Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

EKONOMİ VE GERÇEKLER

Şirketler kapanıyor mu?

AKP Genel Başkanı Erdoğan, Vahdettin Köşkü'nde Türkiye Genç İş Adamları Konfederasyonu (TÜGİK) Genel Başkanı Erkan Güral ve beraberindeki heyeti kabulü sonrası yaptığı açıklamalarda "Bazı dostlar yanıma geldi, dükkanlar, şirketler kapanıyor dediler. Kapanan falan yok." dedi!!!

Aslında Merkez Bankası kasasının boşaldığını ve hatta ekside olduğunu Hazine ve Maliye'den sorumlu bakan olan damadından değil de eş dosttan öğrendiği söylenen AKP Genel Başkanı eşe dosta kulak vermenin ve onların dinlemenin önemini biliyor olmalı değil mi?

Bakınız ticaret ile uğraşanlar bilir şirket, firma kurmak kolay, kapatmak ise çok zordur. Bu yüzden yeni kurulan firma sayısı genel olarak doğrudur, lakin resmî kayıtlara yansıyarak kapanan firma sayısı için aynı şeyi söylemek pek mümkün değildir.

O ya da bu sebepten ticareti kendi istekleri ile terk etmek isteyen kişiler elbette firmalarını uzun süre de olsa uğraşarak kapatabilirler. Biliniz ki bu işlem en az bir yıl sürecek bir zaman dilimi gerektirir. Bir firma kurdum deyince kurulur ama hadi kapattım deyince kapanmaz.

Firma herhangi bir darlık ya da sıkıntı yaşamıyorsa belirli maliyet ve süre gözetilerek ortakları tarafından tasfiye edilip kapatılır, bu da resmî istatistiklere yansır.

HAYALET FİRMALAR

Lakin bir firmanın ortaklarının isteğine bağlı olarak kapatılabilmesi için vergi, sigorta, personel, banka, piyasa ve sair borçlarında herhangi bir sorun olmaması, üçüncü kişileri ilgilendiren dava ve benzeri sorunlar yaşanmaması gerekir.

Oysa ekonomik kriz yüzünden sıkıntıya düşüp kapanan firmaların bir dolu icra davası, borç harç, vergi sigorta ve ödenmemiş maaş sorunları vardır. Çoğu dara düşen firma, muhasebeci ve avukat ücretlerini bile ödeyemez hale gelir, bir çok firma kirasını ödeyemediği için iş yerini boşaltır, maliyetine katlanamayacağı için bir tebligat adresi bile gösteremez.

Bu firmalar resmî olarak kapatılamaz birer zombiye dönüşür, hayalet firmalar olarak varlıklarını sürdürür. İşte tam da bu yüzden kapanan firma sayısı istatistiki verilere resmen yansımaz.

AKP Genel Başkanının krizin ortasında resmî istatistiklere göre kapanan firma sayısı açılan firma sayısından daha az demesi bu yüzden herhangi bir mana ifade etmez.

Oysa piyasadan yansıyan gerçekleri hepimiz görüyoruz, firmalar, dükkanlar, atölyeler, fabrikalar, mandıra ve çiftlikler kapanıyor. Bir kısmı haraç mezat icradan satışa çıkıyor, yok pahasına el değiştiriyor.

Yaşanan bu krizle birlikte özellikle turizm sektöründe faaliyet gösteren birçok firma satışa çıkmış durumda, ortalık devren kiralık dükkan ilanından geçilmiyor. İnsanlar dükkanlarını devrederek, işletmelerini satarak borçlarını harçlarını ödemenin yolunu yordamını arıyorlar.

ACI GERÇEK

İktidarın pembe bir hayal dünyasında yaşaması, 'işler iyi gidiyor bunun aksini söyleyen karamsarlık yaymaya çalışan münafıklardır' propagandası yapması, ne yazık ki gerçekleri hiçbir şekilde değiştirmiyor.

Acı gerçek şu; pandemi süresinde devlet tarafından yeterince desteklenemeyen bir çok firma zombileşti, artık bunların ismi var, lakin cismi yok. Bu noktadan sonra bu firmaların yüzde kaçı kurtarılabilir, yeniden canlandırılıp üretime kazandırılabilir tespiti de pek mümkün görünmüyor.

Bir firma hukuki sorunlar; alacak verecek, icra iflas davaları ile boğuşmaya başladıktan sonra kolay kolay kurtarılamaz. Böyle firmaların sermayesi, alacakları, mal varlığı ve ortaklarının serveti borçlarından daha fazla ise kısa süreli nakit akış problemlerini aşabilirler, fakat zarar edip borçları varlıklarını aşan firmaların kurtulması çok ender görülür.

Birçok orta,k kişisel servetini hiçbir şekilde batan bir firma için riske atmaz. Malum şirketler sermayeleri ile sorumludurlar, yöneticilerin şahsi sorumluluğu olsa dahi kefaletleri yoksa buradan kaynak transferi çok zordur. Birçok firmanın ortağı bu durumdaki firmalarını terk eder, batmaya bırakır, borçların sadece şahsi sorumluluk doğuracak ve hukuken tahsil edilebilecek kısmını zamana yayarak öder işin içinden çıkar. Sıkıntıyı fark eden işin sonunun iflasa gittiğini gören birçok kişi ise mal kaçırmak dahil birçok yöntemle borçlarını ödememeye çalışır. Bu durumda çok uzun bir zaman dilimine yayılan icra  iflas ve alacak davaları gözlemlenir.

Buradan bir kere daha söyleyeyim "turbun büyüğü heybede", yaşanan krizin etkileri halihazırda tam olarak gözlemlenemiyor, önümüzdeki dönem birtakım zincirleme iflaslar görülürse hiç şaşırmamak gerekiyor.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları