Fox’ta sabah saatlerinde yayınlanan Çalar Saat programı sunan gazeteci İsmail Küçükkaya, Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) Fox TV’de Fatih Portakal tarafından sunulan akşam haberlerine verdiği 3 yayın durdurma cezası üzerine bir açıklama yaptı.
Şahsi Twitter hesabından yaptığı açıklamasında “Bizler sadece gazetecilik” yapıyoruz diyen Küçükkaya, halkın haber alma hakkı doğrultusunda hareket ettiklerini ve kamu çıkarını gözettiklerini söyledi.
Küçükkaya, kanalın yöneticilerinin ‘ihale kovalamadığını’ belirterek, iktidarın, halkın neden Fox’u sevdiği üzerine düşünmesi gerektiğini kaydetti.
Son olarak “Fox’u cezalandırmanın Türkiye’yi cezalandırmak olduğunu” savunan Küçükkaya, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
‘İKTİDAR BİZE TEŞEKKÜR ETMELİ’
“FOX Türkiye'nin Kanalı Türkiye'nin itibarı nerededir? Hukukun üstünlüğündedir. Demokrasisinin kalitesinde. Basın özgürlüğünde. İnsan haklarındadır. Barış ve huzur ülkesi olmasındadır. Tüm bunlar ülkenin prestijidir. Ekonomik refahın da olmazsa olmazIarıdır. Evrensel değerlerin başında basın özgürlüğü gelir. Halkın haber alma hakkı vardır. iktidarların uygulamalarını medya takip eder, denetler. Bunu halk yararına yapar. FOX Türkiye'nin kanalıdır. Özgür ve bağımsız bir medya kuruluşu olarak ülkemizin yüz akıdır. Bizler sadece gazetecilik yapıyoruz. Halkımızın haber alma hakkına saygı duyuyoruz. Gazetecilik kamu çıkarını gözetmektir. Bizim yöneticilerimiz iktidardan hiçbir talepte bulunmazlar, ihale kovalamazlar. Özgürlüğümüzü buna borçluyuz. İktidar buna saygı duymalı. Bizlere teşekkür etmeli. Biz Türkiye'ye hizmet ediyoruz. İktidar şunu düşünmeli: Halk FOX'u neden sevdi? Neden güveniyor? 7 yıldır hiç geçilmeksizin, en yakın rakibine hep fark atarak nasıl olur da reyting şampiyonu olur? Her sabah ve akşam en çok güvenilen, en çok izlenen haber programları neden FOX oldu? Bu 7 yıldaki tüm seçim gecelerinde de halk neden FOX'u tercih ediyor? Acaba neden? Burada bir mesaj var. Bir Türkiye mesajı. FOX'u cezalandırmak Türkiye'yi cezalandırmaktır. FOX'u susturmak Türkiye'yi susturmaktır.”
