Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Ömer Erbıyık

Ömer Erbıyık

Baktığım Yerden

Liyakat ve başarının dünü ve bugünü

***

Nerede kalmıştık.

Evet yıllar süren ekip çalışması sonucu böylesi mükemmel bir silahı ülkemize "aklımızı ve de gönüllerimizi" vererek bizler kazandırmıştık.

***

Ülkemizde bu şekilde büyük çapta bir silah "İlk defa yapılmasına rağmen" Fırtına Obüsü projesi üzerinden, liyakate bakılmadan proje ile ilgisi olmayan kişiler terfi ettirilmişti.

***

"Başkalarının sırtından yükselen, terfi eden, terfi ettirilen insanlar. Hak edenlere ise hak ettikleri verilmeyenler."

Sadece yazık demekle yetiniyorum.

***

Diyeceksiniz ki;

"Sana proje bitiminde ne ödül verildi?"

Bana mı?

Bırakınız ödülü ne Kara Kuvvetleri Komutanlığı tarafından ne de Topçu ve Füze Okulu Komutanlığı tarafından bir plaket, bir tek takdir belgesi dahi şahsıma verilmedi.

Yani bir kağıt parçası dahi verilmemişti.

TSK'da bir çok kişiye çoğu kez de dikkat edilmeden "gelişi güzel" verildiğini gördüğüm takdir belgesi şahsıma çok görülmüştü.

Kısacası;

"İşe gelince birinci hatta, köfteye gelince ihtiyatta olduğumuzu gördük."

***

Malumunuz üzere ülkemizde "Modern Tank"projesi adı altında üretilmeye çalışılan bir de tank projesi vardı.

Bu projenin prototipi için 500 milyon dolar civarında bir para OTOKAR'a ödendi.

***

Ayrıca "Tank Topu" için MKE'ye,  "Atış Kontrol Sistemleri" için Aselsan'a ve "Zırh" için Roketsan'a yukarıdaki 500 milyon dolar dışında bir para verildi mi, verildi ise ne kadar verildi veya OTOKAR bu firmalara bir para aktardı mı, aktardı ise ne kadar aktardı onu bilemiyorum.

***

Evet bu kadar yüksek paralarla "Altay Tankı" adı altında OTOKAR'da 5 adet prototip geliştirildi. Şimdi 2 adedi kullanılabilir durumda.

***

Geliştirilen prototipler "seri üretim için" fabrikayı devralan Katar-BMC ortaklığına devredildi.

Altını çizerek tekrar ifade etmek istiyorum ki;

Altay Tankı'nın motor temin sıkıntısı halen devam ediyor.

Ayrıca tank projesi prototipine harcanan paralarla,

Fırtına Obüsü projesi prototipine harcanan para miktarını bir  kıyaslayınız lütfen.

***

Bir tarafta Almanya'dan almak isteyip de alamadığımız rakamın "neredeyse yarısına yakını kadar" bir rakama üretilen paletli ve zırhlı bir obüs, diğer tarafta 500 milyon dolar harcanmasına rağmen motor temin probleminden dolayı seri üretimi bir türlü gerçekleşmeyen bir tank projesi.

***

O zamanlar ekibimizin başında proje yöneticisi  olarak" bulunan mühendis albayımız; "muhataplarına" Modern Tank'ın da aynı ekiple üretilebileceğini söylediğini şahsıma ifade etmişti.

Sonuçta ne mi oldu;

"Ekibimiz dağıtıldı."

***

Ülkemizde çalışanların hep öpüldüğünü, "Hiç bir başarının da cezasız kalmadığını" yaşayarak görüyoruz.

Balyoz, Ergenekon gibi kumpas davalarında yaşananlarda olduğu gibi.

***

TSK envanterinde bulunan "bütün kundağı motorlu top ve obüsler" ile "çekili obüslerin bir çoğunda hem batarya komutanı olarak" görev yaptım.

Hem de "Topçu ve Füze Okulu Motor Kurulu'nda kundağı motorlu obüs silahlarının eğitimini" verdim.

Bütün bunlardan dolayı yukarıda ifade ettiğim silahların tamamının kullanılmasını ve eğitimini Türk subay ve astsubaylarına vermesini bilen TSK'daki sayılı subaylardan birisi idim.

Tabii ki yetişmiş liyakatli, bilgili daha nice subaylar vardı içimizde.

Şahsım da dahil bir çoğumuz hizmet süremiz dolmadan 2012 yılında emekliliğimizi verme mecburiyetinde bırakıldık.

Nasıl mecbur bırakıldığımızı 22 Ekim 2020 tarihinde "Fetö'nün Ekmeğine Yağ Süren Komutanlar" başlığı ile köşemde yazmıştım. O yazımı tekrar okumanızı öneririm.

***

Peki kim kaybetti;

"Türk Silahlı Kuvvetleri, dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti."

O dönemin ilgili komutanları;

"Bugün rahat uyuyabiliyor musunuz."

Şu andaki komuta kademesi;

"Öz eleştiri yaparak, o dönemki subaylar ile bizler emekliye zorlanmak suretiyle emekliye ayrıldıktan sonra alınan subayları bilgi, beceri  yani LİYAKAT ve de DİSİPLİN olarak kıyaslayınız. Takdiri sizlere bırakıyorum."

***

Bilinmelidir ki;

Bir çok devlet kademelerinde olduğu gibi TSK'da da liyakat sahibi personele hak ettikleri değeri vermez, hak ettikleri makamlara getirmez, gereken ilgi ve alakayı göstermez iseniz emperyalist güçlerden daha çoook emir alır, caydırıcılığınız azalır, size horozlanan ülkeler de çok olur.

***

Bu ordu hepimizin.

Bu zor coğrafyada yaşamamız ancak güçlü ordu ile mümkündür.

Güçlü ordular da biat eden değil "liyakatli personel" temini ile mümkündür.

Bunun için de komutanlarımıza çok büyük görevler düşmektedir.

"Yoksa vebali çok ağır olur."

***

Ben geçmişte yaşadığım bir örneği yukarıda anlatmaya çalıştım.

Yaşadığım daha bir çok benzer örnekleri sıralayabilirim.

Bugünkü durumu ise bilemem.

Yorumu siz okuyucularıma bırakıyorum.

 

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları