Euronews’te yer alan habere göre, Güney Amerika'nın en büyük ikinci ekonomisi ve dünyanın önde gelen tahıl ihracatçılarından olan Arjantin'de fiyatların sadece nisan ayında yüzde 7,5 arttığı tahmin ediliyor. Yıl sonu enflasyonunun ise yüzde 130 olması bekleniyor. Bu da 1900'lü yılların başında dünyanın en zenginleri arasında yer almasına rağmen on yıllardır borç ve kur krizleri döngüsünden çıkamayan ülkede her dört kişiden birinin yoksulluk sınırının altına düşmesi anlamına geliyor.
Pazarda ucuz sebzeleri seçmeye çalışırken görüşlerini paylaşan 60 yaşında serbest meslek sahibi Carlos Andrada "Bizi dilenciler ülkesine çevirdiler," ifadelerini kullandı. "Umutsuzum çünkü hayatın boyunca çalıştıktan sonra bir domates ve biber almak için bile çabalamaya mecbur kılıyorlar."
Arjantin'in zaten sıkıntılı olan ekonomik dengeleri geçen sene yaşanan tarihi kuraklığın soya, mısır ve buğday ihracatına darbe vurmasıyla daha da bozuldu.
Döviz kurlarındaki dalgalanmada fiyatların ateşini yükseltti. Amerikan doları geçtiğimiz ay serbest pazarda 500 Arjantin pesosuna kadar yükseldi. 70 yaşındaki emekli Olivia Maria Belbruno pazara son geldiğinde biberin kilosuna 300 peso ödediğini şimdi ise bu paraya ancak yarım kilo alabildiğini belirtti.
İktidardaki merkez sol Peronist koalisyon Ekim ayındaki seçimler öncesi fiyatları aşağı çekmek için bir hayli mücadele ediyor. Fakat enflasyon ve yoksulluk hükümetin geniş destek bulduğu düşük gelirli kesimi daha fazla etkiliyor. 64 yaşındaki grafik tasrımcısı Salvador Paterno ayda bir dışarda yemek yemeye son verdiklerini belirterek "Dört yıldır tatile çıkmadık. Arabayı satmak zorunda kaldık çünkü sigorta, vergi ve garaj masraflarını karşılayamıyorduk" ifadelerini kullandı.
