Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

EKONOMİ VE GERÇEKLER

Devlet kurumları kimsenin çiftliği değildir!

Peşin peşin uyarayım; Türkiye Cumhuriyeti milletin kayıtsız şartsız egemenliği ilkesi uyarınca kurulmuştur ve Türk milleti egemenlik haklarını seçtiği vekiller eli ile kullanır!

Bürokrasinin her seviyesi Türk milletinin ve bu milletin vekillerinin emri altındadır.

Türkiye Büyük Millet Meclisine seçilmiş, burada görev yapan ve Türk Milletinin egemenlik hakları konusunda vekili olan kişiler sadece Türk Milleti adına yasa yapmaz, aynı zamanda denetim de yapar.

İşte tam da bu yüzden bir milletvekili, bir bürokrat ile görüşmek ve bir devlet dairesini ziyaret edip soru sorup, açıklama almak istediği zaman o bürokratın bu isteği reddetme hakkı yoktur!

Herhalde neden bahsettiğimi anlamış bulunmaktasınızdır, geçen hafta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun TÜİK'e alınmamasından bahsediyorum elbette.

Bu ülke ve bu ülkenin herhangi bir kurumu kimsenin babasının malı ya da çiftliği değildir, kimse dilediği gibi at oynatıp keyif süremez! Bürokrasinin ve siyasetin bütün kademelerinde iş gören kişilerin işvereni Türk Milleti'dir. Bunlar anayasamız ve kanunlarımız çerçevesinde görev yapmak, kanunlara nizamlara uymadıkları takdirde Türk Milleti adına hüküm veren yargıya hesap vermek zorundadırlar.

Bırakın ana muhalefet partisinin genel başkanını, herhangi bir milletvekili TÜİK'den randevu istese o randevunun verilmesi, soracağı soruların cevaplanması, doyurucu yanıtlar verilmesi gerekir.

Bundan bir yıl kadar önce TÜİK hakkında yazdığım bir yazıdan dolayı TÜİK sızlanmış, gazeteye mektup göndererek bu iddiaların doğru olmadığını TÜİK'in gerçekleri açıkladığını söylemişti.

Bende yazdığım bir başka makale ile yanıt vermiş ve "TÜİK Başkan Vekili Sayın Yinal Yağan Sonsöz gazetesinde yayınlanan 17 Ağustos 2019 tarihli "Ekonomi Yalan Kaldırmaz" başlıklı köşe yazıma bir düzeltme ve cevap yazısı göndermiş, bu cevap yazısı doğal olarak köşemde aynen yayınlandı.

TÜİK Başkan Vekili Sayın Yinal Yağan ile aynı okuldan mezunuz, ben Siyasal Bilgiler Fakültesi 1986 mezunuyum, kendisi ise 1989 yılı mezunu. Ben İstatistik dersini 2004 yılında vefat eden merhum Prof. Dr. Uğur Korum hocadan alma bahtiyarlığına erişmiştim ve muhtemelen kendisi de istatistik konusunda bir duayen olan Uğur Korum hocadan ders almıştır.

İstatistiki bilginin sadece ekonomi ve ekonomi yönetimi için değil tüm yönetim dalları için ne kadar önemli bir veri kaynağı olduğunu, bu yüzden istatistiki verilerin salt gerçekleri yansıtmasının önemini de ben Uğur hocadan öğrendim.

Doğru veri olmadan hiçbir yönetici doğru kararlar alamaz" demiş ve "Umarım bir müsait zamanda okuldaşım Sayın Yinal Yağan beni bir çay içmeye davet eder bu konudaki görüşlerini iletir" diyerek sözlerimi bitirmiştim.

TÜİK Başkanı aradı, randevulaştık ben ziyaretine gittim birer çay içtik sohbet ettik onlar yöntemlerini anlattılar, verilerinin doğruluğunu savundular, ben de görüşümü ve TÜİK verilerinin neden önemli olduğunu tekrar ettim, sonra karşılıklı teşekkür ettik ayrıldık.

Yakın geçmişte yaşanan bu kadar basit ve en temel bir nezaketi CHP Genel Başkanı ve ana muhalefet partisi lideri Kılıçdaroğlu'ndan esirgemek akıl alacak, mantık kaldıracak bir iş değildir.

Demir kapıları kapatıp, girip bir deliğe saklanmak TÜİK verilerine güveni arttırmaz. Zaten kendi yöntem ve verilerine güvenen biri bu verilerin arkasında durmaktan yöntemini savunmaktan neden korksun ki?

Doğru işler yapan alnı ak, yüzü pak olan biri milletin vekilleri tarafından sorgulanmaktan, onlara açıklama yapmaktan niye korkar, kaçınır ki?

Haa o kim oluyor ki, burası benim babamın çiftliği dilediğimi o kapıdan sokar dilediğimi sokmam deyip kapıları kapatmak anayasal düzene başkaldırı, hak hukuk tanımazlıktır ki bu TÜİK yönetimini sadece nezaketsiz yapmaz, kanun nizam ve anayasa tanımaz bir hale getirir.

Düşünce buysa, demedi demeyin TÜİK yönetimi bunun hesabını elbette gün gelir bağımsız ve tarafsız Tük Mahkemelerinde verir…

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları