Fenerbahçe Beko, Euroleague çift maç haftasında Asvel ve Monaco ile deplasmanlarda karşı karşıya geldi. Asvel karşısında ilk yarıda istediği oyundan uzak bir performans gösteren Sarı Lacivertliler üçüncü çeyrekte ortaya koydukları etkili performansla farkı çift hanelere çıkarmasını bilirken son çeyrekte de farkın kapanmasına izin vermeyerek çift maç haftasının ilk müsabakasında 73-83’lük skorla galibiyetle ayrılmasını bildi.
Çift maç haftasının bence asıl mücadelesi ise Monaco ile oynanan maçtı. Monaco ligde doğrudan rakibimiz pozisyonunda bulunuyorken; önceki yazıda yazdığım gibi, yenilgi elbette istenilen bir durum değildi ancak en kötü ihtimalle ikili averajı vermemek bile bir başarı sayılabilirdi çünkü Monaco gerçekten patlama gücü yüksek bir takım ve ritim bulduklarında da onları durdurmak zorlaşabiliyordu. Fenerbahçe oyun olarak dengeli şekilde giden maçın son çeyreğine kadar skor üstünlüğünü de elinde tutan taraftı.
Son çeyreğe kadar işler bence Fenerbahçe tarafında herkesin istediği şekilde gidiyordu demek abartı olmaz. Önde olduğumuz, üç çeyrek etkili şekilde oynadığımız ve elimizde olan maçın kayıp gitmesine engel olamayarak büyük bir fırsatı teptik.
Burada daha da kırıcı olan şey ise yine doğrudan rakibimiz olan Panathinaikos’un Zalgiris karşısında sürpriz bir yenilgi alması oldu. Fenerbahçe elinde maçı vermese galibiyet sayısını 16’ya çıkararak Bologna ile eşitlerken, Panathinaikos 15, Monoca ise 14 galibiyette kalmış olacaktı. Bu da Fenerbahçe’nin 3. yarışında elini oldukça güçlendirecek bir sonuç olurdu ancak ne yazık ki olmadı.
Şimdi geçmiş hesapları bırakıp önümüze bakma zamanı. Çünkü Fenerbahçe Beko, Monaco deplasmanından yenilgi ile ayrılmış da olsa ikili averajı kendi lehinde tutmasını başararak önemli bir avantajı da cebine koydu. Şimdi bir başka önemli avantajı daha cebine koyma fırsatı önünde duruyor Fenerbahçe’nin.
Sarı Lacivertliler bu hafta sonu Panathinaikos deplasmanına konuk oluyor. Elbette kâğıt üstünde oldukça zorlu ve galibiyetle çıkması kolay olmayan bir deplasman olsa da Fenerbahçe’nin buradan mağlubiyet almadan F4’e çıkmışlığı da var, yani Pana yenilmez OAKA da geçilmez değil.
Üstelik ligin ilk maçında Fenerbahçe, kendi evinde 83-69’luk skorla kazanmasını bilmişti. Fenerbahçe’nin her ne kadar Monaco maçıyla doğrudan rakiplerine karşı kaybetme şansı kalmamış olsa da Pana maçından da ikili averajın korunarak alınacağı bir yenilgi bütün dünyayı başımıza yıkmayacaktır.
Bu olumsuz yorumumu bıraktıktan sonra daha dürüst konuşmam gerekirse bu maçı mutlak şekilde kazanarak ipleri kendi eline almalı Fenerbahçe Beko. Pana ile oluşacak galibiyet farkı, Monaco ile ikili averajın bizde olması 4’lüğü ve son 8 turunda ev sahipliğini bize getirecektir. Ligin boyunun oldukça kısaldığı bu dönemde artık hatalara yer olmadığı kanaatindeyim.
Üstelik bu haftayı daha da kritik hâle getiren şey Bologna ve Monaco’nun da karşılaşacak olması. Yani buradaki iki maçtan galibiyetle çıkan iki takım bu hafta iki galibiyet elde etmiş gibi bir sıralama değişimi oluşabilir, o yüzden bu sepette kırılan yumurtanın Fenerbahçe olmaması gerektiği kanısındayım.
