Emre Üstünuçar: Koronayı fırsata çevirin, sigarayı bırakın

Emre Üstünuçar: Koronayı fırsata çevirin, sigarayı bırakın
Sigarayı bıraktıran Allen Carr yönteminin Türkiye kurucusu ve Allen Carr terapisti Emre Üstünuçar, Ayşe Arman'a verdiği röportajda korona virüs salgınının fırsata çevrilerek sigaranın bırakılması gerektiğini söyledi.

Türkiye'de binlerce kişiye sigarayı bıraktıran terapist Emre Üstünuçar, Ayşe Arman'a dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Röportajdan öne çıkan kısımlar şöyle: 

“Çin’de Corona virüs ölümlerinin yüzde 80’i, Amerika’da ise yüzde 85’i sigara içenlerden” deniyor. Doğru mu?

-Doğru. Bize açıkladıkları bu. İnanmak zorundayız. Gerçek kabul etmek zorundayız. Sigara içen birinin, buna inanmama lüksü yok! Corona, solunum yollarını tutuyor. Ele geçiriyor. Vuruyor. Sigara da öyle… Bu 4000 zehirli dumanı ciğerlerimize çekerken, ciğerlerimizin, bir de Corona’yla nasıl baş etmesini bekliyoruz? Ciğerlerimizi temiz tutmak zorundayız. Bu duman, bağışıklık sistemimizi çökertiyor. Ciğerlerimiz, temiz havaya aç kalıyor. Daha fazla mukus oluyor. Corona’yla nasıl savaşabilsin ki?

Demek istiyorsun ki, sigarayı bırakmak için bundan daha doğru bir zaman olamaz!

-Aynen öyle! Corona’yı fırsata çevirin ve bugüne kadar yapmadığınız, yapamadığınız, yapmak için cesaret toplayamadığınız şeyi yapın! Sigarayı bırakın! Corona’yı bahane edin… Sigaradan kurtulma yolculuğunuzu başlatın. Nasıl olsa bir gün, bırakmak zorundasınız. Er ya da geç kaçacak yeriniz kalmayacaktı sigaradan! Kalmadı işte… Deniz bitti, kafanızı sokacağınız kum kalmadı! Neden bu sorunu şimdi çözmeyeseniz ki… Tam zamanı!

SİGARA KÖTÜLÜKLERİN ANASI

“İyileşenlerin, yüzde 90’ı sigara içmeyenler…” deniyor. Bu ne anlama geliyor?

-Şu anlama geliyor: Corona, bağışıklığı zayıf olanları daha çok çarpıyor. Sigara içmek de bağışıklık sistemini çökertiyor. Sigara içenlerde Corona virüsünün hasarı, normal bir insana göre 15 kat daha fazla.

Sigara, bayağı kötülüklerin anası gibi… Ve hala insanlar içiyor. Sen nasıl izah ediyorsun?

-İnsanlar, hala içmeyi istedikleri için içmiyorlar. İnsanlar, sigaradan dolayı başlarına ne gelirse gelsin, bırakamadıkları için içmek zorunda kalıyorlar.

SİGARA İÇMEK, BİR SEÇİM DEĞİL… BİR TUZAK…

Sigara içmek bir seçim değil diyorsun…

-Evet, bir seçim değil, bir tuzak. Bu, bir madde bağımlılığı. Kontrol, içicide değil, içilende. O yüzden, “Ya bu kadar zararını bile bile nasıl hala içerler?” diye şaşırmak yerine, “Vay be! Bu kadar zararını bilmelerine rağmen, durdurulamayacak kadar güçlü bir psikolojik bağımlılık bu demek!” diye uyanmak gerek. Yoksa sigara içenler, aptal filan değil. İradeleri falan da zayıf değil. Tüm dünyada, korkunç bir ikiyüzlülük var bu konuda. Önce gencecik çocukları, sigara bağımlısı yapıyorlar. Beyinlerini yıkayıp, ömür boyu kullanmalarına sebep oluyorlar. Buna izin veriyorlar. Sonra da “Ama içmemelisin!” diye aşağılıyorlar. Sigara içenleri ve sigarayı anlamadan, “Sigara Pandemisi” çözülemez! Düşünsene, bir insanın inatla kendini öldüren bir şeyi yapmaya devam etmesi, yani sigara içmesi akıl alacak bir şey değil, büyük irade ister aslında… Gece sigarasız kalınca, açık markete koşmak… Bu felaket kokuyu saklamak için sürekli parfüm sıkmak, diş fırçalamak, sakız çiğnemek… Sürekli ikinci sınıf insan muamelesine katlanmak…

Röportajın tamamı için tıklayın

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Öne Çıkanlar