Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

EKONOMİ VE GERÇEKLER

Swap derde deva olur mu?

Türkiye Bankalar Birliği'ni ziyaret eden Merkez Bankası'nın partili Başkanı Şahap Kavcıoğlu, yeni swap anlaşmaları için 4 ülke merkez bankası ile görüştüklerini ve ikisi ile görüşmelerin çok iyi noktaya geldiğini açıkladı.

Kavcıoğlu, bu ziyareti sırasında Türk Lirasının değerinin korunması için gereken politika adımlarının atılacağını ve rezervlerin güçlendirilmesi hedefine bağlı oldukları mesajlarını da verdi.

Önce bu aralar çok sık konuşulan swap nedir ne değildir bu konuya bir açıklık getirmeye çalışayım:

Swap'ın Türkçe karşılığı takas ya da değiş tokuştur, Swap işlemi ise iki tarafın belirli bir zaman dilimi içinde bir varlık ya da yükümlülüğe bağlı olan farklı faiz ödemelerini veya döviz cinsini karşılıklı olarak değiştirdikleri bir takas sözleşmesidir.

Piyasalarda en temelde üç tür swap işlemi vardır. Bunlar; para swapı, faiz swapı ve çapraz döviz swapı'dır. Bu swap türlerini biraz daha detaylı açıklarsak;

a)            Para swapı işlemleri; tarafların önceden anlaştıkları oran ve koşullarda belirli miktardaki para birimlerini değiştirmek suretiyle gerçekleştirdikleri işlemlerdir.

b)           Faiz swapı işlemleri; gösterge bir anapara tutarı üzerinden farklı faiz oranı esaslarına göre hesaplanacak faizlerin iki taraf arasında anlaşılan vadelerde değişimini öngören bir sözleşmedir. Bu sözleşmede, aynı para biriminden olan borçların faiz ödemelerinin yapısı değişmekte, anapara değişimi gerçekleşmemektedir.

c)            Çapraz döviz swapı işlemleri; farklı para birimleri ve sabit veya değişken olabilir farklı faiz yapısı üzerine  borçlanan taraflar, diğer tarafın borcuna ilişkin anapara ve faiz ödemelerini yerine getirmek üzere anlaşarak gerekli yükümlülüğü yerine getirirler.

Swap sonuçta bir borçlanma operasyonudur ve swap ile aldığınız dövizin belirli bir dönem sonrasında faizi ile birlikte geri ödenmesi gerekir. Kısacası; "al gülüm ver gülüm ticareti" desek yeridir...

En son 15 Haziran 2021 tarihinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Çin Halk Cumhuriyeti Merkez Bankası ile imzalanan bir swap anlaşmasına ilişkin bir açıklama yapmıştı.

Açıklamada, TCMB ile Çin Halk Cumhuriyeti Merkez Bankası arasında 30 Mayıs 2019'da imzalanan ikili para takası (swap) anlaşmasının 35,1 milyar TL ve 23 milyar Çin yuanı artırılarak toplam 46 milyar TL ve 35 milyar Çin yuanına ulaştığı bildirildi.

Artırılan söz konusu rakamın bugün itibarıyla TCMB hesaplarına girdiği belirtilen açıklamada, "Para takası anlaşmasının temel hedefi, yerel para birimleri üzerinden gerçekleştirilen ticareti kolaylaştırmak ve iki ülkenin finansal istikrarına destek sağlamaktır." denildi.

Peki böyle swap operasyonları Türk ekonomisinin derdine derman olur mu?

Daha önce bir çok yazımda ve söyleşimde Türk ekonomisinin çok ağır hasta olduğunu, çok uzun yıllardan beri ürettiğinden fazlasını tükettiğini ve bunun sonucunda da büyük ölçüde döviz karşılığı borçlanmaya gereksinim duyduğunu anlatmıştım. Bir ülke cari fazla vererek döviz kazanmadığı müddetçe, dövizli borçlarını ödeyebilmesi asla mümkün değildir. Bu aslında çok ama çok basit bir matematik, lakin bir çok ekonomist ve ekonomi yöneticisi buna hiç mi hiç değinmiyor.

Döviz borçlarınızı döviz kazanarak ödeyemediğiniz zaman mecburen borca takla attırmanız, eski borç ana parası ve faizini yeni borç bularak ödemeniz gerekiyor. Peki bu eski borcu ödemek için döviz bulmak ekonominin sürdürülebilmesi için yeter mi? Elbette yetmez ekonominin çarklarını döndürebilmek için yeni cari açık verilmesi ve bu cari açığın finansmanı içinde yeni borç bulunması gerekir. Devamlı olarak borçlanarak yaşamak doğal olarak sürdürülebilir bir sistem değildir, en küçük bir aksaklıkta bir borç ya da ödeme krizi çıkması son derecede büyük bir olasılıktır, işte bu yüzden de gelip geçici önlemler ile Türk ekonomisinin sağlığına kavuşturulması, sorunlarının çözülmesi mümkün değildir.

Türk Lirasının değerinin korunabilmesi için önce üretim tüketim dengesinin sağlanması, hatta cari fazla verilerek döviz kazanılmaya başlanması gerekir. Bu başarılmadan Türk Lirasına itibar ve istikrar kazandırmak hiçbir şekilde mümkün olmayacaktır.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları