Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Fatih Ergin

Fatih Ergin

25. SAAT

Türkiye'yi kemiren 'aldatma'

Şeytan giderken Don Kişot bağırdı;

'Bir dakika bekle! Sana son bir soru daha soracağım'

'Sor bakalım', dedi alaycı bir sesle Şeytan.

'Ormanda savaş naraları atanlar senin adamların mıydı?'

'Elbette.. Benim adamlarım çoktur!'

'İyi ama Allah Allah diye bağırıyorlardı?'

'Ne sandın ya!.. Şeytan Şeytan diye mi bağıracaklardı? Bizim işimiz bu: Aldatmak, daima aldatmak!'

Cervantes (412 yıl önce)

Cervantes'in 412 yıl önceki Don Kişot eserindeki bu bölüm, Allah ile aldatmanın her çağın vebası olduğunu gösteriyor…

Ve "Allah" adını kendi çıkarları için kullanan, dini siyasete, ticarete, her şeye âlet ederek menfaat sağlayanların rezilliklerini, şeytanlıklarını gözler önüne seriyor…

Ne garip ki, her seferinde netice alıyorlar. Çünkü şeytanlar her devirde aynı yalanlara sarılarak insanları insafsızca kandırıyorlar!

Oysa "Kör bile iki kere aynı kuyuya düşmez" derler. Ne yazık ki insanlar "Allah" denilince bir değil, iki değil, defalarca aynı çukura düşebiliyorlar.

Türkiye'yi de kemiren bu değil mi?

Öyle bir rantı var ki bu işin, terör örgütleri bile payını alıyor, faydalanıyor…

Gelin tam da bu noktada merhum Yaşar Nuri Öztürk'ün konu ile ilgili şu muhteşem tespitlerini okuyalım;

"Allah ile aldatmak; dini; çıkar, koltuk, baskı, egemenlik aracı yapan bir sanayi koludur. İşin esası bakımından ne dini vardır ne de imanı. Onun dini-imanı, Tanrısı, ibadeti hep çıkarı ve hesabıdır. Allah ile aldatanlar dokunulmaz, eleştirilmez bir 'tahakküm teolojisi' oluşturmuşlardır. Türkiye'de bu teolojiyi egemen kılmak istiyorlar ve bunda büyük ölçüde başarılı olmuşlardır. Bu bir Haçlı-İngiliz siyasetidir. Atatürk bu şeytanî siyaseti, ta 1920'de Müslüman dünyaya tanıtıyor; İngilizlerin siyasetinin 'İslam'ı İslam'la yok etme siyaseti' olduğunu ilan ediyor.

Allah ile aldatma zulmünün en ağırları kadın ve kadın hakları konusunda işlenmektedir. Türkiye'de bugün kadın, özellikle örtünme meselesinin istismarı aracılığıyla, Allah ile aldatan zümrelerin temel sömürü aracı olarak öne çıkarılmaktadır.

Türkiye'de sosyal devleti çöküşün eşiğine getiren sebeplerin başında Allah ile aldatanların yarattığı 'sadaka kültürü' ve bu kültürün yarattığı 'sömürü merhametçiliği' gelmektedir. AKP iktidarı bu yıkıcı sebebin saltanat dönemini temsil etmektedir. Allah ile aldatanlar, iane çadırlarıyla yetinecek bir toplum özlemektedirler.

BOP'un temel hedefi Ortadoğu'da İsrail'den daha büyük devlet bırakmamaktır.

Yaşadığımız günlerin ABD ve AB'sinde, Türkiye ile ilgili ilk hedef Türk Ordusu'nu etkisizleştirmek olarak dikkat çekiyor.

Laikliğe saldırıyı emperyalizmin Haçlı kurmayları kotarıyor. Müslümanlar burada sadece taşeronluk yapmaktadır…"

Cervantes yüzyıllar sonra Yaşar Nuri hoca da günümüzdeki Allah ile aldatılmanın röntgenini çekmiyor mu? 

GÜLE GÜLE TURGAY YILDIZ

2004 yılıydı...

Türk Kahvesi programı vardı Art (Avrasya) kanalında. Bahadır Tokmak ile çok iyi ikili idiler. Siyasi hiciv üstadıydılar...

Kaçırmazdım programı...

O dönem oluşturulan algıları iyi yererlerdi.

"Türk Kahvesi tadından hoşlananlara ve 'Ne mutlu Türküm!' diyenlere özel, aç veya tok karnına seyredebileceğiniz tek program" diye de bir klişeleri vardı program her başladığında...

Sonra Fetullahçı çetenin Ergenekon kumpasından ART de nasibini aldı ve program bitti.

Olacak O Kadar gibi programlara hasret kaldığımız son yıllarda sosyal medyadaki videoları ile hicivlerine devam ediyordu Turgay Yıldız...

Bir Yıldız daha kaydı, sanat dünyamızdan.

Ne diyelim ki; insanların ekmeği ile terbiye edildiği, yalakalığın liyakat kabul edildiği bu rezaletin dönem bittiğinde, Dik duranlardan biri olarak anılacak...

Tanrı rahmet eylesin...

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları