Asgari ücret iş bulup çalışan kıdemsiz ve niteliksiz bir kişinin ailesini geçindirebilmek için elde etmesi gereke asgari tutarı ifade etmelidir.

Asgari ücret, yasal bakımdan işçilere ödenebilecek en düşük ücret seviyesidir; işçilerin belirlenen sınırın altında emeğini satamayacaklarını belirtir.

Birçok ülke yirminci yüzyılın sonuna doğru asgari ücret mevzuatını uygulamaya başlamıştır.

Asgari ücreti işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım, kültür vb. gereksinimlerini günün fiyatları üzerinden en az düzeyde karşılayacak biçimde hesaplanır.

Ücret konusu anayasamızda da çalışanların hakkını hukukunu koruyabilmek amacı ile hüküm altına alınmıştır, Anayasamız der ki:

VII. Ücrette adalet sağlanması

Madde 55 – Ücret emeğin karşılığıdır. Devlet, çalışanların yaptıkları işe uygun adaletli bir ücret elde etmeleri ve diğer sosyal yardımlardan yararlanmaları için gerekli tedbirleri alır. Asgarî ücretin tespitinde çalışanların geçim şartları ile ülkenin ekonomik durumu da göz önünde bulundurulur.

Peki, siz bu güne kadar ücretler belirlenirken adaletin gözetildiğini hiç gördünüz duydunuz mu?

Bakın Türk-İş Mayıs 2023 açlık ve yoksulluk sınırı hesaplaması şöyle:

4 KİŞİLİK AİLENİN AYLIK GIDA HARCAMASI TUTARI AÇLIK SINIRI 10.360 TL HESAPLANDI!

DÖRT KİŞİLİK AİLENİN GIDA ve DİĞER TÜM TEMEL HARCAMALARI İÇİN HANESİNE GİRMESİ GEREKEN TOPLAM GELİR TUTARI YOKSULLUK SINIRI 33.750 TL!

BEKÂR BİR ÇALIŞANIN AYLIK YAŞAMA MALİYETİ 13.440 TL‘YE ULAŞTI!

Bu hafta yeni Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan asgari ücret ala-yı vâlâ ile açıkladı. Önce Cumhurbaşkanına minnettarlıklarını ve teşekkürlerini iletti, tabiri caizse el etek öptü sonra hadi gözünüz aydın hayırlı olsun dedi ve yeni asgari ücret miktarını yüzde 34 artışla net 11 bin 402 lira 32 kuruş lira olarak açıkladı.

Bakın bu ücret Mayıs 2023 ayı açlık sınırının sadece ve sadece 1042 lira üzerinde.

Yeni asgari ücret çalışanların eline en erken 1 Ağustos 2023 tarihinde geçecek! Fakat bu arada açlık ve yoksulluk sınırı haziran ve temmuz aylarında alışıldığı üzere artmaya devam edecek.

Demedi demeyin çok büyük bir olasılıkla yeni asgari ücret çalışanların eline geçtiği daha ilk ayda açlık sınırın ya bir çıt altında ya da bir çıt üstünde kalacak…

Bu arada asgari ücretin bekâr bir kişinin yaşama maliyetinin altında olduğunu da belirmek gerekmektedir.

Yani bu asgari ücret her hâlükârda işçileri aç biilaç sürünmeye mahkûm etmektedir.

Bakın üstelik yoksulluk sınırını konuşmuyoruz bile!

Bu günkü koşullarda eve ancak en az üç asgari ücret girdiğinde bir aile ancak yoksulluk sınırına ulaşılabiliyor!

Tabi yoksulluk dediğimizde bu ailenin bir otomobil ya da araba alabilmesinden, çocuklarını iyi bir okulda okutabilmesinden, senede bir defa on beş gün tatil yapabilmesinden veyahut da yurt dışı bir tura katılmasından falan da bahsetmiyorum.

Bu yoksulluk sınırında ancak kentlerin kenar köşesinde eski ve mütevazı bir evin kirası ödenebilir, çocuklar devlet okuluna giderse ceplerine simit parası konabilir, eve ayda bir iki defa et girebilir birde evde PTT yani pijama, terlik televizyon modunda ikamet edilebilir…

Eve misafir geldiğinde çay demlemek, yanına bir kek börek yapmak ise hayatın tüm lüksü olur.

Öyle çocukların elinden tutup bir hamburgercide bir şeyler atıştırıp sonrada sinemaya gitmek gibi hayaller asla kurulamaz.

Türk insanına layık görülen ücret seviyesi maalesef budur…