Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Levent Bulut

Levent Bulut

DOĞRUYA DOĞRU

Avrupa'nın şımarık çocuğu Yunanistan

Avrupa Birliği zirvesinde liderler, Doğu Akdeniz'de atılacak adımlar ve Türkiye ile ilişkiler noktasında ABD ile eş güdüm içerisinde hareket etme kararı aldılar. Avrupa bu kararıyla Biden yönetiminin alacağı tavrı bekleyecek.

 Peki nedir bu Doğu Akdeniz sorunu? Gelin önce bu meseleyi bir hatırlayalım. 

Doğu Akdeniz'de gerginlik, Kıbrıs Rum kesiminin adanın etrafındaki doğal zenginlikleri işletmek için kuzeydeki Türk tarafının hukuki ve meşru haklarını hiçe sayarak uluslararası anlaşmalar yapmasıyla başladı.

Batılı şirketler, hükümetlerinin de desteğini alarak Rumlarla geniş bir alanda doğal gaz araştırma ve sondajlarına girişti.

Fransa'nın kışkırttığı Avrupa'nın şımarık çocuğu Yunanistan da bölgedeki hukuk dışı tutum sergilemeyi sürdürüyor ve Türkiye'nin diyalog çağrılarına kulak tıkıyor.

***

 Keza Yunanistan yıllardan beri hem hava sahamızda, hem kara sularımız içerisinde, bir devlete yakışmayacak boyutta korsanlık yapıyor.   

           Günümüze gelene kadar uluslararası yasaları defalarca yok sayan Yunan makamları, 2004 yılından bu yana 18 adamızı da işgal etmiş durumda...

Ve bu adaların hemen hepsinde asker konuşlandırıyor.

      Oysa antlaşmalara ve uluslararası hukuka aykırı olarak asker bulunduran, hatta birkaçına ağır silahlar yerleştiren Yunan Genelkurmayı itiraz da etmediğimiz için bu işleri engelsiz yapabilmekte...

      * * *

      Bu rahatlığın da üç nedeni var...

      Birincisi 2004 yılında 18 adayı Yunanistan'a işgaline ses çıkarmayan AKP iktidarı.

     İkincisi adalar konusunu gündeme getiren iki önemli Tümamiralimizin kumpas yoluyla içeri alınıp, yargılanması.

    Üçüncüsü Yunanistan'ın her şımarıklığının ve yaptıklarının hesabını sormamamız...

***

     Bugün Aydın, Muğla ve İzmir illerimizin kadastro envanterlerinde yer alan 18 ada Yunan bayrağı çekili kara parçaları olarak askerî ve siyasal varlığımızı tehdit eden merkezler haline gelmiş durumda... Bu adaların hemen hepsi askerlerin kontrolü altında... İşte bu durum karşısında ciddi bir tavır koymayıp, hak ve hukukumuzu savunmayıp, uluslararası arenada haklılığımızı ispatlamak yerine miting meydanlarında bağırdığımız için bugün Doğu Akdeniz'de yalnız kalıyoruz.

Yanlış kullanıyoruz

   BASIN dünyasında çok sık dil hatası yapılıyor. Örneğin televizyon haberlerinde çok sık yapılan bir hata sunucu haberi okurken "Kaza gerçekleşti" diyor.

       Oysa kaza gerçekleşmez, meydana gelir. Bir şeyin gerçekleşmesi için kişinin kendi iradesinin devreye girmesi şart...

       Bir örnek daha vereyim, yine haber sunumundan; sunucu, "Son dakikada gerçekleşen toplantıdan bir sonuç çıkmadı" dedi... Demek ki son andaki toplantı bir kurgu değil ya tesadüf ya zorlama. Dolayısıyla gerçekleşti denilemez yapıldı denir. Bir işin, olayın, kararın gerçekleşmesi için irade şarttır. Aksi halde bu fiil kullanılamaz, kullanılırsa yanlış yapılmış olunur.                

***

       Bir yanlış da "Şok" kelimesinin kullanımında. Fransızca bir kelime; insan şok olamaz, şoke olur...

       Özellikle dilimize girmiş Arapça, Farsça, Fransızca ve İngilizce kelimeleri kullanmaktan kaçınmalıyız. Ya da kullanıyorsak doğru kullanımlarını öğrenmeliyiz.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları