Emekli Tümamiral Doç. Cihat Yaycı'dan flaş açıklama!
Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin Katar Oil ve Exon ile yapacağı sözde 5 numaralı parselinde sondaja ve sözde diğer parsellerde yapacağı sismik ve sondaj faaliyetlerine karşılık Türkiye’nin de yapabilecekleri olduğunu kaydeden Yaycı, “ Israrla ifade ettiğimi Münhasır Ekonomik Bölge ilanına ila ve olarak yapması gerekenleri var bana göre” diye konuştu.
Yapılması gerekenlerin üç somut boşlukta toplanabileceğini kaydeden Yaycı, şunları kaydetti: “ Türkiye ve KKTC Deniz Yetki Alanları Ortak Kullanım Antlaşması Türkiye ve KKTC deniz yetki alanlarını kapsayacak bir şekilde derhal imzalanmalıdır. Yani Türkiye, KKTC ile deniz yetki alanları ortak kullanımı antlaşması imzalar, bu kapsamda kendi deniz yetki alanlarının KKTC ile ortak kullanımda olduğunu ifade eder. Böylece Türkiye’nin kazancı, KKTC’nin kazancı olur. Aynı zamanda bugüne kadar sürekli söylediğimiz üzere KKTC’nin Kıbrıs adasının etrafındaki tüm deniz yetki alanlarında hakkı vardır söylemi doğrultusunda Türkiye’nin ortak kullanım antlaşmasına istinaden Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin sözde parselleri üzerindeki faaliyetleri uluslararası hukuk bağlamında meşruiyet kazanır.”
"TÜRKİYE KAZANINCA KKTC DE KAZANIR"
Bunlar yapıldığı takdirde somut üç sonucun ortaya çıkacağını belirten Yaycı, “ Türkiye kazanınca KKTC de kazanır. Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki Mavi Vatan’ı Kuzey Kıbrıs’ın da Mavi Vatan’ı olur. Böylece Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Kıbrıs adasının güneyindeki ve batısındaki deniz alanlarına da sahip olur ve müthiş büyük bir alandan ve kaynaklarından istifade eder. c. Türkiye’nin sözde GKRY parselleri üzerindeki faaliyetleri uluslararası hukuk bağlamında meşruiyet kazanır” ifadelerini kullandı.
"KKTC BAYRAKLI SİSİK VE SONDAJ GEMİLERİ..."
Yaycı, atılacak adımdan sonra KKTC’nin devlet varlığı ve etkisinin güçlendirileceğini belirterek, şunları kaydetti: “ Türkiye’nin sahibi bulunduğu Sismik Araştırma ve Sondaj Gemileri Filosundan bazı unsurların KKTC’ne kiralanması ve başka bir yöntem ile söz konusu deniz yetki alanlarında KKTC kendi bayrağı ile sondaj imkân ve kabiliyetine sahip kılınmalıdır. Böylece KKTC’nin devlet varlığı ve etkisi güçlendirildiği gibi, KKTC bayraklı sismik ve sondaj gemilerinin faaliyeti uluslararası alanda stratejik bir hamle oluşturacaktır.
Türkiye yerine doğrudan muhatap bir anda KKTC olacaktır. KKTC’nin hak ve menfaatlerini koruma somut gayret ve kararlılığı bambaşka bir diplomatik alan oluşturacaktır. KKTC’nin fiilen tanınmasının yolu açılacaktır. Sondaj ve sismik araştırma faaliyetleri Yunan-Rum ikilisinin yanı sıra onların etkisindeki AB nezdinde ve onların iddiaları çerçevesinde de facto meşruiyet kazanacak, onları büyük şaşkınlığa uğratacaktır.”
"HİÇBİR MAKUL ENGEL YOK"
ABD ve Katar’ın sözle beyanları ile yetinilmemesi gerektiğine dikkat çeken Yaycı, “ ABD ve Katar'ın sözlü beyanları ile yetinilmeyerek 5 nci Parselde (TC Kıta Sahanlığı ile örtüşen ve örtüşmeyen bölümünde) derhal Arama (Sismik ve tercihen Sondaj) faaliyetine başlanarak fiilen sahada Bayrak Gösterilmeli ve Ada’nın tümünde KKTC’nin hakkı olduğu söylemimiz fiiliyata dökülmelidir. Bunların hepsinin çok önemli ve çok boyutlu diplomatik ve hukuki stratejik hamle olacağına inanıyorum. Yapılmalarının önünde de hiçbir makul engel yoktur” ifadelerini kullandı. Ankara/ Fatih Erboz
Asgari ücrete göre değişen yardımlar? Neler veriliyor? Madde madde sıraladık!
Siz Turkovac aşısı olur musunuz? Türk aşısı hakkında neler biliniyor?
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, zam şampiyonlarını açıkladı!
Hayvanseverlerden sert tepki | Sonu ya sürgün, ya kafes ya da ölüm!
