AKP Genel Başkanı Erdoğan, konuşmasında, "Benim Türk liram varken ne işin var senin halen yok dolardı, yok avroydu. Türk lirası, Türk lirası, alışacaksınız buna." demiş.

Yahu adama "Âleme verir talkını kendi yutar salkımı" demezler mi?

Sen halka Türk Lirası kullan, benim Türk liram var falan demeden önce yandaş müteahhide ihaleyi neden Türk Lirası ile değil de euro ya da dolar ile verdiğini hele bir açıklasana…

Türkiye'de birçoğu 5'li çete olarak adlandırılan yandaş müteahhitlere verilen köprü, otoyol, tünel, şehir hastanesi ve enerji santrali gibi işlerin tamamı dolar ya da euro cinsinden senin iktidarın tarafından verilmedi mi? Sen üstüne üstlük sadece döviz cinsinden ihale vermekle de kalmayıp bu ihalelerde, o müteahhitlere dolar ve eurodaki enflasyon farkını bile ödemeyi taahhüt etmedin mi?

Suret-i haktan görünüp başarısızlığını örtmek için insanların milli değerlerini gıdıklayacak hamasi söylemler ile bu işin içinden çıkamazsınız.

Ekonominin kendi kuralları vardır nas, mas dinlemez!

Çağdaş laik bir devlet, dini kurallar ile yönetilemez, yönetmeye kalkarsan işte böyle olur ne paranın değeri kalır, ne refah ne barış ve ne de huzur.

Bin kere söylendi paranın değerli olması için o paranın dolaşımdaki miktarının kısıtlı, parayı basan otoritenin itibarının yüksek olması gerekir.

Sen Merkez Bankası başkanlarını "dediğimi yapmıyordu, lafımı dinlemiyordu" diye kovup yerine lafını dinleyecek birini getirir, bunu da birkaç yıl içinde defalarca tekrarlar ve Merkez Bankasının itibarını yerle yeksan edersen o bankanın bastığı paraya kim, neden güvensin?

Sen kırk defa denilmesine, yanlışlığının bin defa anlatılmasına rağmen "faiz sebep enflasyon sonuçtur" diye tutturup, inat edip faizleri enflasyonun altına emir komuta ile indirmeye kalkarsan kim senin bastığın paraya güvenir, inanır?

Para işi güven işidir, kâğıt para ise güvenin zaten çok zor sağlandığı bir para biçimidir.

Biliyor musun senin pek bir hayran olduğun Osmanlı'nın parasına da güvenilmezdi. Neden biliyor musun? Çünkü Osmanlı'da işine geldiği zaman paranın, hem de altın paranın ayarı ve gramajı ile oynar, paranın değerini düşürür, millete bu düşük değerli parayı kakalamaya çalışırdı. Sonuçta halk isyan eder, ortalık birbirine girerdi, Osmanlı'nın ekonomik olarak çöküşünün en önemli sebeplerinden biri de halka bu ayarı bozuk parayı kakalamaya kalkma çabasıydı.

Enflasyon devleti yükümlülüklerinden kurtaran bir çeşit vergidir, en önemli sebeplerinden biri devletin ödeme yapmak için banknot matbaasını durmadan çalıştırıp para basmasıdır. Unutmayınız; bir iktidar enflasyonist politikalar uygulamazsa enflasyon olmaz.

Bu noktada halka dönüp neden doları euroyu ya da altını tercih ediyorsunuz diye sızlanmadan önce bu paranın altında imzası olan iktidar olarak ben nerede hata yapıyorum da vatandaşlar benim bastığım paraya güvenmiyor, o parayı birikim, hesaplama ve ödeme aracı olarak kullanmıyor diye sormanız gerekmez mi?

Size bin defa enflasyonun altında faiz vermek ekonomik olarak çok ciddi sıkıntılar yaratır dendi mi denmedi mi?

Neden dinlemediniz de faiz bizim inancımızda yasak gerekçesi ile faizleri negatif seviyelere indirmeye kalktınız? Sonra kurlar patlayınca bu sefer sınırsız daha da doğrusu sınırı döviz kurlarına bağlı bir faizi halka teklif etmek zorunda kaldınız?

Şimdi çıkıp üst perdeden zafer kazanmış bir eda ile dövizi nasılda yarım saatte düşürdük algı operasyonu çekip ekonomiyi düzeltemezsiniz. Zaten saçma sapan bir faiz indirimi yapmasaydınız dolar euro bu seviyelere çıkmayacaktı ki…

Türkiye'nin yapısal sorunu bellidir, ürettiğinden fazlasını tüketen ve bunu da dış borca dayalı olarak yapma mecburiyetinde kalan bir ülkedir burası. Hem eski borçlarını, bu borçların astronomik faizlerini ödeyebilmek ve hem de ithalata devam edebilmek için çok büyük miktarda döviz bulmak gerekmektedir, kurları yukarı çeken asıl etmen budur.

Bugün Türkiye'nin CDS primleri 600 baz puanın üstündedir. Piyasalar Türkiye'nin döviz borçlarını ödeyemeyerek, eninde sonunda bir moratoryuma gideceğini fiyatlamaktadır. Bu durum tamamı ile iktidarın suçu değil midir?

Sonuçta sokaktaki vatandaş kefen param dediği birikimlerinin enflasyon karşısında erimesini önleyebilmek için bir şeyler yapmak, bir takım önlemler almak zorunda kalmaktadır. Halkımız büyük ölçekteki birikimlerini gayrimenkule yatırarak kendini emniyete alır ama daha küçük ölçekte olan ve olası nakit ihtiyaçlarını karşılamakta kullanacağı birikimlerini ise enflasyondan daha az etkilenen, daha güvenilir para birimleri olan altın, dolar ve euroda tutar.

Sen bu halkın vergileri ile maaşını alan ve ekonomiyi doğru düzgün idare etmek için seçilmiş bir yöneticisin, kendi başarısızlığın yüzünden para değer ve itibar kaybedince halka niye başka paralara güveniyorsunuz diye sitem etme hakkın yoktur.

İşini iyi yap, devleti ve ekonomiyi iyi yönet, bastığın paraya güven sağla zaten vatandaş o zaman dolarla molarla ilgilenmez…