Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Ömer Erbıyık

Ömer Erbıyık

Baktığım Yerden

Doğu Akdeniz'de neler oluyor

Bir önceki "Dünyada dost bırakmadılar boydan boya" yazımda Ege'de oynanan oyunları anlatmıştık. nerede kalmıştık? Devam edelim şimdi.

10 Ağustos'tan bu yana Doğu Akdeniz'de faaliyetlerini sürdüren Oruç Reis gemimizi geri çağırmamız taviz değil "teslimiyet" gibi görünüyor.

"Mavi Vatan" söylemlerinde "U dönüşü" yapmış gibiyiz.

***

Peki niçin Oruç Reis gemimiz çağırılmış olabilir?

Açıklayalım o zaman;

Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Doğu Akdeniz'de artan gerginliğe barışçıl bir çözüm bulunması nedeniyle Kıbrıs'ı ziyaret edeceğini söyledi.

Ziyaretinden önce de Türkiye'ye;

"Güçlerinizi Doğu Akdeniz'deki tartışmalı bölgeden çekiniz" mesajını gönderdi.

Ardından Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ni ziyaret etti.

***

ABD, Kıbrıs Rum Yönetimi ile ilişkilerini geliştiriyor. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin Akdeniz'deki SONDAJ  çalışmalarına destek vermek için de 2018 yılında Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile "İşbirliği Anlaşması" yaptı. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ne yıllardan beri uyguladığı "silah ambargosunu" da kaldırdı. Şimdi de Batı Trakya'da ilk kez Yunanistan ile ortak bir askeri tatbikat başlattı.

***

Bu tatbikatı duyar duymaz aklıma gelen ilk soru şu oldu: ABD Büyükelçisi çağırılıp da "Bu tatbikat neyin nesi?" ve "Yunanistan ile müşterek tatbikatınızda hedefinizde kim var?" diye niçin sorulmadı.

***

Ayrıca ABD'nin Suriye'nin kuzeydoğu topraklarına  PKK/PYD'yi yerleştirdiğini ve bu teröristleri Türkiye'ye tercih ederek desteklerini sürdürdüğünü de biliyoruz.

Hatta ABD, PKK/PYD ile petrol anlaşması dahi yaptı. Bölgede bir Kürt Devleti  kurmanın son aşamalarına geldiler.

***

Gelelim Avrupa Birliği'ne: Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, İngiliz gazetesi The Times'a yazdığı makalede; "Türkiye saldırgan tutumunu devam ettirmesi halinde AB'nin yaptırımlarıyla bunun ekonomik bedelini ödeyecek" dedi.

Bu makalenin yayınlandığı gün yani 10 Eylül 2020 tarihinde  AB'nin MED7 olarak bilinen 7 Akdeniz ülkesi (Fransa, İtalya, İspanya, Portekiz, Malta, Güney Kıbrıs ve Yunanistan) Atina'nın girişimi ile Doğu Akdeniz'de yaşanan gelişmeleri ele almak üzere Fransa'nın Korsika Adası'nda bir araya geldiler.

***

Bu görüşmede özellikle Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Türkiye'ye uygulamayı planladıkları "ekonomik yaptırımları" görüştü.

***

24 Eylül 2020 tarihinde ise AB'nde bir zirve yapılacak. Bu zirvede ne mi konuşulacak? Türkiye'ye uygulanması muhtemel ekonomik yaptırımlar. İktidar bütün bunları biliyor. Zaten şu anda ekonomimizin de iflas ettiğini biliyor.

Moody's in Türkiye'nin kredi notunu tarihin en düşük seviyesine düşürdüğünü de biliyor. Ekonominin bu şekilde sürdürülemeyeceğini de biliyor. 24 Eylül'de ki AB zirvesinde çıkması muhtemel ekonomik yaptırımlarının sonucunu da elbette tahmin ediyor.

Sahi bundan dolayı mı Oruç Reis gemimiz geri çağırıldı dersiniz? Yalancı pehlivanlığa soyunmak demek ki çözüm oluyormuş.

Bugün gelinen noktayı; "çaresizlik ve sıkışmışlık" olarak değerlendiriyorum.

***

Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de Navtex ilan ettiği alana yakın bir bölgede, Fransa, Kıbrıs Rum Yönetimi ve İtalya ile ortak bir tatbikat yapan Yunanistan'a bir destek de Türkiye düşmanlığı ile tanınan Birleşik Arap Emirlikleri'nden geldi.

BAE, muhtemel bir savaş karşısında Türkiye'ye karşı kullanılmak üzere Girit adasına 9 adet F-16 uçağı gönderdi. Bütün bu yaşananlar Doğu Akdeniz'de "iyi bir cevher" olduğunun açık bir ispatıdır.

Bu nedenle haklı olduğumuz Doğu Akdeniz'deki hak ve hukuklarımızdan asla taviz vermemeliyiz.

***

Yunanistan Cumhurbaşkanı Katerina Sakelaropulu, 13 Eylül 2020 tarihinde Meis Adası'na ziyarette bulundu.Ziyaretinde yaptığı konuşmada; "Eğer barış istiyorsanız, her zaman savaşa daha iyi hazırlıklı olmalısınız" diye Türkiye'ye açıkça meydan okudu.

***

Bütün bunlar olurken Türkiye'nin Rusya'dan 2.5 milyar dolar verilerek aldığı  dört S-400 hava savunma sistemi bataryası depolarda bekletiliyor. Kararlılığımızı göstermek için; Neden bu bataryalar aktif hale getirilmedi ki?

Aktif hale getirmeyeceksek fukara milletin milyar dolarlarını neden bu silah sistemine gömdük?

Askeri birlikler Kardak krizinde  olduğu gibi neden sahaya sürülmedi? Unutmayınız ki milletler Silahlı kuvvetlerini işte böylesi günler için beslerler. Dış güçlerin güç gösterisine karşı "işte size de bizden güç gösterisi" denebilmeliydi.

***

Ben savaşalım asla demiyorum. Savaş en son düşünülecek durumdur. Karşı taraf sizin kararlılığınızı anlarsa masaya güçlü oturursunuz. Ancak bir karış toprağımızda, Akdeniz'deki egemenlik hakkımızda gözü olanın da gerekirse gözünü oyan olmalıyız.

Evet biz öyle milletiz ki; Bir karış toprağımıza göz koyanın canına okurduk. İşte Kurtuluş Savaşı. İşte 1974 Barış Harekatı.

***

Ordumuz güçlü mü? Elbette güçlü. Ancak bugün eski Deniz Kuvvetleri'mizin gücünü şahsen çok ama çok arıyorum. Kumpasın özellikle Deniz Kuvvetleri'ni bitirmek üzere planlanmasının sebebini şimdi anladınız mı efendiler?

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları