Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

EKONOMİ VE GERÇEKLER

Türk'ün türküsü olacaksınız

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener iktidarın tehdit dili üzerine gelen İstanbul il binasının kurşunlanması olayı üzerine bu hafta düzenlediği grup toplantısında gerçekten de son derecede tarihî ve ateşli bir konuşma yaptı.

Konuşma gerçekten de hem tarihîydi ve hem de korkuyu korkutan Türk Ulusunun yaşananlara tepkisini dile getirecek sertlikte, son derecede net mesajlar içeren bir konuşmaydı.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener 5 Nisan''daki Grup toplantısında partililerine hitaben şunları söyledi, şunları sordu:

*Tüm tehditlere, tüm iftiralara direneceksiniz söz mü?

*Tüm mermilere göğüs gerip, tüm bunlara, tüm bunlara, tüm bunlara göğüs gerip milletimize güneş olacaksınız söz mü?

Meral Akşener bu noktada büyük bir öfke ile avuç avuç mermiyi kürsüden fırlattı attı…

Ve devam etti…

*15 Mayıs günü buradan gülmeyen yüzleri güldürmek için, susmuş sesleri haykırmak için, çöken karanlığı dağıtmak için, kırktan kırk bir bin olacaksınız söz mü?

*Türk''ün Türküsü olacaksınız söz mü?

*Milletin şiiri olacaksınız söz mü?

*Bilge Kağan''ın, Kürşat''ın, Fatih''in torunları Mustafa Kemal''in çocukları, Türkiye''nin iyi ve cesur evlatları 15 Mayıs sabahı 21 yıldır kendine biçilen deli gömleğini yırtıp atacak, bu millet 15 Mayıs sabahı istibdadın çürük zincirlerini kırıp atacak.

*Bu millet 15 Mayıs sabahı hep bir ağızdan Hürriyet diye haykıracak ve 15 Mayıs''ın şafağında Türkiye tarih yazacak söz mü?

İşin açığı Recep Bey''in tehditkâr dili sonrasında İYİ Parti İstanbul il başkanlığının kurşunlanmasının basit bir tesadüf olduğuna inanmamız için aklımızı peynir ekmekle yemiş olmamız gerekir.

Vallahi doğrusunu söylemek gerekirse seçim gecesi elektriklerin kesilmesine gerekçe olarak söylenen trafoya kedi girdi hikâyesi bile çok ama çok daha inandırıcıydı.

Bir kere tabancanın etkili mesafesi 50 metre kadardır 150-200 metre ilerideki bir hedefe isabet edip camı kırıp, ki kırılan cam oldukça kalın bir vitrin camı 5-6 mm kalınlığındaki bir pencere camı değil, devam edip koltuğa saplanması mümkün değildir. Fizik kurallarına baktığımızda da havaya ateşlenen bir kurşunun 150 metre ileride yatay bir rota izleyerek gidip koltuğa saplanmasının mümkün olmadığını görürüz.

Kısacası hırsız kovalayan bekçi hikâyesi bana hiç mi hiç inandırıcı gelmedi, siz inandınız mı bilmem.

Ayrıca bekçi olduğu söylenen kişi eski bir Özel Harekâtçıymış, yani kolluk kuvvetlerinde görev yapmış biriymiş. Bu doğruysa yasal sınırlar içerisinde güç kullanımını, silah nerede ve nasıl kullanılır bunun yasal sorumluluğunu çok iyi bilmesi gereken biri.

Benim bildiğim hukuk kurallarına göre:

Meskûn mahalde ateş etmek suçtur!

Meşru müdafaa hâli dışında silah kullanmak orantısız güç kullanımına girer ve suçtur!

Kaçan şüphelinin arkasından ateş edilmez suçtur!

Silahsız şüpheliye ateş edilmez suçtur!

Şimdi bütün bunları bırakın, devletin resmî kolluk kuvvetlerinde görev yapmış olan birinin, ateşli silah ruhsatı olan herkes bilir bilmesi gerekir…

Ama hırsız kovalıyordum, havaya ateş ettim tesadüf bu ya 150 metre uzaktaki İYİ Parti binasına denk gelmiş dersen yemezler…

 

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları