Ramazan ayının başlamasıyla birlikte ekmek, yağ ve et kuyruklarınınyanına bir de iftar kuyrukları eklendi.
İlk iftar kuyruğu haberi gördüğüm kadarı ile Gaziantep''ten geldi.
Gaziantep Belediyesi Ramazan ayı dolayısıyla iftar çadırı kurdu.
İftar çadırı önünde uzun kuyruklar oluştu, binlerce vatandaş saatlerce sıra bekledi.
Evet, yanlış okumadınız binlerce!
Tam 4 bin insan bedava dağıtılan iftar yemeğinden alabilmek için saatlerce sırada bekledi.
Tabi, yemek yetmedi çünkü bin 500 kişilik yemek hazırlanmıştı ve mümkün olduğunca çevredeki restoranlardan yemek desteği alındı.
Çevredeki restoranlardan alınan yemeklerle geriye kalan 2 bin 500 kişinin karnının doyması pek gerçekçi gelmese de Büyükşehir Belediye Başkanı AKP''li Fatma Şahin, kimsenin aç kalmadığını söyledi.
Hadi, ''öyle olsun'' diyelim...
Yalnız AKP''li Başkan Fatma Şahin''in yemeğin yetmemesi üzerine yaptığı açıklamaya ''öyle olsun'' diyemiyorum.
Çünkü, Fatma Şahin, yaptığı açıklamada en fazla bin 500 kişinin katılabileceğini tahmin ettiklerini belirterek, "Meydana 4 binin üzerinde kişinin geldiğini görünce hemen harekete geçerek bölgedeki restoranlardan yemek satın aldık. Hem gelen herkesin karnını doyurduk, hem de esnafımıza destek sağladık" ifadelerini kullandı.
Yani AKP''li bir başkanın bu kadar insanın yemek kuyruğuna girmesini beklememesi benim için sürpriz değil elbette ancak bunu övünecek bir şeymiş gibi anlatması inanılır gibi değil...
İşte buna yani bu pişkinliğe bir türlü alışamıyorum.
Cumhurbaşkanından belediye başkanına, milletvekilinden ilçe başkanına kadar iktidar partisi mensubu AKP''lilerin değişmeyen ve ortak özelliği olan şey bu tavır.
Unutanlar için hatırlatayım;
Partisinin 7. Olağan Kongresi için Malatya''da bulunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan''ın esnafla yaşadığı diyalog dikkat çekmişti. Servisçi olduğunu belirten vatandaş Erdoğan''a, "İşsiziz. Evimize ekmek götüremiyoruz" dedi. "Bu bana çok abartılı geldi" yanıtını veren Erdoğan, "Keyif çayı bu. Bu çayı iç" diyerek çay dağıttı.
Bu hatırlatmanın ardından devam edelim;
Fatma Şahin''in bu açıklaması elbette memleketteki duruma nasıl baktıklarının ete kemiğe bürünmüş bir örneği...
Daha somut bir örnek olabilir mi?
Aklı başında olan bir yönetici en az 10 bin kişilik yemek koymalı o çadıra... Zaten kendisi de açıklamanın devamında bir 4 bin kişilik yemeğin de evlere dağıtıldığını söylüyor.
Fatma Şahin''e emekli gazeteci Cemal Köyük''ün sosyal medya hesabından paylaştığı ve isyan ettiği pazar fiyatlarını bir gösterelim;
" Salkım domates: 29,90 lira
" Hıyar: 18,90 lira
" Taze soğan: 15,95 lira
" Kırmızı biber; 37,90 lira
" Sivri biber: 28,90 lira
" Dolma biber: 46,90
Fiyatları görüyorsunuz...
Şimdi bu tabloya bakıp "En ucuzu hıyarmış" diyebilirsiniz.
Haklısınız, haklılar.
Memlekette ucuza hıyar çok!
Ancak bu pişkinliğe bizim de sabrımız yok!
