Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Ömer Erbıyık

Ömer Erbıyık

Baktığım Yerden

Diyanete saygınlık kaldı mı?(1)

Diyanetin sorumluluğu altında bulunan camiler içerisinde "siyasi konuşmalar" yapmak uygun mu?
Ya bazı camilerin duvarlarına parti afişlerini asmak?
Evet bütün bunları bu siyasi irade döneminde yaşadık.

***

Ocak 2021.
Tokat Erbaa ilçesinde bir imam kendisine ait sosyal medya sayfasında;
"Aşıyı (Covıd-19 Aşısı ) önce CHP'lilere yapalım. İşe yararsa millet kurtulur. İşe yaramazsa vatan kurtulur." ifadelerini kullandı.

***
Bir din görevlisinin milyonlarca kişinin oy verdiği ana muhalefet partisi hakkında yaptığı paylaşım ve imamın "bir partinin imamı" gibi davranması kabul edilebilir mi?
Bu ifade bir nefret söylemidir.
Ayrımcılıktır.
-Bazı imamların siyasete bulaşmış olduğunun kanıtıdır.
Bu tip imamlar bir yerlerden cesaret almasalar böylesi ifadeler kullanabilir mi?
İmamın işi siyaset ve ayrımcılık yapmak mıdır diye diyanete soruyorum?

***
Aynı  yazıyı bırakın diyanetin bir imamını herhangi bir vatandaş CHP yerine iktidar partisinin adını kullanarak yazsaydı, "halkı kin ve nefrete sürüklüyor." diye jet hızıyla yasal işlem başlatırdı savcılar.

***

Partizanlaşmış imamlar.
Camilere girmiş siyaset.
Cumhuriyetin hiç bir döneminde yaşamadıklarımızı yaşıyoruz maalesef.

***

Görevi dışında konuşmalar yapan Diyanet İşleri Başkanı ve de bir takım imamlar.
Din adamlarının önceliği gönülleri fethetmek olması gerekirken bunu unutup iliklerine kadar siyasete bulaşıp dinimizin kutsallığını istismar eden bir takım diyanet görevlileri.

***

Bu uygulamalarıyla bütün Türkiye'yi değil sadece bir partiyi kucaklar hale gelmiş bir diyanet.
Sahi "bu uygulamalarıyla" aldıkları maaşların helal olduğuna inanıyor mu diyanetin bu görevlileri?
Asırlar önce fethedilmiş İstanbul'un farklı dine mensup sakinlerinin kutsal saydığı bir mabedi (Ayasofya) fethetmeyi marifet sanan bir diyanet. 
Ayasofya'nın açılışına kılıçla katılıp "Fethin sembolü olan camilerde bu bir gelenektir. Bu geleneği bundan sonra da devam ettireceğiz." diyen, 2021 yılındaki Yargıtay'ın açılış törenine katılıp anayasanın laiklik ilkesini ayaklar altına alan bir Diyanet İşleri Başkanı.
İktidar yanında "laik düzene karşı" saf tutmuş bir birçok diyanet görevlisi.

***

Diyanet İşleri Başkanı'nın Yargıtay töreninde yer alması, "dünya adalet sıralamasında 107. sıraya düşmüş" Türkiye'ye bakalım sıra atlatacak mı?
Kur'an-ı Kerim'de "adalet" kavramının 30'dan fazla yerde geçtiğini bu arada hatırlatmak isterim.

***

Akademisyenler, yargı mensupları, avukatlar, Diyanet İşleri Başkanı, müftüler, imamlar tarafından kullanılan cüppeler bilindiği üzere düğmesizdir.
Bugün bakıyoruz ki düğmesiz cüppe kalmadı.
Camiler bile siyasi iradenin birer propaganda merkezi oldu.

***

Vakıflardaki tecavüz olaylarına susup Mustafa Kemal'e sövmeyi, sövenlere destek çıkmayı ibadet sanan diyanetin bir takım yetkilileri camilerde, toplum içinde siyaset yaparsa camilerden vatandaş soğur efendim.
Nitekim de öyle oluyor.
"Dinden soğuma ve Deizm" ifadesini bu siyasi irade döneminde duymaya başladık.

***

4-5  yerden hem de devletten maaş alanlar acaba helâl mi yerler?
Bu konuda ülkemin Diyanet bile susmuş.
"Vatandaş aç gezerken 4-5 yerden alınan maaşlar haramdır." diyemiyor.
"İhaleleri şişirmek, ihaleleri yandaş kesimlere vermek, hırsızlık, yolsuzluk yapmak, ranta bulaşmak, kul hakkını, milletin hakkını yemek, hazine'yi hortumlamak haramdır, günahtır." diyemiyor 

***

Unutulmamalıdır ki;
Din gibi bir mukaddes kimliği "siyasete alet edenler"  ifadelerini, karşıtlarını dinsizlikle itham etmek üzerine kurarlar.
Kendi taraftarlarına bu şekilde ne kadar "dindar" olduklarını göstermeye çalışırlarken karşıtlarını "dinsizlikle" suçlamaya çalışırlar.

***

Atatürk heykellerini kastedip;
"Heykellerin köpek leşi gibi sürüklendiğini göreceksiniz."  diyerek Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret suçu işleyen fesli sözde tarihçiyi ziyaret eden bir Diyanet İşleri Başkanı var.
Atalarımız ne de güzel söylemiş;
"Arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim."

***

Diyanet'in  görevi; 
"Ülkemizin kurucu değerlerine ihanet edenleri, Türkiye Cumhuriyeti'ne, kurucu şahsiyetlere sövenleri aklama, anma ve alkışlama görevi değildir" 

***

Yalnızca Hak'ka tapan ve yalnızca Hak'kı anlatan bazı imamlarımızı tenzih ederek söylüyorum;
Siyasi emellere alet edilmek suretiyle bir çok imam yozlaştırıldı.
Bir çok sözde  imam yaratıldı.
Cumhuriyet'imizin kurucularına, cumhuriyete, laik düzene hakaret eden imamlar el üzerinde tutuluyor.
Evet bütün bunlar yaşanırken gelde Diyanet'e güven…
 

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yazarın Diğer Yazıları