AKP Genel Başkanı Erdoğan'ın İstanbul Şehir Üniversitesi üzerinden Babacan, Gül ve Davutoğlu'na yönelik sert sözleri yeni parti tartışmalarını yeniden alevlendirdi.
Hatta bu üç ismi Erdoğan'ın Halkbank üzerinden hedef alması da gündemi sarstı diyebiliriz.
Bu yeni partiler kurulduktan sonra gündemi meşgul ederek TV'lerin yegâne tartışma konusu şu olacaktır:
Yeni partiler en çok AKP'yi mi yoksa MHP'yi vuracak?
Hemen yazayım yeni partiler MHP'yi sonrasında da Bahçeli'yi vuracak.
Bunun nedeni AKP'deki 'yorgun seçmen' kavramının ortaya çıkmasıdır.
AKP'deki 'yorgun seçmen'i şu şekilde tanımlayabiliriz:
"Erdoğan'ı Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ahde vefa için destekleriz ama parti seçimlerinde AKP'den hiç memnun değiliz oyumuzu yeni ortağımız MHP'ye atarız" şeklinde hareket eden seçmendir.
Bu AKP'deki 'yorgun seçmen' aslında MHP'den bıkmış durumda ve kendilerine rota arıyorlar da diyebiliriz.
Ama bu rotanın değişmesi MHP'yi sonrasında da Bahçeli'yi vuracaktır.
MHP'ye oy atan 'yorgun seçmen'in rotası elbette Babacan'ın veya Davutoğlu'nun partisi olacaktır. Ama bu yorgun seçmenden İYİ Parti de oy olarak nasibini alacaktır.
MHP'de Ülkücü ve Milliyetçi seçmen kalmadı. Özellikle de kentli Milliyetçi seçmen nazarında MHP bitmiştir. Bunu Ankara, İstanbul 31 Mart ve 23 Haziran seçimlerinde gördük.
MHP'deki yüzde 11'in ana nedeni: AKP'den gelen ama oyunu Erdoğan'a atan bu 'yorgun seçmen'in tercihinin istemeyerek de olsa Bahçeli'nin partisine oy atmasıdır.
Yeni partiler kurulduktan sonra 'yorgun seçmen'in tercihinin Davutoğlu, Babacan ve İYİ Parti olacağını belirtmiştim.
İşte bu yeni partiler kurulduktan sonra MHP'nin o zaman yanlış tahmin ettiğimiz ama şimdi olacak olan yüzde 3'e düşmesini göreceğiz. Biz Milliyetçiler çevremize baktık MHP'de Milliyetçiler Ülkücüler kalmadı diye MHP'nin yüzde 3'e düştüğünü sandık. Ama yanıldığımız ve bilemediğimiz konu bu AKP'nin 'yorgun seçmen' kitlesinin tavrıydı. Geçmişte bu seçmenin tavrının partide MHP, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan olduğunu İstanbul ve Ankara 31 Mart 23 Haziran seçimlerinden gördük.
Yeni partiden Bahçeli'nin rahatsız olması elbette doğaldır. Çünkü Bahçeli'nin partisindeki 'yorgun seçmen' MHP'yi terk edecektir.
Erdoğan'ın son Babacan, Davutoğlu ve Gül çıkışı ise, MHP'den sonra kendime kimi ortak seçerim kaygısıdır. Bu da siyasetin başlı başına bir gündem maddesidir.
Özetle, geçmişte Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oyumuz Erdoğan'a partide MHP'ye diyen AKP'den kopan 'yorgun seçmen' MHP'yi sonrasında da Bahçeli'yi vuracaktır. Bahçeli'nin yeni partiler paniği bu sebeptendir.
Erdoğan'ın yeni partiler paniği ise, 'kendime bitmiş MHP'yi ortak seçemem, kimi ortak seçersem yüzde 50 artı biri bulurum' kaygısıdır.
