Sözcü gazetesi yazarı Murat Muratoğlu, Marmaris Okluk Koyu’nda doğanın tahrip edilmesi, binlerce ağacın kesilerek yapıldığı 300 odalı yazlık sarayı bugünkü köşe yazısına taşıdı.
Muratoğlu, Yazlık Saray'a 170 ve 50 metre uzunluğunda iki ayrı iskelesi olan liman yapıldığını belirterek, "Dünyada büyüklük takıntısı olan bir biz varız bir de Araplar. Onlara mı hava atıyoruz?" dedi.
İşte Murat Muratoğlu'nun "Yazlık Saray'a 170 metre iskele" başlıklı köşe yazısı...
Uydu görüntülerine göre Marmaris Okluk Koyu'ndaki “Yazlık Saray” bitmiş. Hani orası halkın, milletin sarayıydı? Neden bittiği bize haber verilmedi? Sonuçta vergilerimizle yapılmadı mı? Parasını ödediğine göre ne olduğunu bilmek milletin hakkı!
Hatta açılış yapılmış, ilk konuk ağırlanmış. Arnavutluk Başbakanı Edi Rama sosyal medya hesabından fotoğraflar paylaştı. Bu sayede resmi olarak bittiğinden haberdar olduk.
★★★
İşin enteresan tarafı Arnavutluk Başbakanı yayınladığı fotoğrafı “Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yazlık evinde” notuyla paylaştı.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Yazlık Sarayı diye paylaşmadı! Oysa “Erdoğan'ın sarayı diye nitelemeleri yanlış. Burası, Türkiye Cumhuriyeti'nin, Türk milletinin sarayıdır” diyen bizzat Erdoğan'dı… Konu “yazlık” olunca durum değişmediğine göre…
★★★
Saray kelimesine karşı bir alerji mevzubahis olup mevcut olana “külliye” deniliyor. O zaman buraya da sayfiye diyelim. Yazlık külliye nasıl? Selamlık, imarethane, bazilikafalan da denilebilir.
Lakin “saray” denmez! Halk orayı “saray” olarak algılarsa maazallah tepki falan gösterir. Bırakın bu işleri, koyarsın adını “yazlık saray” geçersin. Kimsenin tepki falan göstereceği yok. Sonuçta yol yaptı, köprü yaptı. Daha önce bu millet boğazdan yüzerek karşıya geçiyordu. Yol görmemişti. Kim ne diyecek?
★★★
Benim takıldığım nokta farklı… Yazlık Saray'a 170 ve 50 metre uzunluğunda iki ayrı iskelesi olan liman yapıldı. Kıyı yapıları için gerekli olacak usturmaça, babalar ve merdivenleri içeriyor. Kıyı yapılarının genişliği arttırılabiliyor.
Hadi 50 metre olanı anladım da 170 metre iskele ne? Dünyada büyüklük takıntısı olan bir biz varız bir de Araplar. Onlara mı hava atıyoruz?
★★★
Dünya çapında 170 metreden uzun sadece “bir” adet yat var. İkincisi yok! Haliyle insanın aklına “acaba ikincisi yolda mı?” sorusu gelmiyor değil! Yoksa gizliden halkın ve milletin yatı mı yapılıyor?
Nitekim dünyanın tek 170 metreden büyük yatı Halife bin Zaid el-Nehyan'ın… KendisiAbu Dabi Emiri ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin şimdiki devlet başkanı… Aramız tatsız… Açıklamaları tutarsız. Bu aralar bize gelmez!
★★★
Katar Şeyhi de biraz cimri! Yatı ise sadece 133 metre… Uluslararası standartlarda yapılan nizami futbol sahalarının boyu 105 metre ile 120 metre arasında… Oradan hesapla!
Anladığımız kadarıyla yapılan 170 metrelik iskelenin tam randımanlı çalışması için ya aramızın düzelmesi beklenecek ya da kuru yük gemileri falan yanaşacak.
Yoksa yazlığa neden o kadar çok para harcanıp devasa yat limanı yapılsın ki? Koskoca Cumhurbaşkanlığı illa hesaplamıştır. Hiç gereksiz harcama, israf yapar mı? İtibar sonuçta. Gidilir mi tasarrufa?
İstanbul mitingi… Erdoğan anlatıyor; “Sayın Putin bir ziyaret yaptı. Bizim salonda kendisiyle konuşuyoruz. Şöyle bir süzdü her tarafını… Ayrılırken “büyük devlet olmanın alametifarikası budur!” dedi.”
Büyük devlet olmanın alametifarikası, Ruslarla barışmak için dilemediğimiz özür kalmadı. Domates, soğan satmak için kırk takla atıldı! Sonunda Rusya 2.5 milyar dolarlık hava savunma sistemini satınca “büyük devletin alametifarikası” ile sorunlar ortadan kalktı!
Ağlamak istiyorum!
İtiraz edenlere soruyorum, koskoca cumhurbaşkanımız Suriyelilerle birlikte halk plajındamı girsin denize?
Ayrıca kendine mi yapıyor? Cumhurbaşkanlığına yapılıyor. Kim cumhurbaşkanı olursa o kalacak! Tapulu malı falan da değil hani… Millete hizmet için yapılıyor!
Tamam, etrafı 4 metre yüksekliğinde duvarlarla örüldü ama yine de milletin demokrasi yazlığı orası… Sevinçten ağlamak istiyorum.
★★★
Kuvvetle muhtemel yine Almanları kıskandıracağız… Bakalım dünya devi olmamızı istemeyenler Cumhurbaşkanlığı'nın yeni devasa yazlığını görünce ne diyecekler?
Bu sefer kesin çatlayacaklar. Bari yine ekonomimize saldırmak suretiyle yazlık sarayın intikamını almaya kalkışmasalar!
Maliyeti devlet sırrı!
Mimarlar Odası, TOKİ'ye 1150 odalık Saray'ın maliyetini sordu. TOKİ'nin; “Maliyetinin açıklanması ülkenin ekonomik çıkarlarına zarar verir” cevabıyla şok oldu. Devlet sırrıydı!
Şimdi bu kriz ortamında gidip de Yazlık Saray'ın maliyetinin açıklanması ülkenin ekonomik çıkarlarına zarar vermez mi? Ne biz soralım, ne onlar söylesin. Bugün burada bütün olanlar saklı, gizli sürüp gitsin.
