Fenerbahçe Beko, EuroLeague 20 ve 21. hafta müsabakalarında kendi sahasından 9 Ocak Salı günü(bugün) Partizan’ı, 11 Ocak Perşembe günü ise Bayern’i konuk edecek.
Geçen hafta oynanan çift maç haftasında evinde sürpriz bir Kızıl Yıldız yenilgisi alan Fenerbahçe Beko, bu yenilgiyle kendi evindeki yenilmezlik serisine sahip olan iki takımdan biri olma ünvanını yitirmişti. Yine teknik olarak bir iç saha maçı olması gereken ancak güvenlik gerekçesiyle Litvanya’da oynanan Maccabi Tel Aviv maçında ise kulüp EuroLeague sayı rekorunu kırarken ikili averajı da alarak yeni koçu Jasikevicius ile birlikte çıkabileceği zirve noktasından da esintiler sunmuştu.
Şimdi çift maç haftasının ilk ayağında bu kulübe en büyük başarılarını yaşatmış, kulübü Avrupa’da elit takımlar zirvesine ulaştırmış koç Obradoviç ve onun Partizan’ı ile oynayacağız. Şüphesiz geçen hafta yaşanan Kızıl Yıldız yenilgisi sonrası takım ve koç bu iç saha maçında reaksiyon göstererek bir galibiyetten daha azına razı gelmek istemeyeceklerdir. Öte yandan sezonun ilk yarısında Belgrad’da oynanan maç oldukça çekişmeli geçmiş ve maç 1 sayı farklı Partizan olmuştu.
Ligde iki takımın arasında yalnızca 1 galibiyet fark olduğunu da göz önüne aldığımızda Fenerbahçe Beko galibiyetin yanı sıra ikili averajı almak için de özel bir çaba gösterecektir, göstermelidir. Fenerbahçe’de Pierre’in sakatlığının durumu belirsizken Partizan’da ise Avramoviç’in oynaması beklenmezken Leday’in durumu da belirsizliğini koruyor. Yarın saat 20.45’te oynanacak bu müsabakada tribünlerin mutlak şekilde dolması, maç önü koç Obradoviç’e gereken saygının gösterilmesi ve geri kalan 40 dakika boyunca da hem takıma tam destek sunup; hem de Partizan hücumlarında salonu cehenneme çevirmek gerekiyor. Ülker Arena’da bu yapılabilir mi? İşte ondan şüpheliyim.
21. haftada ise rakibimiz Pablo Laso’lu Bayern olacak. Ligin ilk haftasındaki maçı 2. çeyrekten itibaren etkili oynayarak 9 sayılık farkla Fenerbahçe Beko kazanmıştı. Laso’lu Bayern’i küçümsememek gerekiyor. Üstelik geçtiğimiz çift maç haftasında İtalya’da iki yenilgi alan Bayern, play-off ve play-in yarışından kopmamak için mutlaka kazanmak için oynayacaktır. Fenerbahçe’nin kazanacağını öngördüğüm bu maçta takımın konsantrasyon seviyesinde ani kırılmaların olmasına izin vermemek gerekiyor.
Kendi sahamızda oynayacağımız bu çift maç haftasında takımın bana kalırsa hata yapma lüksü yok. Bu sezon orta sıralardaki ciddi çekişmeyi göz önüne aldığımızda evimizi yeniden yenilgisizlik kalesi haline getirerek bu orta sıradaki grupla aramıza birden fazla galibiyet farkı koymamız gerekiyor ki kendimizi bir anda play-in potasında bulmayalım.
Sezonun o kısmına daha çok var ve bir sporsever olarak elbette Türk takımlarının her maçı kazanmasını isterim. Ancak yeni play-in sistemi de devreye girdiğine göre teknik ekip yeri geldiğinde son 8 turunda rakip seçimi yapmaktan kaçınmamalı diye düşünüyorum. Bunun için de sezon sonuna kadar alacağımız her galibiyet, her ikili averaj takımın bu noktada elini güçlendirecektir.
Anadolu Efes’te ise işler hiç iyi gitmiyor. Real Madrid karşısında lig tarihine geçen bir maçı kaybeden Efes’te artık Erdem Can için çanlar ciddi ciddi çalmaya başlıyor.
Üst üste 5 maçtır Avrupa’da kaybeden Erdem Can ve ekibi için bu çift maç haftası muhtemelen kendileri için belirleyici olacak. En azından bir iki maçlık daha bir şans elde edebilecekler mi yoksa bu hafta onların son haftası mı olacak göreceğiz. Efes’in işi zor. Panathinaikos deplasmanı sonrası içeride Bologna ile oynayacak olan Efes buradan 2’de 1 ile bile dönse benim için başarılı olmuş olur ancak kulüp yönetimi bunu nasıl değerlendirecek göreceğiz.
Bakalım koç Ataman, halefi olan Erdem Can’a birkaç maçlık daha Efes koçluğu yapmasını engelleyen koç mu olacak. Göreceğiz.
