Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Kamuran ÖZGEN

Kamuran ÖZGEN

TURİZM EKONOMİSİ VE POLİTİKASI

Her şey dahil turizmin sonu

Dünyada etkisini gösteren virüs salgını ve bu süreçte devletlerin edindikleri tecrübeler doğrultusunda, salgın sonrasını kurgulamaları gerekiyor. Burada yapılacak olan gelecek kurgulamasının sorunsuz olması için de, tüm popülist ve siyasi yaklaşımlardan uzak durularak  "insan sağlığı ve hayatının" en önemli unsur olduğu ilkesinden hareket edilmesi en akılcı yol olacaktır.

Gelecek kurgulamasının en radikal değişikliklere uğraması gereken sektörlerin başında da "turizm sektörü" geliyor. Çünkü, günümüz "turizm hizmet" anlayışı hâlâ gerçeklik ve ürünlerin alıcıya doğrudan satışı ilkesinden hareketle veriliyor. Belki önümüzdeki yirmi yıl içerisinde "turizm hizmet anlayışı, gerçeklikten sanal gerçekliğe evrilecektir" ama geçerli olan hizmet anlayışı gerçeklik ilkesi üzerinden devam etmekte.

Virüs salgını ile birlikte insanlığın öğrendiği konuların başında, "sosyal mesafeyi korumanın önemi, toplumsal temasın asgariye düşürülmesi ve toplu taşıma ve yaşam alanlarında dikkat edilmesi gerekliliği" oldu. Bu salgın ve insanlarda oluşturduğu algı bundan sonraki tüm alışkanlıklarının ister istemez değişmesine neden olacaktır.

Ülkemizin dünya turizmindeki yerini koruyabilmesi, devlet edenlerimizin gelecek turizm kurgulamasında yapacağı değişikliklere ve uygulamalara bağlı görünüyor. Dünyada en büyük "her şey dahil turizm sektörü" maalesef Türkiye de bulunuyor ve rakiplerimize karşı elimizde en güçlü koz olarak hâlâ "en iyi işletmeleri en uygun fiyatlarla pazarlama yöntemi".

"Her şey dahil turizm hizmeti" anlayışı, 2020 yılında tüm dünyayı saran virüs salgını ile birlikte kesinlikle "terk edilmesi gereken" bir hizmet anlayışı ve ürünü olarak karşımızda duruyor. Olası gelecek salgınların etkilerinin asgariye indirilebilmesi için, özellikle toplu hizmet alanlarındaki insan temaslarının en aza indirilmesine yönelik önlemler alınması gerekiyor. Her şey dahil turizm hizmetleri, pazarlanan ürün ve ürünün içeriği gereği insan temasını ve toplu yaşam alanlarını sürekli ve azami bir yoğunlukla kullanıma neden olmaktadır.

İki bin kişilik bir kapasiteye sahip tatil köyünde, bu iki bin turist sürekli ortak alanları kullanmakta, aynı yerde kahvaltı, öğle yemeği, akşam yemeği yemekte ve gün içerisinde yapılan etkinliklerde sürekli bir arada bulunmaktadırlar. Hizmet "her şey dahil kavramı" üzerine oturtulunca da, bu hizmeti alanlar hizmetin verildiği alanlardan azami seviyede yararlanmanın yollarını aramakta ve nerede ise tatillerinin tüm zamanını tatil köyü veya otel içerisinde (nerede ise hiç dışarı çıkmadan) geçirmektedirler.

Buradaki düşüncenin altında yatan gerekçe, "zaten her şey dahil ürün aldık, neden dışarı çıkıp ayrıca para harcayalım ki;" Dolayısı ile bu turizm hizmet ürünü, ülkeye bir şey kazandıran, turistin hareketini azamiye çıkaran ve turizm işletmeleri civarındaki diğer işletmelerin de turizmden nemalanmalarını sağlayan bir ürün türü değildir. Aksine, tesislerin havuzundan kumsalına, restoranlarından odalarına kadar sürekli kullanımı mümkün kılan ve aslında işletmeye zarar veren bir uygulama türüdür.

Türkiye Cumhuriyeti "ucuz turizm cenneti" imajını bu virüs salgınını bahane ederek hizmet içerik değişikliğine giderek ve önümüzdeki yıldan itibaren "her şey dahil turizmi" yasaklayarak "bir şerden bir hayır doğmasına" yardımcı olabilir. Bu şer sayesinde, normal şartlarda alınması halinde infial yaratabilecek ve büyük turist kayıplarına neden olacak değişiklikler kolaylıkla yapılabilir.

Buradan devlet edenlere özellikle hatırlatmak istediğim; "her şey dahil turizmi" kaldırabilmek için ellerine büyük bir fırsat geçtiği ve zaman geçirmeden bu uygulamaya "toplu yaşam sağlık ve hijyen kurallarını" gerekçe göstererek sonlandırmalarının çok kolay olacağı yönündedir. Elinize bir daha böyle bir fırsat geçmesini beklemeyin, ülkemizin turizm girdilerini artırmak ve tüm turizm bölgelerindeki esnafların pay almalarını sağlamanın ilk adımı bu uygulamaya son vermekle başlamak olmalı.

Hemen bir sonraki yılda, girdilerin ne kadar da artış gösterdiği rakamsal sonuçları ile birlikte görülmeye başlanacaktır.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları