Duygu Delen kararına tepki

Duygu Delen kararına tepki
Duygu Delen’in şüpheli şekilde yaşamını yitirmesine ilişkin görülen davada sanık Mehmet Kaplan’ın “ev hapsi” verilerek tahliyesine Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından itiraz edildi.

Gaziantep'te, 17 yaşındaki Duygu Delen’in şüpheli ölümüne ilişkin tutuklanan sanık Mehmet Kaplan, görülen 4'üncü duruşmada 'ev hapsi verilerek' tahliye edildi. Mahkemenin kararı büyük tepki topladı. Duygu'nun ölüm anına ilişkin görüntüleri paylaşan sosyal medya kullanıcıları "Bu katil nasıl serbest bırakılır?" gibi ifadeler kullandılar.

"KAZA SONUCU DÜŞMESİ MÜMKÜN DEĞİL"

Olay yeri inceleme uzmanı, fizik mühendisi, adli tıp uzmanı ve bilgisayar teknolojisi uzmanından oluşan bilirkişi heyeti tarafından 53 sayfalık rapor hazırlanarak mahkemeye mahkemeye sunulmuştu. Raporda hadisenin özetin, adli tıp, olay yeri inceleme ve kriminal raporları ile olay yerine ilişkin krokilere yer verildi. Raporda, "Duygu Delen'in dengesini kaybederek, kaza sonucu düşmesinin mümkün olmadığı tespit edilmiştir" denilmişti.

Sanık Mehmet Kaplan'ın, Duygu Delen'e hakaret ettiği ve şiddet uyguladığı, sağlıklı birlikteliğin söz konusu olmadığı hatırlatılan raporda, olay gününde yaşanan diyaloğun da ağır hakaret ve şiddet kullanmaya vardığı kaydedildi. "Balkondan atladığı, düştüğü, düşürüldüğü veya atıldığı" iddiaları ve savunmalarının yoğunlaştığı belirtilen raporda, "Ancak bunlardan daha ziyade hangisinin olabileceğine dair kesin inandırıcı kanıtlar elde edilememiştir" denildi.

Duygu Delen'n boyu ile balkon korkuluğunun yüksekliğine de yer verilen raporda, "1.62 santimetre boyundaki Duygu Delen'in yerden 80 santimetre yukarıya denk gelen ağırlık merkezinin 105 santimetre yüksekliğindeki balkon korkuluğunun 25 santimetre aşağısına geldiğini bu nedenle Duygu Delen'in dengesini kaybederek, kaza sonucu düşmesinin mümkün olmadığı tespit edilmiştir" denildi.

RAPORLAR ARASINDAKİ ÇELİŞKİ

7'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın 4'üncü duruşmasında, ikinci Bilirkişi raporunu hazırlayan İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nadir Arıcan, Duygu’nun düşerken gösterdiği enerji ve refleks dolayısıyla bilincinin açık olduğuna kanaat getirdiklerini ifade etti.

Duygu’nun vücudundaki ray şeklindeki ekimozların darp sonucu değil, düşmeye bağlı olduğunu kaydeden Arıcan, "Kemer gibi bir cisim olduğu zaman birbirine paralel olarak görülür ancak ölçüler arasında böyle bir uyum yok. Sağ kolundaki ekimozların birbirine paralel şeklinde ve aynı ölçüde ilerlediği görülmektedir. Dolayısıyla bizim klasik olarak bildiğimiz ray şeklindeki ekimoz dışında yüksekten düşmeye bağlı kinetik enerjiyle oluşmuş kemiğin alttan baskısı sonucu oluşmuş yaralanmalardır" ifadelerini kullandı.

İlk raporu hazırlayan Adli Tıp Uzmanı ve Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Hakan Kar ise Duygu Delen’in düşme esnasında ellerin refleks hareketi gösterdiğine katılmadığını ve elin yere temas dahi etmediğini belirtti.

Nadir Arıca’nın hazırladığı raporun Hakan Kar’ın raporuna reddiye niteliğinde olduğunu belirten Delen ailesinin avukatı Mehmet Balcı, sanığın aleyhine olan hususlara değinilmediğini belirtti.

Balcı, hayatını kaybeden Duygu’nun bilinci konusunda çıkan tartışmada çelişkinin giderilmesi gerektiğine dikkat çekerek "Her ne kadar eli ile refleks göstermiş olduğu doğru ise Duygu neden atlamıştır. Bu raporlar arasındaki çelişki ve Duygu’daki ekimozların darp edilme sonucu mu düşme sonucuyla mı yoksa yere çarpma sonucu mu oluştuğu konusunun aydınlatılması lazımdır. Tarafsız bir bilirkişiden rapor alınması gerektiği kanısındayım." ifadelerini kullandı.

KARAR BÜYÜK TEPKİ TOPLADI

Duygu'nun ölümüne ilişkin çelişkiler sürerken mahkemenin Mehmet Kaplan'ın tahliyesine karar vermesi büyük tepki topladı. Duygu'nun ölüm anına ilişkin görüntüleri paylaşan sosyal medya kullanıcıları "Bu katil nasıl serbest bırakılır?" ifadelerini kullandılar.

Duygu düştükten sonra güvenlik kamerasına yansıyan görüntüleri paylaşan sosyal medya kullanıcıları, Mekmet Kaplan'ın Duyguya kasten zarar verdiğini ve bu görüntülerin kanıt niteliğinde olduğunu öne sürdüler. 

 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Öne Çıkanlar