Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Nuri Kayış

Nuri Kayış

DOSDOĞRU

Adaletin müthiş hızı

Şu haberi, Günboyu ile bazı gazete ve ajanslar yayımladı biliyorsunuz:

"Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a bir ziyareti sırasında tokat atan ve kendisini 'Orta Çağ savaş sanatları meraklısı' olarak tanımlayan 28 yaşındaki Damien Tarel adlı saldırgana, kamu görevlisine saldırmaktan 18 ay hapis cezası verildi. Ancak 4 ay hapis yatacak. Saldırgan başka bir suç işlemesi durumunda geri kalan 14 aylık hapis cezasını da çekecek."

Fransa'nın başka alanlarda eleştirilecek çok yanı var ama adaletinin hızına şapka çıkarmamak mümkün değil doğrusu.

Saldırının üzerinden 48 saat bile geçmeden saldırganı yargılayıp cezasını veren hâkimleri kutlamak gerekir.

 

*

Gelelim bize:

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 21 Nisan 2019 Pazar günü Ankara'nın Çubuk ilçesine bağlı Akkuzulu köyünde katıldığı şehit cenazesi sırasında bir kişinin yumruklu saldırısına uğradı. Bu sırada kalabalıktaki bazı kişiler de saldırgana destek verdi, olay bir anda linç girişimine dönüştü. Kılıçdaroğlu, yakınlardaki bir eve sığınarak canını zor kurtardı.

Yapılan menfur saldırı kameralar tarafından an ve an saptandı.

Saldırganlar Çubuk 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yargılanmaya başlandı ama aradan iki yılı aşkın zaman geçmesine karşın henüz bir karar çıkmadı.

Şimdiye kadar sadece iki duruşma yapıldı.

Üçüncü duruşma 21 Haziran'da olacak.

*

Bazı davaların delillerin toplanması için uzaması doğal kabul edilebilir.

Ama burada öyle bir durum yok. Her şey ayan beyan ortada.

O halde bu dava neden uzuyor?

Bir yetkili açıklarsa iyi olur.

HER REKOR İYİ DEĞİLDİR

İsviçre'deki Lozan Üniversitesi'nin Avrupa Konseyi için yaptığı bir araştırma ortaya ilginç sonuçlar çıkardı.

Türkiye; cezaevinde yatanlar, şartlı tahliye olanlar ve adli denetim altında bulunanlar bakımından Konsey'e üye 47 ülke arasında birinci çıkmış.

Söz konusu suçluların oranı Türkiye'de 100 binde 984 iken, Avrupa genelinde ortalama sadece yüz binde 340 imiş.

 Üzerinde derin derin düşünülmesi gereken bir tablo bu.

*

Peki, ne yapılabilir, suçlu sayımız nasıl azaltılabilir?

Bana kalırsa; ilk yapılacak şey, işsiz sayısını aşağıya çekecek önlemleri almaktır. 10 milyon işsizi olan bir ülkede emniyet örgütünü güçlendirerek suç işlemeyi azaltmak mümkün değildir.

İkinci yapılacak şey, büyük kentlere göçü durdurmaktır. Kişilere ekmeklerini Anadolu'da bulundukları kent, kasaba ve köylerde kazanma fırsatları yaratılmalıdır. Tarım ve hayvancılığın geliştirilip yaygınlaştırılması artık bir zorunluluk haline gelmiştir.

Üçüncü yapılacak şey, eğitimden geçmektedir. Bizde okulların çoğu meslek değil diploma kazandırmaktadır. Bu anlayışın sonu gelmelidir. Eğitim kurumları ülkenin ihtiyaç duyduğu iş alanlarında kalifiye eleman yetiştirmek için yeniden düzenlenmelidir.

*

Sonuç olarak diyeceğim şu:

Bilim insanı, buluşlar, üretim, yatırım ve ihracat gibi konularda elde edilecek birincilikler iyidir, anlamlıdır, olağanüstüdür.

Ama suçlu sayısında alınan birincilik tam bir trajedidir.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları