Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

EKONOMİ VE GERÇEKLER

Lozan'ın ekonomik maddeleri

Lozan Antlaşması Cumhuriyetimizin kurucu Antlaşması''dır ve bu antlaşmaya birçok kişi tarafından cumhuriyetin tapu senedi dahi denir.

Bu kadar önemli bir antlaşma olmasına rağmen Lozan Antlaşması hakkında kamuoyunda çok fazla bir şey bilinmez ve hatta geniş bir kesimde Lozan 2023''te sona erecek ve ondan sonra madenlerimizi çıkarma hakkına kavuşacağız gibi şehir efsaneleri dolaşır durur.

Okullarımızda bu kadar önemli bir antlaşmanın her yönü ile öğretilmiyor olması gerçekten de son derecede esef vericidir ve eğitim sistemimizin ne kadar niteliksiz ve başarısız olduğunun da göstergesidir.

Lozan Antlaşması, Türkiye Cumhuriyetinin sadece siyasal bağımsızlığını kazandığı bir anlaşma değildir, bu anlaşma ile birlikte en az siyasi bağımsızlık kadar önemli olan ekonomik bağımsızlığımızı da kazanmış bulunmaktayız.

Lozan Antlaşması oldukça uzun bir metin ve bu metinin ilk girişi sınır ve toprak meseleleri ile başlıyor ama elbette salt toprak meseleleri konu alınmıyor. Osmanlı''dan kalan birçok sorun da bu antlaşma ile taraflar arasında çözülmüş bulunuyor.

Cumhuriyet kurulurken çözülmesi gereken en önemli sorun Osmanlı borçlarıydı. Bu borçların akıbeti Lozan''da en çok tartışma yaratan konulardan biri olmuştur. Osmanlı''dan kalan dış borçlar Osmanlı topraklarında kurulan ülkeler arasında paylaştırıldı ve Türkiye''nin payına düşen borçların ödenmesi bir ödeme planına bağlandı.

Anlaşmaya göre Türkiye, borçların yüzde 62''sini, 1912 sonrası aldığı borcun yüzde 73.59''unu ödemeyi kabul etti. Toplam borç 82 milyon 456 bin 337, faizleriyle birlikte 107 milyon 528 bin 461 altın liraya denk gelmekteydi. Türkiye borçları 1929 yılında ödemeye başladı ve borçların tamamı 1954 yılında kapatıldı.

Bu ödeme aslında yeni kurulmuş genç bir cumhuriyetin kalkınmasını epeyce sekteye uğratan bir ödemeydi ama ödendi bitti.

Cumhuriyet''in ilk yıllarındaki yoksulluğun önemli bir sebebi de bu borçların ödenmesi olduğu halde birçok kişi bu konuya hiç değinmeden kuruluş dönemindeki yoksulluktan şikâyet eder, cumhuriyet idaresini başarısız olmakla suçlar.

Ayrıca Lozan Antlaşması''yla birlikte ta 1555 yılında başlayan Osmanlı döneminde yabancılara verilen ve çok büyük ekonomik imtiyazlar sağlayan kapitülasyonlar tamamen kaldırılmıştır.

Diğer yandan Osmanlı Devleti''nin kapitülasyonlar çerçevesinde yabancı ülke gemilerine tanıdığı kabotaj ayrıcalığı Lozan Barış Antlaşması''yla 1923 yılında kaldırıldı ve böylece Türk kara sularında ticaret yapma hakkı yabancılardan alınarak sadece Türklere bırakıldı. Türk gemilerine kendi sularında ticaret yapma hakkı geri verildi.

Belki de en önemlisi Osmanlı''nın borçlarının tahsili için kurulmuş bulunan Düyun-u Umumiye İdaresi kaldırılmıştır. Bu da egemenlik haklarımız ve ekonomik bağımsızlığımız açısından son derecede önemli bir husustur.

Sonuç olarak Lozan Antlaşması''nı tüm Türk yurttaşları okumalı ve bilmelidir. Bu antlaşmayı okuduğumuz zaman ekonomik açıdan hangi kısıtlara tabi olduğumuz, bu kısıtlamaların nasıl kaldırıldığı ve ekonomik bağımsızlığımızın nasıl kazanıldığı çok daha iyi bir şekilde anlaşılacaktır.

Bugünkü kazanımlarımıza hangi noktadan geldiğimiz anlaşılmadan, doğal olarak elimizdekilerin değerini bilmemiz, anlamamız pek mümkün olmayacaktır.

Kazanımlarımızın kıymetini bilmeden nasıl zorluklar ile elde edildiğini öğrenmeden de cumhuriyetimizin kıymetini bilmemiz anlamamız ve ona sahip çıkmamız mümkün değildir.

 

 

 

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları