Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

EKONOMİ VE GERÇEKLER

Milyarderlerin uzay yarışı hızlanıyor

Uzayın sınırı için genel olarak kabul edilen yükseklik, adını Macar asıllı Amerikalı mühendis ve fizikçi Theodore von Kármán'dan alan yerden 100 kilometre yükseklikteki Kármán hattı olarak bilinen hattır...

Uluslararası Havacılık Federasyonu (FAI) de bu yüksekliği sınır olarak kabul etmektedir.

ABD Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA) ve ABD Hava Kuvvetleri ise, Dünya'dan 80 kilometre yükseğe uçan herkesi astronot olarak tanımlıyor.

Devletlerin yanı sıra uzay yarışına katılan bazı özel girişimciler de bu hattı geçen insanlı yolculukları başarabilmek için uzun zamandır uğraş vermekteler.

Geçtiğimiz günlerde ABD'li e-ticaret devi Amazon'un kurucusu Jeff Bezos ve beraberindekiler, Jeff Bezos'un şirketi Blue Origin'in geliştirdiği New Shepard aracıyla başarılı bir uzay seyahati gerçekleştirmişti.

Blue Origin şirketini 2000 yılında kuran Jeff  Bezos, bu uzay yolculuğunda Wall Funk'ı ve ağabeyi Mark'ı uzay mekiğine davet etmişti. Son koltuk için düzenlenen açık artırmayı ise Hollanda'nın zengin ailelerinden Daemenler kazanmıştı. Ailenin 18 yaşındaki oğlu Oliver Daemen bu uzay yolculuğuna katılarak uzaya çıkan en genç isim oldu.

Amazon'un kurucularından Jeff Bezos ile birlikte uzaya çıkan Wall Funk ise 82 yaşında olduğu için "uzaya giden en yaşlı insan" unvanını almış bulunuyor. Böylece bu seyahatte uzaya çıkan en yaşlı ve en genç insan rekorları da kırılmış bulunuyor.  Jeff Bezos, Blue Origin'in uzaya bu yıl 2 yolcu uçuşu daha düzenlemeyi planladığını ifade etti.

Uzay aracı üreticisi ve uzay turizmi şirketi olan Virgin Galactic'in sahibi İngiliz iş insanı Richard Branson da geçtiğimiz günlerde altı kişilik bir ekip ile uzaya çıkmış bulunuyor. Bu seyahatle birlikte Branson, uzaya giden ilk milyarder unvanını da kazanmış oldu. Branson test uçuşunun ardından, uzay aracının 2022'deki ticari uçuşlara başlamadan önce en az iki test uçuşu daha yapacağını bildirdi.

Bilindiği gibi uzay yolculuğuna en büyük yatırımı yapan iş insanlarından biri de Elon Musk. Elon Musk'ın 2002 yılında kurduğu SpaceX, 9 Aralık 2010'da bir uzay aracı olan Dragon'u uzaya fırlatan, yörüngeye oturtan ve bu uzay aracını başarılı bir şekilde dünyaya geri getiren ilk özel sektör şirket olarak tarihe geçmişti.  SpaceX, 30 Mayıs 2020'de ise uzaya gönderdiği "Crew Dragon" ile bu anlamda insanlı bir görev gerçekleştiren ilk özel şirket olarak kayıtlara geçmiş bulunuyor.

Milyarderlerin bu çabasını ultra zenginlere mahsus pahalı ve tuhaf bir çılgınlık olarak nitelemek elbette asla doğru değil, uzayın keşfi geçmişte dünyayı değiştiren coğrafi keşiflerden çok daha büyük ve önemli sonuçlar doğuracak bir girişim olacaktır.

Dahası sadece milyarderler değil başta ABD, Rusya, Çin, AB, Hindistan ve İsrail olmak üzere bir çok devlet de kıyasıya bir uzay yarışına girmiş bulunmaktadırlar.

Açıkça söylemek gerekirse gelecekte uzaya hakim olan dünyaya da hakim olacaktır. Hem ekonomik ve hem de askeri olarak uzayı kullanmayı başarabilen, burada hakimiyet kurabilen bir devletin yerküredeki tüm diğer topluluk ve devletleri de kontrolü altına alması kaçınılmaz bir sonuç olarak ortada durmaktadır.

Mustafa Kemal Atatürk'ün dile getirdiği "istikbal göklerdedir" öngörüsünün, ne kadar da doğru çıktığı bu günkü tabloda net olarak ortaya çıkmıştır.

Ne yazık ki Türkiye, kendi kurucusunun bu öngörüsü doğrultusunda yapması gereken hamleleri yapmayıp, gerekli çabaları göstermeyerek bu işte oldukça geri kalmış ve adeta nal toplamış bulunmaktadır. Görünen odur ki "eller aya, biz yaya" sözü doğru çıkmıştır.

Bu saatten sonra uzayda egemen olmayan bir gücün yerküre üzerindeki egemenliği sade suya tirit bir söylemden başka bir şey değildir.

İktidarın algı operasyonlarını bırakarak Türk havacılığını geliştirecek, kendi hava ve uzay araçlarını yapabilecek yatırımlara yönelmesi mutlak bir gerekliliktir. Bu gün bile fırsat kaçmış görünmektedir daha fazla geç kalınırsa aradaki fark kapanamayacak kadar fazla açılacaktır.

Osmanlı İmparatorluğunun coğrafi keşiflerde tutuk davranarak, atıl kalması ve çağdaşları ile yarışamaması çok kısa bir süre zarfında büyük güç ve zenginlik yitirmesine sonuçta yıkılıp gitmesine sebep olmuştu. Emin olun bu gün ortaya çıkan durum o günkünden bile çok daha vahimdir...

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları