Cumhuriyet Halk Partisi'nin 37. Olağan Kurultayı korona virüs salgını nedeniyle izleyicilere kapalı olarak gerçekleşti ve iki günlük sürecin ardından tamamlandı.
İlk gün Genel Başkanlık seçimi vardı. Kurultay'da tek aday olan Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, 1251 delegenin oyunu alarak altıncı kez Genel Başkan seçildi.
İkinci gün ise partiyi yönetecek kadroların seçileceği yani Parti Meclisi üyelerini belirleyecek seçim gerçekleşti.
CHP'nin mevcut MYK üyelerinin tamamı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun anahtar listesinde yer almasına rağmen CHP Genel Başkan Yardımcıları Tuncay Özkan, Ahmet Ünal Çeviköz, Yıldırım Kaya ve Aykut Erdoğdu, Parti Meclisi'ne giremedi.
Ahmet Ünal Çeviköz, Parti Meclisi seçiminde 87'inci sırada yer alarak 278 oy aldı, Yıldırım Kaya 56'ıncı sırada yer alarak 202 oy aldı, Tuncay Özkan da 59'uncu sırada yer alıp 477 oy alarak ilk 52 kişilik PM listesine giremedi.
Aykut Erdoğdu ise 52'inci sırada yer alarak 499 oy aldı. Aykut Erdoğdu da en çok oy alan 52 kişilik listede yer almasına rağmen cinsiyet ve genç kotasına takılarak Parti Meclisi'ne giremedi.
Seçimler tamamlandı.
Ama akıllarda bazı soru işaretleri de kaldı.
Bir önceki kurultayda 'mükerrer imza' krizi olarak hatırlanan olayda Muharrem İnce, son anda aday olmuştu.
Bu durum ise Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'imza verin' çağrısı ile aşılmıştı.
Peki, böyle bir çağrıyı bu kurultayda neden duyamadık. Yani tek aday yerine iki aday ile gidilseydi seçime daha güzel durmaz mıydı?
Esasen Kılıçdaroğlu'nu bu çağrıyı yapmadı diye suçlayamayız. Kimse imza vermek ya da 'imza verin' çağrısı yapmak zorunda değil.
Ben, daha önce yaptığı için yeniden yapabilirdi diye düşünüyorum.
Öte yandan İlhan Cihaner'in Kurultay'da yaptığı konuşmalar da var…
Söylediklerinin birçoğunun doğru olduğunu düşünmekle beraber bir konu daha fazla ilgimi çekti.
O da il kongreleri…
İl kongrelerinde sadece il başkanları değil, genel başkanı seçecek delegelerde belirleniyor.
Peki İlhan Cihaner bu konuda ne söyledi?
İl Başkanlığı seçimlerinde tek aday dayatması yapıldığını söyledi İlhan Cihaner.
Tek aday = önceden masa başında (anlaşmalarla) belirlenmiş delege.
Tam olarak şu sözleri kullandı:
"Nasıl demokrasi şöleni oluyor bu? İl kongrelerinde tek adaylar, blok listeler, üstelik çoğu da konuşunca demokrasi şampiyonu olan arkadaşlarımız. Hiç mi utanmadılar? Ankara kongresinde divan başkanlığını yapan, hepimizin sakındığı eski genel başkanımız hiç mi utanmadı? İstanbul kongresi sizi utandırmadı mı? İzmir, Adana, Mersin kongresi. Böyle oluşan bir delegeyle biz burada demokrasiyi mi kuracağız? Bu bakış açısı nasıl demokrasi getirecek bize?"
Tek aday dayatmasının yapıldığı illerde, o dayatmayı yaptığı iddia edilen il başkanının imzası ile Genel Başkan adayı olmak ve o il başkanlarının belirlediği delegelerin oyu ile seçilmek.
Ne diyeyim;
Yaşasın demokrasi.
BU SEFER OLMADI
Ankara'da düzenlenen kurultay sırasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının ardından kürsüye sırasıyla İlhan Cihaner, Tolga Yarma ve Aytuğ Atıcı geldiler.
Ama vatandaşlar bu adayların hiç birisini dinleyemedi.
Halk TV ve TELE1 kanalları bu konuşmaları vermek yerine dışarda genel başkan yardımcılarını konuşturmayı tercih etti.
Ne diyeyim; eşitlik ve demokrasiden ödün vermeden yayınlarını sürdüren arkadaşların bu gibi uygulamaları gerçekten tuhaf oluyor.
