Partili Cumhurbaşkanından sonra şimdi de partili bir Merkez Bankası Başkanımız olmuş bulunuyor.
Esas olarak siyasetten ari, bağımsız, tarafsız ve teknik bir görev olması gereken Merkez Bankası Başkanlığının bu nitelikleri, yapılan bu atama ile açıkça tartışmaya açılmış bulunmaktadır.
Merkez Bankamızın tarihinde böyle bir atama daha var mıdır yok mudur diye bakarsak:
Bankanın kurulduğu 1930 yılından bugüne kadar 24 isim Başkanlık görevinde bulunmuştur.
Bu isimlerin kronolojik sıralaması, başkanlık görevine geliş ve ayrılış tarihleri ile siyasi kariyerleri ise şu şekildedir:
1. Selahattin Çam (1931-1938)
Görevden ayrıldıktan sonra VI. Dönem (1939-1943) ve VII. (1943-1946) Dönemlerde Milletvekilliği yapmıştır
2. A. Kemal Zaim Sunel (1938-1949)
III. Dönem (1927-1931) ve IV. Dönem (1931 - 1934) (Ziraat Bankası Umum Müdürlüğüne atanması sebebi ile 4 Mart 1933'te istifa etmiştir) Milletvekilliği yapmıştır
3. Mehmet Sadi Bekter (1949-1950)
VIII. Dönem (1946 - 1950 ) Milletvekili 4 Nisan 1949'da istifa etmiştir.
4. Osman Nuri Göver (1951-1953)
5. Mustafa Nail Gidel (1953-1960)
6. Memduh Aytür (1960)
7. İbrahim Münir Mostar (1960-1962)
8. Ziyaettin Kayla (1963-1966)
9. M. Naim Talu (1967-1971)
2. Erim Hükûmeti'nde (1971-1972 )Ticaret Bakanı olarak siyasi hayata girdi. Melen Hükûmeti'nde de yerini korudu. 1972 yılında Ticaret Bakanı iken, zamanın Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay tarafından Senato üyeliğine atandı. Melen Hükûmeti çekilince Cumhuriyetçi Güven Partisi ve Adalet Partisi'nin ortak adayı olarak 36. Türkiye Hükûmeti'ni kurdu, Başbakan oldu. 1973 seçimleri sonucunda hiçbir partinin tek başına hükûmet kurmak için yeterli çoğunluğu sağlayamaması üzerine Şubat 1974 tarihine kadar iş başında kaldı. Bülent Ecevit başkanlığında Cumhuriyet Halk Partisi-Millî Selamet Partisi koalisyonunun gerçekleşmesi üzerine görevi Bülent Ecevit'e devretti. 1976 yılında Kontenjan Senatörlüğü sona erdi.
10. Memduh Güpgüpoğlu (1972-1975)
11. Cafer Tayyar Sadıklar (1976-1978)
1983'te Çanakkale Milletvekili seçilmiş ve Gümrük ve Tekel Bakanlığı görevine getirilmiştir.
12. İsmail Hakkı Aydınoğlu (1979-1981)
17 Kasım 1974 ve 31 Mart 1975 tarihleri arasında parlamento dışından atanarak partiler üstü olarak kurulan 38'nci Hükümet'te Köyişleri ve Kooperatifler Bakanlığı yapmıştır.
13. Osman Şıklar (1981-1984)
14. Yavuz Canevi (1984-1986)
15. Dr. Rüşdü Saracoğlu (1987-1993)
XX. Dönem (1996-1999) Milletvekilliği ve Devlet Bakanlığı yaptı
16. Dr. N. Bülent Gültekin (1993-1994)
17. Ş. Yaman Törüner (1994-1995)
XX. Dönem (1996-1999) Milletvekilliği ve Devlet Bakanlığı yapmıştır.
18. Gazi Erçel (1996-2001)
19. N. Süreyya Serdengeçti (2001-2006)
20. Durmuş Yılmaz (2006-2011)
2015 seçimlerinde milletvekili seçildi
21. Doç. Dr. Erdem Başçı (2011-2016)
22. Murat Çetinkaya (2016-2019)
23. Murat Uysal (2019-2020)
24. Naci Ağbal (2020-...)
Haziran 2015 ve Kasım 2015 tarihlerinde yapılan genel seçimlerinde milletvekili seçilmiş ve 2015-2018 yılları arasında Maliye bakanlığı görevini üstlenmişti. 24 Temmuz 2018 tarihinde cumhurbaşkanlığı strateji ve bütçe başkanı olarak aktif siyasete devam ederken Merkez Bankası Başkanlığına atandı.
Bu uzun listeyi tarihi boyunca Merkez Bankası Başkanlarının bürokratik ve siyasi kariyerlerini göstermek için hazırladım. Dikkat edilirse çok sayıda Merkez Bankası Başkanı bu görevleri sonrasında siyasete girmiş ve milletvekilliği, bakanlık ve hatta başbakanlık yapmış bulunmaktadır.
Lakin pek azı, sadece 4 başkan siyasi bir faaliyetin içindeyken Merkez Bankası Başkanlığına atanmış bulunmaktadır.
Bunlardan ilk üçü ise 50 öncesi ve tek parti döneminde Başkanlık koltuğuna oturmuş bulunuyorlar. 1950 yılından sonra bir tek Naci Ağbal siyasetin içindeyken Merkez Bankası Başkanı olarak atanmış, yani partili başkan olmuş bulunuyor.
Bu ihmal edilebilecek bir detay değildir. Elbette Naci bey ile kişisel hiç bir derdim de yok, kendisi ciddi bir bürokrat ve iyi bir ekonomist olabilir, lakin bu atama Merkez Bankasının bağımsızlığını fevkalade zedeleyen, son derecede sakıncalı ve siyasi bir atama olmuştur. Bu atamanın sakıncaları ekonomide kısa vadede görülecektir, demedi demeyin...
