''Güçlendirmiş Parlamenter Sisteme Geçiş Mutabakat Metni''ni imzalayan altı siyasi partinin genel başkanları ikinci kez bir araya geldi.
DEVA Partisi Genel Merkezi''nde beş saat süren zirve sonrasında 6 parti liderinin imzasıyla yapılan açıklamada, AKP - MHP ortaklığının hazırladığı yeni seçim yasasına vurgu yapıldı.
"Birlikteliğimizi bozmayı amaçlayan seçim kanunu teklifi üzerinde görüş alışverişinde bulunduk. Milletimizin bilmesini isteriz ki, demokratik ilkelere dayanan birlikteliğimiz bu gibi siyasi mühendislik çabalarından etkilenmeyecektir. İş birliğimizi uyum içinde sürdürmeye kararlıyız" mesajı verildi.
Bu toplantının ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu''dan yine kendisinden beklenen bir çıkış geldi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, katıldığı AKP''nin programında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu''nu hedef alarak, altı muhalefet partisinin ''Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem'' bildirisi üzerinden yüklendi.
Soylu dedi ki; "Kılıçdaroğlu biraz doğruysan, biraz dürüstsen, biraz bu millete ait en ufak bir inancın varsa, ilk altılı masa toplantısından sonra, sen beraber oluşturduğunuz o hepinizin tutanak altına almaya çalıştığı bildiriyi hangi büyükelçiliğe düzelttirmeye gönderdin? Biraz edebin varsa bunu açıkla" ifadelerini kullandı.
Yani, yine kendinden beklendiği üzere mesajı verip, konuyu açıklamadı. Sadece tehdit etti.
Tam bir Süleyman Soylu davranışı...
Neden bir İçişleri Bakanı bildiğini açıklamaz? Bu açıkladıklarında suç varsa neden müdahale etmez?
Mesele bu da değil... Mesele, millete "Bunlar dışarıdan talimat alıyor" mesajını vermek...
O halde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu''nun bu bilgiyi nasıl edindiğini de sormak gerekiyor...
Parti liderleri takip mi ediliyor? Ya da danışmanları... Bahsettiği bildiriyi düzelttirmesi için belirsiz büyükelçiliğe kim götürdü, nasıl ulaştırdı? Bildirinin götürülmesi bilgisi nasıl geldi?
E bir zahmet, Kılıçdardoğlu''na "Biraz edebin varsa bunu açıkla" çağrısı yapıyorsunuz da sayın Soylu, siz de bu soruların yanıtını açıklayın...
Yani, sanki kendisi Türkiye Cumhuriyeti tarihinin adı hiçbir skandala karışmamış İçişleri Bakanıymış gibi Kılıçdaroğlu''na "biraz doğruysan, biraz dürüstsen" diyerek çağrıda bulunuyor.
"İlk taşı günahsız olanınız atsın" diye yazıyor İncil''de...
Bu hesap ötekinin günahlarını ispatlayınca cennete gireceğini sanıyor.
O da diğerleri gibi; İlk taşı, günahsız olduğunu ispatlamak için atma yarışında...
Duyacağımızı duyduk, göreceğimizi gördük vesselam.
