Ukrayna''da, Rus ordusunun işgalinden kurtarılan Buça''da ortaya çıkan görüntüler faşist diktatör Putin''in ordusu tarafından işlenen savaş suçlarının delillerini ortaya koymaktadır.
Diktatör Putin tarafından Ukrayna''ya saldırtılan katiller ordusunun sivilleri infaz edip cesetlerini sokağa saçtığını, insanlara işkence yaptığını ispatlayan görüntüler doğal olarak dünya kamuoyunda çok büyük bir infial yaratmış bulunmaktadır.
Bu gelen görüntüler çok büyük bir olasılıkla sadece buz dağının görünen ucudur, Mariupol ve diğer işgal altındaki bölgelerde de benzer bir tabloların yaşanmış olma olasılığı son derecede yüksektir.
Demokratik özgür dünya, Rus diktatörünü durdurmak için bir takım ekonomik yaptırımlar uyguluyor, bu yaptırımların bir diktatörü ve onun saldırgan politikalarını durdurabileceğini umut ediyorlar. Bu ülkeler uygulanacak yaptırımların kendi ülkelerinin ekonomisini ne ölçüde etkileyeceğini ince ince hesaplayarak en az zarar görecekleri yol ve yöntemleri belirlemeye çalışıyorlar.
Bu arada Rus diktatörlüğünün sattığı her varil petrol, her metreküp gaz, her ton kömür Ukrayna halkının üzerine düşen bir bombaya, Ukrayna direnişine sıkılan bir mermiye dönüşüyor, farkında değiller.
Bu tip durumlarda ince hesaplar ve endişeler hiçbir zaman işlerin daha da kötüye gitmesini engelleyememiştir.
Değerli okurlarım bugün diktatör Putin''in saldırgan politikaları bir zamanlar Nazi lideri Hitler ve Faşist Mussolini tarafından uygulanan politikalara çok ama çok benzemektedir.
Malum hafıza-i beşer nisyan ile maluldür diyerek tarihi hatırlamakta fayda var:
2. Dünya Savaşına giden süreçte 1938 Martında Almanya, Avusturya''yı ilhak etti ve bu diğer Avrupa ülkelerinden çok az tepki aldı.
Bundan cesaretlenen Hitler, Çekoslovakya''ya, etnik Alman nüfusunun yaşadığı bir bölge olan Südetler yüzünden baskı yapmaya başladı. İngiltere ve Fransa, İngiliz Başbakanı Neville Chamberlain''in yatıştırma politikasını izledi ve bu bölgeyi, Nazilerin başka bir toprak talebi olmaması karşılığında Çekoslovak hükümetinin isteklerine karşı yapılan Münih Antlaşması ile Almanya''ya teslim etti. Kısa süre sonra Almanya ve İtalya, Çekoslovakya''yı Macaristan''a daha fazla toprak vermeye zorladı ve Polonya, Çekoslovakya''nın Zaolzie bölgesini ilhak etti.
Almanya''nın beyan ettiği tüm talepleri Münih Antlaşması ile karşılanmış olsa da, Hitler şahsi olarak İngiliz müdahalesi yüzünden tek bir operasyonda Çekoslovakya''nın tamamını ele geçiremediği için çok öfkeliydi. Mart 1939''da Almanya, Çekoslovakya''nın geri kalanını istila etti ve ardından Bohemya ve Moravya Protektorası ile Alman yanlısı bir bağımlı devlet olan Slovak Cumhuriyeti''ni oluşturarak ülkeyi böldü. Hitler ayrıca 20 Mart 1939''da Litvanya''ya önceden Memel Bölgesi olarak bilinen Klaipėda Bölgesi''nin Almanya''ya ilhakını zorlayan bir ültimatom verdi.
Avusturya ve Çekoslovakya''da Hitler''in faşist hayallerine yeterince sert tepki vermeyen demokratik özgür dünya sonra Hitler''in postallarını Paris sokaklarında ve bombardıman uçaklarını Londra semalarında gördü.
Faşist saldırganlık tüm dünyayı kan ve ateşe boğdu, on milyonlarca insan öldü kentler yandı, yıkıldı çekilen acılar bu gün bile filmlere konu olmaktadır.
21. Yüzyılda geçtiğimiz yüzyılda yaşanan trajedilerin tekrarlanma olasılığı açıkçası tüm aklı başı yerinde insanların tüylerini diken diken etmektedir.
Albert Einstein''ın nükleer silahların tehlikesini anlatmak adına "3. Dünya Savaşı''nda hangi silahların kullanılacağını bilmiyorum ama 4. Dünya Savaşı''nda taş ve sopalar olacağını biliyorum" şeklindeki açıklaması bir 3. Dünya savaşı çıkması halinde insan uygarlığının nasıl bir yıkım ile yüzleşeceği ve nasıl bir felaketle karşılaşacağı konusunda çok önemli bir uyarıdır.
Elinde binlerce nükleer silah bulunan Putin, eğer bu gün barışçıl yollar ile durdurulamazsa yarın emin olun savaşarak durdurmak zorunda kalacağız. Bu yüzden yaptırımlara katılmamak, yaptırımlarda ince hesap yapmak ve tereddütlü davranmak çok tehlikelidir.
