"Nereden çıktı bu virüs?" deyip duruyoruz.
Neymiş efendim;
"Bu virüs yarasada varmış. Çinliler de yarasa eti yediklerinden bu virüsü kapmışlar. Oradan da bütün dünyaya yayılmış."
İyi de Çinliler yarasayı daha önceden de yemiyorlar mıydı?
Geçiniz bunları geçiniz.
***
Adamlar her türlü böcek, haşarat, yarasa, kertenkele, timsah, köpek, kurbağa, yılan ne varsa yiyorlar.
Çinliler şimdiye kadar her şeyi yedi bir şey olmadı da şimdi mi oldu?
***
Müslümanın Müslümanla savaşmasına çanak tutanlar.
Sırf farklı mezhepten, farklı dinden oldukları için insanları öldürenler, katledenler.
Ölürken "Allahuekber." diyenler.
Öldürürken "Allahuekber." diyenler.
Savaşlar nedeniyle evlerini, ülkelerini terk eden milyonlarca insanın acı dolu haykırışlarını görmezden gelen güçlü zengin ülkeler.
Para hırsıyla doğaya zehir saçan güçlüler, güçlü ülkeler.
Zayıf ülkeleri sömüren emperyalist güçler.
***
Dünyada her yıl milyonlarca insan açlıktan ölürken buna duyarsız kalan zengin fakat insanlıktan çıkmış ülkeler.
Diğer taraftan fazla yemek yemekten obezleşen bu ülkelerin halkları.
Çok su içiyor diye binlerce deveyi katleden bir ülke.
Mülteci bir çocuğun kıyıya vurmuş cesedi.
***
Bombalanan şehirler.
Yürek yakan görüntüler.
Zulüm, haksızlık, kan ve gözyaşı.
Kavgalar, savaşlar.
İnsanlıklarını kaybetti dünya üzerindeki insanlar.
***
Şimdi hepiniz ufak bir virüs karşısında aciz kaldınız değil mi?
Herkes ölüm korkusundan evlerine kapandı.
Kirlenen dünyaya temizliği öğretti Korona.
***
Nerede o heybetli füzeleriniz?
Nerede o heybetli toplarınız?
Nerede o heybetli uçaklarınız?
Kısacası nerede o heybetli silahlarınız?
***
Eller çocuklarına, sevdiklerine bile dokunamıyor.
Ellerimizi yüzlerimize süremiyoruz.
Analarını babalarını "işlerimiz çok yoğun" diyerek ziyaret etmeyen evlatlar evlerinize tıkıldınız değil mi?
İşleriniz çok yoğun değil miydi sizlerin?
Ana baba ziyareti yerine yurt içi, yurt dışı tatillere gidenler.
Ne oldu o planlarınız?
Hadi gitsenize yurt içi veya dışı tatile.
***
Şimdi dostlarınız oldu sabun ve su.
Evlerde yalnızlık var.
Dert ortağı oldu dört duvar.
Hakir bakardınız aşağınızdakilere,
Şimdi ise boş boş bakıyorsun camlardan artık.
***
Makyajlar silindi.
Kostümler çıkarıldı.
Hani nerede o heybetli haliniz?
Gösterişli yemekler.
Gösterişli sofralar.
Gösterişli düğünler.
Peki nerede şimdi?
***
Yardım etse insanlar birbirine,
Aç gezmez yoksul fakir hiç kimse,
Unutmayınız ki mezara girecek bütün insanlar iyilik ve kötülükleriyle birlikte.
***
Bu virüs dünyanın başına boşuna mı musallat edildi sanıyorsunuz.
Savaşta bütün ailesini kaybeden öksüz ve kimsesiz kalan bir çocuğun göz yaşı dökerken;
"Sizi Allah'a şikâyet edeceğim" diyen haykırışları Allah katında karşılık mı buldu acaba?
**
Yaradan sapıtan insanlığa bir virüs gönderdi.
Bu virüs salgınından milletler ders çıkarmalıdır mutlaka.
