Geçtiğimiz yıllarda başta Türkiye olmak üzere birçok ülkenin korkulu rüyası haline gelen domuz gribi, yeniden etkisini göstermeye başladı. Ülkemizde yaşayan vatandaşlar da kendilerini domuz gribinden korumanın yollarını araştırıyor. Uzmanlar her ne kadar, konu hakkında uyarılarda bulunup, ‘her grip, domuz gribi değildir’ dese de evleri domuz gribinden korumaya yarayan önemli yöntemler var. O yöntemlerden bir tanesi de yaşadığınız evi hijyen koşullarına uygun hale getirmek.
İşte, yaşadığınız evi hijyenik hale getirmek için bazı ipuçları:
Banyo lavabo, klozet ve küvetimizi her gün antibakteriyel ürünlerle temizlemeliyiz. Mutfak lavabomuza da aynı işlemi yapmalıyız.
Mutfak ve banyo yerlerini, tezgah üstlerini temizlemek için antibakteriyel temizlik malzemeleri kullanmalıyız veya buraları tuza batırılmış limonla silmeliyiz.
Odalarımızı her gün elektrik süpürgesiyle süpürmeli, sık aralıklarla antibakteriyel ürünler katılmış suyla yerleri, camları, kapıları silmeliyiz.
Bebek oyun odalarını haftada bir kez çamaşır suyuyla temizlemeliyiz. Ancak çamaşır suyundaki kimyasallardan etkilenmemesi için bu işlemi bebeğimiz odada yokken yapmalı, sonrasında da odayı iyice havalandırmalıyız.
Toz bezlerini kullandıktan sonra sıcak deterjanlı suyla yıkamalıyız, durulamalıyız ve açık havada kurutmalıyız. Kirli toz bezlerini temizlemeden kaldırmamalıyız.
Aile üyelerinin ortak kullandığı havlu ve mutfak bezlerini, çarşaf ve nevresimleri, bunların yanı sıra iç çamaşırı ve çorap kişi kişisel ürünleri hijyen önceliği olan çamaşırlar olarak sıralayabiliriz. Bu çamaşırları yıkarken yıkama sıcaklığına, kullandığımız deterjana ve çamaşır suyu gibi katkı maddelerine önem vermeliyiz. Kaliteli deterjanlarla düşük ısıda bile hijyen sağlamamız mümkün olduğunu unutmamalıyız. Uygun çamaşırlara yüksek ısılı ütü uygulamak da etkili bir başka yöntem.
Çocuklarımıza el yıkama alışkanlığını küçük yaşta kazandırmalıyız. Dışardan geldiklerinde, yemek yemeden önce ve tuvalet sonrasında mutlaka sabunla ellerini iyice yıkamalarını sağlamalıyız. Antibakteriyel sabunları da tercih etmeliyiz.
Evimizi bol bol havalandırmalı, güneş ışığının günde birkaç saat evimize girmesini sağlamalıyız.
