Değerli makam sahibi yaşça büyük, tecrübe olarak daha da büyük ağabeylerim, ablalarım...
Sizler yazdınız, sizler çizdiniz, sizler sevildiniz, sizler zamanında vefa gösterdiniz, sizler sessizlerin sesi oldunuz, sesinizi birkaç kulak duyarken, yüzlerce binlerce kulak duymaya, yazılarınızı onlar okurken binler okumaya başladı ...vs vs vs
Velhâsıl-ı kelâm bu yaptıklarınızla "marifet iltifata tâbidir" anlayışınca belki de geç kalmış şekilde bir makama geldiniz...
Allah hayırlı etsin, başarılarınızı daim kılsın...
Sizin gibi aydınların makam sahibi olması bizleri ziyadesiyle memnun eder!
Lâkin haddim değil ama söylemesem de olmaz...
Makamınızın işleri dolayısı ile yoğun olabilirsiniz, makamınızın yükü dolayısı ile vaktiniz de olmayabilir,
Fakat daha sizi on kulak duyarken, on göz okurken size destek olan, yanınızda duran, sizler ihraç edilirken sesini yükselten vs büyüklerinizi unutmasanız diyorum!
O büyükler hem yaşta hem tecrübede hem de neferlikte sizden büyükler...
Gönül almak bazen bir ziyaret hatta bir telefon ile olabilirken, gönül kırmak da on ziyarete randevu vermeme, on telefon aramasına dönmeme ile de olabilir...
Yarının ne olacağı belli olmaz, değerli büyüklerim!
Bizler değil miyiz, "bir hoş sadâ için" yaşayan?
Bizler değil miyiz, bir dava için fedakârca dik duran?
Bizler değil miyiz, "ahd-e vefa olmazsa olmazımızdır" diyen?
Dün size yapılan vefasızlıklar hâlâ akıllarda iken siz de vefasız olmayın değerli büyüklerim!
Yoksa "vefa" sadece İstanbul'da bir semt adı mı?
