlardır'' dedi.

Akıl alır gibi değil.

Doktor, hemşire ve teknisyen bilgisizlik ya da ilgisizlikten hastasının ölümüne yol açacak ama sonuçta doğacak tazminatı devlet ödeyecek.

Hakikaten ''dünyada benzeri olmayan bir güvence'' bu."

***

Gelelim olayın bir diğer boyutuna:

Eski milletvekillerinin ölümünden sonra yıllarca birlikte çalıştıkları partili arkadaşları cenaze törenine katılmakla yetindiler, olayın tıbbi hata boyutuyla ilgilenmediler.

Doktor hatalarında tazminatın devlet tarafından ödenmesini öngören yasa teklifinin Meclis''te görüşülmesi sırasında da gerekli tepkiyi vermemişlerdi.

KANLI KUMAR

Putin, Ukrayna''yı işgale kalkışarak büyük bir kumar oynadı.

Ne var ki masaya Ruble değil askerlerinin kanını sürmüştü.

Şimdi "kısmi seferberlik" ilan ederek kumarın boyutunu büyüttü.

Hitler''i Rusya''yı işgale kalkışma kumarı bitirmişti.

Putin''in sonunu da galiba nükleer gücüne güvenerek sürekli el yükselttiği kumarı getirecek.