Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, yeni yasama yılı başlarken TBMM'nin açılması ile birlikte partisinin ilk grup toplantısında konuştu. Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Bahçeli, işsizlik rakamlarına da değindi.
Vatandaşların günlük meselelerinin bazı kesimler tarafından istismar edildiğini savunan Bahçeli, "Vatandaşlarımızın günlük iaşe çabasını istismar edip pireyi deve yapanlara da terörün acıklı maliyetini hatırlatmak görevimizdir. Teröre yardım ve yataklık yapan bölücü kebapçıların işsizlikte payı vardır. Bir eli yağda, diğeri balda, yediği önünde, yemediği ardında, bir giydiğine bir daha dönüp bakmayan, ama sırayı siyaset alınca sahte vicdan ve merhamet edebiyatı yapan bir avuç kaymak tabakadan, imtiyazlı azınlıktan, merdane gibi dönen devrimci bozuntularından öğreneceğimiz de hiçbir şey yoktur" ifadelerini kullandı.
Bu sözlerden sonra işsizlik ile bölücü kebapçıların ne ilgisi olduğunu anlamaya çalışanların ise beyni yandı, sigortaları attı.
Kebabın anavatanından, Adana yöresinden gelen Bahçeli'nin kebapçılara yönelik bu kabul edilemez, hakaretamiz söyleminden sonra partisi MHP'nin seçimlerde nal toplayacağı da kesinleşmiştir.
Şimdi merak edilen Bahçeli'ye göre hangi kebapçılar bölücü kategorisine giriyor, hangileri girmiyor?
Geçmişte soğan patates depoları basıp, terörist kovalayan polis zabıta sanırım bundan sonra da kebapçı dükkânlarına dadanacak, bölücü kebapçıları arayacak.
Kebapçı esnafına tavsiyem, yanlış anlaşılmaları ve başlarına bir şeyler gelmesini engellemek için bundan böyle pideyi sakın ha bölmeyin, sonra bölücülüğe delil kabul edilebilir. Adana'yı, Urfa'yı, döneri, İskender'i tam porsiyon satın, yarım porsiyon isteyenlere asla aldırış etmeyin, porsiyonları bölerseniz bölücü kategorisine alınıp, takibata uğrayabilirsiniz.
Zinhar yarım çorba, çeyrek ekmek falan vereyim de demeyin, kesin bölücü zannedilirsiniz.
Ayrıca bundan böyle kebap şişleri, pide kürekleri, döner bıçakları gibi kebapçı alet edevatı da terör aracı sayılırsa hiç mi hiç şaşmam.
İşsizlik özellikle de genç işsizlik ülkede yakıcı ve yıkıcı bir sorun tamam da konunun bölücü kebapçılar ile ne alakası olabilir?
Ne yani bölücü kebapçılar acıyı basıyor, acılı adana yiyen dükkâna gidip milleti işten kovup, acısını personelden mi çıkarıyor?
Neyse gırgır bir yana da bu konuşmayı yazan danışmanı ya saçmalamış ya da daha kötüsü Bahçeliyi komik duruma düşürmek için taammüden böyle bir cümle kurmuş gibime geliyor. Prompterdan konuşan Bahçeli de önüne gelen bu saçma cümleyi aynen okumuş olmalı.
Bahçeli, işsizlik sorunu için gerçekçi bir neden arıyorsa dönüp ülkeye dayatılmasında katkısının büyük olduğu BAAS tipi tek adam rejimine bakmalıdır, öyle kebapçılarla falan konunun bir ilgisi yoktur.
"Terörün acıklı maliyeti" ise bir başka garip cümle olmuş, terör ile mücadelenin maddi manevi bir bedeli olduğu, enflasyonist bir etki yaptığı bir gerçek. Fakat Türk milleti her daim ordusunun, askerinin, polisinin arkasında durmuş, milli menfaatlerimizi korumak için yapılan her harcamanın maliyetine katlanmış ve tek kelam da etmemiştir.
Bu gün saçma sapan, aşırı israf kategorisinde olan harcamaların, akılsızca yürütülen fizible olmayan yatırımların, yandaş beşli çeteye yağdırılan ihalelerin, Suriyelilere gömülen 60-70 milyar doların yarattığı enflasyonist etkiyi gizlemek için terörle mücadele bahanesini kullanmak gerçekten de kabul edilebilir bir yöntem değildir.
Madem terörle mücadele kaynaklarımızı zorluyor o zaman ayağını yorganına göre uzatacak, itibardan tasarruf olmaz mavalından vazgeçecek ve tasarruf edeceksin. Harcadığın kamu kaynaklarının her kuruşunda garip gurebanın, dulun yetimin hakkı olduğunun bilincinde olup, her harcamayı kuyumcu terazisi hassasiyeti ile tartacak ve öyle yapacaksın.
Çifter çifter hatta üçer beşer maaş alan yandaş personel, vızır vızır uçan VIP uçaklar, yüzlercesi konvoy yapan lüküs araçlar ortada dururken enflasyona gerekçe olarak terör ile mücadeleyi göstermek ise harbiden komik kaçıyor, ayıp oluyor…
