Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

Murat Sururi ÖZBÜLBÜL

EKONOMİ VE GERÇEKLER

Bu kanalın rantı kime gidecek?

Bir çok defa bu kanal fikrinin işletmecilik açısından kâr elde edebilir olmadığını ben dahil bir çok uzman anlattı, yazdı, çizdi. Zaten AKP iktidarı da artık bu kanalın bir ulaşım değil rant projesi olduğunu, kanalın ana gelirinin ranttan rant yaratacak şehircilik projelerinden sağlanacağını kabul etmiş bulunuyor.

En son olarak geçtiğimiz hafta Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Kanal İstanbul Projesi için imar planlarının onaylanıp askıya çıkarıldığını da açıklamış bulunuyor.

AKP iktidarının iddia ettiği gibi bu fikir bir projeye dönüşebilir ve uygulamaya geçerse her hâlükârda yatırım maliyetinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından karşılanacağı, bu projenin ya devlet kaynakları ile ve yahut da devlet tarafından diğer yap işlet devret projelerinde de olduğu gibi döviz bazında hazine garantisi verilerek yapılacağı kesin görünmektedir.

Kısacası para devletin cebinden çıkacak, pekala oluşacak rant kimin cebine girecek?

Eğer kanalın etrafındaki imar rantı yaratılabilecek arsa ve araziler devletin olsaydı devlet bu arazileri yahut da kendi inşa edeceği AVM, konut, rezidans vb binaları satarak buradaki rantı kamu bütçesine aktarabilirdi.

Lakin biliyoruz ki bu bölgedeki rant yaratma potansiyeli olan kıymetli araziler bu proje fikrini destekleyen malum çevrelerce çoktan kapatılmış bulunmaktadır.

Cumhuriyet gazetesinden Hazal Ocak tarafından hazırlanan haberde, Kanal İstanbul'un güzergâhı arazi mülkiyet dağılımı gündeme getiriliyor. İstanbul Üniversitesi (İÜ) Orman Fakültesi'nin hocalarından toprak bilimci Prof. Dr. Doğan Kantarcı, "İstanbul Kanalı ve İstanbul Havaalanı'nın inşaat alanı ile çevresindeki arazide yerleşim, orman, otlak, tarım alanları ve üretime etkileri" başlıklı bir çalışma hazırladı. Prof. Dr. Doğan Kantarcı'nın hazırladığı bu çalışmaya göre, alanın yüzde 59'u özel mülk.

Güzergâh boyunca tapulu arazi fiyatlarının yükseldiğine dikkat çekilen çalışmada "Tapulu arazi fiyatları yükseldiği veya zorunlu kamulaştırma yapıldığı için mülk köylünün elinden çıkmıştır. Tapulu arazi bazı kişi ve firmalar tarafından toplanmıştır" bilgisi de yer alıyor.

Çalışmada güzergâh boyunca mülkiyet dağılımı da gösteriliyor. Buna göre toplam 22 bin 291.5 hektar alanın dağılım tablosu şöyle:

 

muratt.jpg

Ortada daha bir proje olmadığı için kentsel rant yaratacak işletmelerin kimin, hangi arazisine yapılacağını elbette net olarak bilemiyoruz. Lakin AKP iktidarının geçmiş icraatlarına ve yandaşlarına rant yaratma kapasitesine bakıldığında bu proje hayata geçirilirse; bu projeyi inşa edecek ve işletecek müteahhitler ile arazi kapatan yerli, yabancı rantiyenin cebini dolduracağı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının ise bu kanalın maliyetine katlanacağı ve borcunu üstleneceği rahatlıkla öngörülebilir.

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları